Suriye'den 'Türkiye' açıklaması, normalleşme için '2011 öncesi' vurgusu
Suriye Dışişleri Bakanlığı, Türkiye ile 'normal ilişkinin geri dönüşünün, iki ülkenin güvenlik, emniyet ve istikrarının temeli olan 2011 öncesindeki durumun geri dönüşüne dayandığını' açıkladı.
DUVAR - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Suriye-Türkiye ilişkilerinin düzelmesine ilişkin Devlet Başkanı Beşar Esad'a 'davetin yapılacağını' söylemesinin ardından, Suriye'den konuya ilişkin açıklama geldi. Suriye Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, 'Türkiye ile ilişkilerin normale dönmesinin, iki ülkenin güvenlik, emniyet ve istikrarının temeli olan 2011 öncesindeki durumun geri dönüşüne dayandığı' vurgulandı.
'SURİYE OLUMLU YAKLAŞMA KONUSUNDA İSTEKLİYDİ'
Suriye devlet haber ajansı SANA'nın aktardığına göre, Suriye Dışişleri Bakanlığı'ndan 13 Temmuz Cumartesi günü yapılan yazılı açıklamada, "Suriye-Türkiye ilişkilerine ilişkin pozisyon ve açıklamaların devam ettiği bir dönemde, Suriye Arap Cumhuriyeti, gerçekler ve olayların kanıtladığı üzere, bir yandan halklar ile diğer yandan Suriye’ye ve ülkelerine zarar veren hükümetlerin politika ve uygulamaları arasında net bir ayrım yapmak konusunda her zaman istekli olduğunu hatırlatmak ister" ifadeleri kullanıldı.
Bakanlık, açıklamasına, ‘"Suriye, ülkelerin çıkarlarının çatışma veya düşmanlığa değil, aralarındaki sağlam ilişkilere dayandığına dair katı bir inanca dayanıyordu ve hâlâ da öyle. Buna dayanarak Suriye, kendisi ve bu ülkeler arasındaki ilişkileri geliştirmek için ortaya konan çeşitli girişimlere olumlu yaklaşma konusunda istekliydi" diye devam etti.
'BU KONUDAKİ HER TÜRLÜ GİRİŞİM AÇIK TEMELLER ÜZERİNE İNŞA EDİLMELİ'
"Aynı bağlamda Suriye, Suriye-Türkiye ilişkilerini düzeltmeye yönelik girişimleri göz önünde bulundurdu" denilen Dışişleri Bakanlığı açıklamasında, "Bu girişimlerin sonucunun medyanın bir hedefi olmadığına inanıyor. Aksine, mevcut gerçeklere dayanan ve iki ülke arasındaki ilişkiyi yönlendiren, temeli egemenliğe, bağımsızlığa ve toprak bütünlüğüne saygı olan belirli ilkelere dayanan amaca yönelik bir yoldur. Kendi güvenliklerini ve istikrarlarını tehdit eden her şeyle yüzleşmenin yanı sıra, iki ülkenin ve iki halkın ortak çıkarlarına hizmet etmektedir" ifadeleri kullanıldı.
‘’Suriye Arap Cumhuriyeti, iki ülke arasındaki ilişkilerin normal durumuna dönmesiyle temsil edilen arzu edilen sonuçlara ulaşılmasını sağlamak için bu konudaki her türlü girişimin açık temeller üzerine inşa edilmesi gerektiğini vurguluyor’’ açıklamasında bulunan Bakanlık, "Bu temellerin başında yasadışı olarak bulunan güçlerin Suriye topraklarından çekilmesi ve sadece Suriye’nin değil, Türkiye’nin güvenliğini de tehdit eden terör örgütleriyle mücadele gelmektedir’’ ifadelerini sözlerine ekledi.
'NORMAL İLİŞKİLER, 2011 ÖNCESİNDEKİ DURUMUN GERİ DÖNÜŞÜNE DAYALI'
Suriye Dışişleri Bakanlığı açıklamasını şu sözlerle sonlandırdı: ‘’Suriye Arap Cumhuriyeti, Suriye-Türkiye ilişkilerinin düzeltilmesi için samimi çaba gösteren kardeş ve dost ülkelere teşekkür ve takdirlerini ifade ederken, iki ülke arasındaki normal ilişkinin geri dönüşünün, iki ülkenin güvenlik, emniyet ve istikrarının temeli olan 2011 öncesindeki durumun geri dönüşüne dayandığını vurguluyor.’’
ERDOĞAN: GÖREVİ DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN'A VERDİM
Cumhurbaşkanı Erdoğan son olarak NATO Liderler Zirvesi'ne katılmak için gittiği Washington'dan dönerken uçakta bir grup basın mensubuna yaptığı açıklamalarda Suriye ve Devlet Başkanı Beşar Esad ile olası normalleşmeyi de ele almıştı.
Erdoğan, bir gazetecinin sorduğu, "Suriye ile ilişkilerin düzelmesine dair 'Beşşar Esed’e davetimizi yapacağımızı belirtiyoruz' dediniz. NATO Zirvesi sonrası düzenlediğiniz basın toplantısında da 'daveti yaptık cevap bekliyoruz' şeklinde bir yaklaşımınız oldu. Bu davetin Ankara, İstanbul gibi bir yerde mi, yoksa sınır hattında bir bölgede mi gerçekleşmesi öngörülüyor? Rusya'nın bu yakınlaşmaya nasıl baktığını biliyoruz ama ABD ve İran cephesiyle ilgili bir tavır, bir tepki söz konusu mu?" sorusunu şöyle yanıtlamıştı:
"Görevi Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’a verdim. Dışişleri Bakanım da şu anda muhataplarıyla görüşmek suretiyle işin bütün yol haritasını belirleyecekler. Ona göre de inşallah adımı atacağız. Biz Suriye’de adil bir barışın mümkün olduğunu düşünüyoruz. Suriye’nin toprak bütünlüğünün bizim de çıkarımıza olduğunu her fırsatta dile getiriyoruz. Suriye’de inşa edilecek hakkaniyetli bir barış, en çok bize fayda sağlayacak. Bu inşa sürecinin en önemli adımı da Suriye ile yeni bir dönem başlatmaktan geçtiğini söylüyoruz. Şu ana kadar bu süreç olumlu istikamette gelişti. Temenni ediyorum ki yakın bir zamanda somut adımları da atarız. ABD ve İran’ın da bu müspet gelişmelerden memnuniyet duyması ve çekilen onca acının son bulması için süreci desteklemesi gerekir. Biz komşumuzdaki yangını söndürmek için yıllardır çaba sarf ediyoruz. Suriye’nin bir ve bütün olarak yeni bir gelecek inşa etmesi için oluşacak iklimden kimsenin rahatsızlık duymaması temel beklentimizdir. Bu süreci terör örgütleri zehirlemek için elinden geleni yapacaklardır. Provokasyonlar tertipleyip oyunlar kuracaklardır. Tüm bunların farkındayız ve hazırlıklıyız. Biz Suriye’de barış istiyoruz ve barışın yanında olan herkesi de bu tarihi çağrımıza desteğe bekliyoruz."
(DIŞ HABERLER SERVİSİ)