Taşkale: Dersim İttifakı seçimi farkla alacak

DERSİM- 31 Mart yerel seçimleri için Dersim’de kurulan Dersim İttifakı önemli bir güç olarak seçim çalışmalarını sürdürüyor. Uzun yıllar sonra birçok yapıyı yan yana getirmiş olan ittifakın kent merkezi ve tüm ilçelerdeki sonucu merak konusu. Seçime sayılı günler kala Dersim İttifakı’nın Dersim Belediye Başkan Yardımcısı adayı olan Emek Partisi’nden Mustafa Taşkale, en acil ve öncelikli çalışmaların depreme dair olacağını belirtiyor. “Yerel çalışmada doğalında eş başkanların öne çıktığı bir seçim çalışması yapıyoruz ama esas olarak üç siyasal oluşumun eşit hukuk temelinde yürütücü olacağı bir görevlendirme var” diyen Taşkale ile devam eden seçim çalışmalarını ve ittifak sürecini konuştuk.

‘İTTİFAK EŞİT HUKUK VE TEMSİLE DAYALI’

"İttifakımızda altı oluşum var. Ama belediye yönetim kademesinde temel alınan üç oluşumdan bahsetmek gerekiyor” diyen Taşkale ittifak görevlendirmesine dair şu bilgileri verdi:

"İttifakımızda DEM Parti kendisini eş başkanlıkla temsil edecek. Emek Partisi, belediye meclisinden seçilen üyesiyle resmi belediye başkan yardımcılığını, Sosyalist Meclisler Federasyonu ise kamu emekçisi belediye başkan yardımcılığı ile temsil edilecek. Ama burada altı mutlaka çizilmesi gereken şey, ortaya çıkan konsensüsün temel özelliğinin eşit hukuka dayalı, halkın iradesini esas alan bir yönetim anlayışı olmasıdır.”

‘DERSİM’DE YAPILAN İTTİFAK TEKTİR DENİLEBİLİR’

Dersim dışında birçok yerde ittifak sağlanamayışının önemli bir kayba sebep olacağını şimdiden vurgulamak gerektiğini belirten Taşkale şöyle devam etti:

“Ülke genelinde ittifak görüşmelerine katılan sol, sosyalist ve yurtsever çevrelerin; işçilerin, emekçilerin ve halkın çıkarını esas alan bir sorumlulukla süreci sonuçlandıramamaları bu dönemin önemli temel eksikliklerinden biridir diyebiliriz. Türkiye geneline bakarsak Defne ve Samandağ da dahil olmak üzere alınması gereken ya da yüzde 50’nin üzerinde ihtimalin olduğu yerlerde seçime dağınık girildiğinden dolayı sonucun başka türlü çıkacağı şimdiden öngörülüyor. Bu yüzden Türkiye'nin her yerine bakıp ittifak nerede yapıldı dersek, ilk ittifak tartışmalarının ruhuna uygun olarak yapıldığı ender yerlerden biri Dersim.” 

‘DERSİM DEM’DİR YERİNE OTURAN BİR İFADE DEĞİL’

İttifak çakışmalarının eşit hukuka dayalı olduğunu tekrarlayan Taşkale, çalışmalarda bir tek politik anlayışın çizgisini ortaya koymanın ittifakın temeline ters olduğunu belirterek "Yerelde eş başkanların öne çıktığı bir seçim propagandası yapılıyor ama esas olarak üç partinin yürütücü olduğu bir görevlendirme var. Keza siyasetler arasında ittifak sağlanmışken ‘Dersim DEM’dir’ söylemi yerine oturan bir gerçeklik değil. Sonuçta arkadaşlarımız da biliyorlar ki burada mücadele eden köklü yapılar var. DEM’den önce de bu yapılar vardı. Her parti için böyle bir iddiaya sahip olmak anlaşılır bir şey. Ancak, Dersim'in realitesi ittifak bileşenleridir desek yeterli olur. Bu konuya dair yaptığımız görüşmelerde arkadaşlar da dikkat edeceklerini belirttiler. Bizim için bu kıymetlidir" dedi.

‘ALTI BOŞ VAATLERLE MANİPÜLASYON YARATILMAYA ÇALIŞILIYOR’

“Dersim’de yerel seçimlere giren burjuva düzen partileri ve diğer adaylar, altı boş vaatlerle manipülasyon yaratmaya çalışıyor” diyen Taşkale ittifaktaki partilerin belediye yönetim deneyiminin önemli bir fark yaratacağını belirterek sözlerine şöyle devam etti:

“‘90’lı yılların başında bir dönem ve daha sonra 2004 yılından yeniden ittifakla alınan bir belediye çalışmamız oldu. O günden bugüne kadar belediyecilik anlayışında önemli deneyim ve birikimler elde edildi. Bunu çok iddialı bir belediyecilik gibi tarif etmesek de bugüne kadar kentin bir kent kimliğine kavuşması, sosyal bir belediyecilik anlayışı gibi birçok hizmetin birikimini eksiği de olsa hayata geçirmiş bir belediyecilik deneyimimiz var. Hatalar ve eksiklikler tabii ki var. Önümüzdeki dönem için bütün bunların üzerinde kendimize yeni bir yol çizerek gidiyoruz.”

‘HALKIMIZI MÜLK SAHİBİ YAPMA DERDİNDE DEĞİLİZ’

Seçim çalışmalarında bazı siyasi parti ve adayların sosyal belediyecilik vurgusu yaparak bu anlayışın karşısında vaatlerde bulunduğuna dikkat çeken Taşkale "Tam da burada Emek Partisi ve diğer partilerin arasındaki farkı ortaya koymak lazım. Diğerleri halkın kulağına hoş gelen vaatlerde bulunuyor. Mesela ‘1000 konutun yoksullara satışı’ndan bahsediliyor. İnsanların mevcut ekonomide bu şekilde konut alma şansı yok. Sosyal belediyecilik anlayışında da böyle bir şey yok. Biz halkımızı mülk sahibi yapma derdinde olan bir parti değiliz. Belediye ucuz konut yapar; çok düşük ya da kirasız olacak şekilde barınma hakkı sağlar. Dolayısıyla halka vaaz verenlere halkımızın inanmaması gerektiğini düşünüyoruz” diye konuştu.

‘MECLİSLERDE HALK SORUMLU VE YÖNETİCİDİR’

"Emek Partisi’nin savunduğu halkçı belediyecilik görüş alma belediyeciliği değildir” diyen Taşkale yerel yönetimlerde en önemli kent bileşeninin meclisler olduğunun altını çizerek nasıl bir meclis çalışması izleyeceklerini şöyle anlattı:

“Kendimizin de dahil olduğu dönemlerde kısmen hayata geçirdiğimiz ama sonuçlandıramadığımız meclis çalışmaları oldu. ‘Halkı topladık görüş aldık, ilişkilerimiz iyi’ demek halkçı belediyecilik yönetim anlayışı değildir. Bizim halk meclisimizin temel özellikleri şunlardır: Birincisi kentin temel sorunlarına dair karar alıcı bir organdır. Ve halk meclisine, seçilmiş belediye meclisi olarak aldığı kararları hayata geçirmek üzere görevli olan bir belediye meclisi gibi bakacağız. İkincisi, seçilmiş belediyenin bütün belediye meclis üyeleri dahil olmak üzere başkanları ve seçilmiş kadrolarının herhangi bir görevi kötüye kullanmaları, yüz kızartıcı suçlar durumunda halk meclisi, seçtiği kişileri geri çağırma yetkisine sahiptir. Kısacası meclisler halkın kendisinin olanı, hem birlikte yönetme hem de denetleme inisiyatifinde olmalıdır.”

‘İTTİFAKIMIZIN ÖNEMLİ BİR FARKLA KAZANACAĞINI DÜŞÜNÜYORUZ’

Dersim İttifakı’nın önemli bir farkla seçimi alacağını kaydeden Taşkale, “Bugünkü ittifakın kesin kazanacağını düşünüyoruz. Ama küçük bir farkla kazanma meselesi bizim için kaybetmekle eşdeğerdir. Çünkü buranın en temel ve mücadeleci güçleri olmamızın yanı sıra kentin temel dokusunu, sosyal dokusunu çok iyi tanıyan partileriz. Öte yandan yıllardır burada politika yapan günlük yaşamda halkımızla iç içe olan partileriz. Halkımızın manipülasyoncu yaklaşımlara pirim vereceğini düşünmüyoruz” dedi.

‘EN TEMEL ÇALIŞMALAR DEPREM RİSKİ İÇİN YAPILACAK’

Deprem için yapılacak çalışmaların çok önemli olduğunu vurgulayan Taşkale son olarak şunları söyledi:

“Olası deprem tehdidine dair tedbirler ve hazırlık kapsamında iki aşamalı bir çalışmamız olacaktır. Birincisi, deprem öncesi çalışmalarla yıkımı minimum seviyeye indirmek. Bu tek başına belediyenin altından kalkacağı bir durum olmamakla birlikte, bütünlüklü bir çalışmayı gerektiriyor. 6 Şubat depremlerinin akabinde belediyenin yaptığı gözlemsel incelemeler var. Bu önemli ama çalışmamızı bilimsel incelemelerle somutlaştırmalıyız. Bütün ilçeler ve köylerimizi kapsayan bir hazırlık süreci olmalı. Halkımızın nasıl konutlarda yaşadığı ve o konutların durumuna dair bir yapı kimliği çıkarmamız gerekiyor. 1999 öncesi yapılmış birçok bina var, halkımız bu çürük binaları boşaltıp nereye gidecek. Yerinde sağlıklı bir dönüşüm nasıl sağlanacak? Bizim en temel olarak bunları düşünmemiz gerekir.

İkinci olarak da deprem ve sonrası için yapılacak çalışmalarımız çok önemli. Arama-kurtarma ekipleri, toplanma yerleri, altyapı ve barınma gibi sıralanacak birçok soruna dair plan ve çalışmayı hayata geçirmek acil görevlerimizden. Bütün bunlar önümüzdeki dönem üzerinde en çok durulması gereken sorunlardır.”