Ayla'nın yönetmeni Ulkay: Bir filmde her şeyi anlatamazsınız
Oscar’da Türkiye’yi temsil edecek olan Ayla filminin yönetmeni Can Ulkay “Hedefimiz Oscar. Ama kaybedeceksek de çaba göstermeden kaybetmek istemiyoruz...” diyor. Ulkay, filmin Kore Savaşı’nı çarpıtarak sunduğu iddialarını, “Tek bir filmde hem bireysel bir sevgi hikayesini hem politikacıları hem savaşı hem de Amerika’yı anlatamazsınız. Dolayısıyla çarpıtılmış bir şey yok” sözleriyle reddediyor.
DUVAR - Kore Savaşı’na giden bir Türk astsubay ile küçük bir Koreli kızın arasındaki sevgi ve bağlılık hikayesini anlatan Ayla filmi, Türkiye’nin Oscar aday adayı. Vizyondaki üçüncü haftasına giren ve 2 milyonu aşkın izleyiciye ulaşan film, Kore Savaşı’nı tarihsel gerçeklikten kopararak sunduğu eleştirilerinin de merkezinde… Sinema eleştirmenleri de filmin Oscar adaylığını gerçekçi bulmuyor. Filmin yönetmeni Can Ulkay, filme yönelik söz konusu değerlendirmelerle ilgili sorularımızı yanıtladı.
Ayla, Kore Savaşı’na ilişkin çok sayıdaki hikayeden yalnızca biri. Sizce bu filmi özel kılan nedir?
Kore Savaşı’yla ilgili pek çok hikaye var tabi. Ayla filmimiz de bu binlerce hikayeden sadece bir tanesi. Ayla’yı özel kılan ise, hikayenin karşılıksız bir sevgi ve vicdan üzerine kurulu olması, hikayenin gerçek olması ve filmin kahramanlarının hayatta olması.
Filmi izleyen Kore Savaşı gazileriyle bir araya geldiniz mi? Onlar nasıl tepki veriyorlar?
Her gösterim sonrasında gazilerimize soruyorum “bir yanlışımız, bir eksiğimiz var mı filmde” diye. “Çok benzemiş, sanki tekrardan oralarda hissettik kendimizi” diyorlar.
‘FİLMDE ÇARPITMA YOK’
Filmin, Kore Savaşı’nı çarpıttığı yönündeki olumsuz eleştirilere karşın ne söylemek istersiniz? Dönemin Başbakanı Adnan Menderes’in Kore’ye asker göndermesi kararını nasıl değerlendiriyorsunuz?
O zamanın politik görüşleri, politik ortamı, sebepler, sonuçlar, doğru ve yanlış kararlar hep tartışmaya açık olmalı. Ayla filminin böyle bir tartışmayı açmış olması bile çok değerli benim için. Bugün veya o dönem asker göndermek hep tartışılacak. Savaşların bedelini en çok çocuklar ödüyor. Dün de böyleydi, bugün de böyle. Ayla, Kore savaşı konusunda Türkiye’de yapılan tek ve hatta ilk film. Dolayısıyla tek bir filmde, hem bu bireysel sevgi hikayesini, hem politikacıları, hem savaşı, hem Amerika’yı anlatamazsınız. Dolayısıyla çarpıtılmış bir şey yok.
Bu arada film, Güney Kore’de ‘yer yok’ gerekçesiyle gösterilmedi…
Nedenleri şu anda çözülmeye çalışılıyor.
‘HER ZAMAN İDDİALI OLMAK LAZIM’
Son olarak filmin Oscar’a aday gösterilmesi sizde nasıl bir heyecan yarattı? Bu konuda ne kadar iddialısınız? Film sizce neden Oscar’ı kazanmalı? Kazanması ya da kazanamaması durumu sizin için ne kadar önemli?
Bir film yapıyorsanız ve hedefiniz en üst ise bu Oscar’dır. Her zaman iddialı olmak lazım. Bunun için de çalışmak, çaba göstermek ve emek harcamak lazım. Kaybedeceksek de bir şey yapmadan, çaba göstermeden kaybetmek istemiyoruz. Kazanmak tabi ki çok önemli ama Ayla gösterildiği her salonda, her şehirde gönülleri fethediyor. Bizim için en büyük ödül ve gurur bu.