'Slay, mim, cringe, riz': Z kuşağını anlamak için sözlük gerekiyor
Z kuşağının kendi arasında geliştirdiği dili anlamak giderek güçleşiyor. Uzmanlar Türkçe'nin zenginliği üzerinde olumsuz etki yaratan yeni iletişim diline karşı özel eğitim programlarını öneriyor.
DUVAR - "Boomer, viral, cringe, akım, random, slay, riz, mim, shiplemek, ghostlamak, vibe almak..." Bu kelimeler size yabancı bir dilde kullanılıyor gelebilir ancak bunlar Z kuşağının geliştirdiği kelimeler. "Z Kuşağı" tanımı, 1997 yılından sonra doğan çocuklar için kullanılıyor. Neredeyse teknolojinin içine doğan "Z Kuşağı, eğitimcilere göre test kuşağı olarak da adlandırılıyor. Ancak bu durum beraberinde bazı iletişim ve dil becerilerinin kullanılmasında sorunlara neden oluyor. Z kuşağına göre, uzun metinleri okumak sıkıcı. Bu yüzden de kısa ifadeler; hatta emojilerle kendilerini anlattıklarını düşünüyorlar.
Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo, TV ve Sinema Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ali Murat Kırık'a göre, Z kuşağının kendine has bir iletişim dili oluşturması, kültürel çeşitlilik ve yaratıcılık açısından ilgi çekici olsa da, bu durumun Türkçenin zenginliği üzerinde olumsuz etki yaratıyor. Haber Global'den Sibel Gülersöyler'in haberine göre, dilin yabancı kelimelerle dolmasının Türkçenin kendine özgü yapısını aşındırabileceği endişesi taşıyan Kırık, "Gençler tarafından benimsenen bu yeni ifadeler, Türkçenin zengin kelime dağarcığına erişimi sınırlayarak, düşüncelerin daha dar bir çerçevede ifade edilmesine nedeni oluyor. Özellikle eğitim ve akademik yazımda, bu tür yüzeysel ifadeler ve kısaltmaların benimsenmesi, dilin ciddi konular için yeterince güçlü bir araç olma özelliğini zayıflatır" diyor.
Gençlerin yazılı ifadelerinin dilin kurallarından uzak, özensiz ve kimi zaman tutarsız bir yapıya sahip olduğunun altını çizen Kırık, sözlerini şöyle tamamlıyor: "Akademik bir bağlamda bu eksiklikler, düşüncelerin net bir şekilde ifade edilmesini engelleyebilir ve okuyucunun anlamakta güçlük çekmesine neden olabilir. Eğitim sürecinde yazılı iletişim becerilerinin geliştirilmesine daha fazla önem verilmesi, gençlerin bu alandaki eksiklerini gidermelerine yardımcı olabilir."
'RİSKLİ BİR HAL ALIYOR'
Doğuş Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İlknur Doğu Öztürk ise Z kuşağının dijital çağ içinde büyüyen ilk nesil olduğunu anlatırken, "Belki de bunun etkisiyle dijitalleşmeye adaptasyonlarını yansıtan kendilerine özgü bir dil geliştirdiler" bilgisini veriyor. Öztürk'ün tespitleri ise şöyle: "Dilin yozlaşması diyebileceğimiz düzeyde aşırı yabancı kelimeler kullanılarak, dilbilgisi kurallarına aykırı cümlelerle ve kendilerinin icat ettiği kısaltmalarla oluşan farklı bir dile tanık oluyoruz. Pratikte Z kuşağının kendi aralarında diyaloglarını kolaylaştıran dil kullanımları diğer kuşaklarla iletişimleri açısından riskli bir hal alabiliyor."