Tayfun Atay'dan 'Soylu'yu güldüren Önder'e: Dehşet saçanı gülümsetmek büyük güçtür
Tayfun Atay, Meclis’te Sırrı Süreyya Önder ile Süleyman Soylu arasındaki 'helallik' diyaloğunda Soylu’nun gülmesiyle ilgili, “Muktediri, dehşet saçanı gülümsetmek, neşelendirmek en büyük güçtür” dedi.
DUVAR - TBMM Genel Kurulu'nda geçtiğimiz hafta ateşli silahlar ve yetkisiz çakar kullanımına ilişkin kanun teklifi görüşülürken Meclis İçişleri Komisyonu başkanı, eski bakan Süleyman Soylu’nun mikrofonu süre bitince kapandı. Bunun üzerine Meclis Başkanvekili Önder mikrofonu hemen açtırdı. Soylu’nun bunun üzerine “Hakkını helal et” demesi üzerine Önder, “O başka mesele” yanıtı verdi.
Soylu bu yanıt üzerine konuşmasını bırakıp gülmeye başladı. Daha sonra Soylu, “Sayın Önder, helallik meselemiz olmasına rağmen tatlıya bağladık mı" diye sordu. TBMM Başkanvekili Önder ise "Barış gelsin. Bir de Demirtaş'a ve Figen Yüksekdağ'a sormam lazım ama helallik işin kolay kısmı, önce bir barış gelsin. Şu barışı bir teminat altına alalım" yanıtını verdi.
Önder ile Soylu arasındaki “helallik” diyalogunu Tele 1’de Zeynel Lüle’nin konuğu olan Tayfun Atay değerlendirdi. Önder’in Soylu’yu kahkahaya boğan performansı için “tarihe geçecek bir ders sahnesi” diyen Atay bu ifadesinin nedenini, “Bunun gücün herkesin zannettiği gibi dikey ve aşağıdakini zorlamak, zulmü reva görmek olmadığını, gücün neşeyle, şefkatle, yumuşaklıkla, yatay bir şekilde kullanımının da olduğunu anlamak açısından önemi var” sözleriyle anlattı.
İnsanlara “sizden nefret ediyorum” diyen, acılar üzerinden “oh çekmeler” ile hatırlanan Soylu’nun “adeta sevimli bir çocuk” gibi güldüğüne dikkat çeken Atay şunları ifade etti:
“Retorik bir soru soracağım. Soylu’yu hayatın boyunca hiç çocuk insanı dışa vurur bir görüntüyle gördün mü? Ben dişlerini bile görmemiştim. Soylu'nun içerisinden gelen bir sesi ruhuyla, zihniyle bu şekilde dışa vuracak bir görüntü çıkarmasına yol açmak çok büyük bir güçtür. Bu Sırrı Süreyya Önder'in gücüdür işte… Sırrı Süreyya Önder, neşedir, güler yüzdür sevinçtir. Güç bunlardadır. Sürekli insanlara en ürkütücü, en irkiltici, en korkunç performansıyla yaklaşmış, özellikle kendisine karşı olanlara, gazetecilere, DEM Parti'ye, Meclisteki konuşmalarında “oh” çekmiş Süleyman Soylu'nun yüzüne bile neşeyi, sevinci aşılamış bir biçimde karşımızda.”
'MUKTEDİRİ, DEHŞET SAÇINI GÜLÜMSETMEK, NEŞELENDİRMEK EN BÜYÜK GÜÇTÜR'
Bu sözleri Soylu’yu parlatmak için değil Sırrı Süreyya'nın performansının Soylu'da yarattığı neşeden, hayattan, dostluktan, barıştan yana dönüşümü vurgulamaya çalıştığını söyleyen Atay şöyle devam etti:
“Süreyya Önder çözüm sürecinde görevler üstlenmişti. Aslında sadece bunları yaptığı için de içeri girdi. Yaşadıklarından sonra hakkım helal olsun diyecek güce de sahip. Ayrıca bunu Demirtaş'a da soralım, Yüksekdağ'a da soralım diyor… İktidar onu taşıyanı da eziyor. Şu görüntüyü (bakanın gülümseme görüntüsü) hiç unutmayın. Bu görüntü Sırrı Süreyya'nın gücünü gösteren bir görüntüdür… Bu helallik isteğine ellerinden gelse ‘haram olsun’ diyebilecek noktada vicdandan, merhametten, şefkatten uzak iktidar sahiplerine acaba ibretlik olur mu? Gücün güçsüz, aciz, çaresiz insanları ezmek değil, işte en tepede yer almış ve bu ülkeye korku salmış bir muktediri bile yeri geldiğinde böylesine sevecen bir çocuk gülümsemesiyle dönüştürebilmekte olduğunu bilelim, not alalım ve hiç unutmayalım… Sırrı Süreyya, ülkenin tarihidir dileriz ki geleceği de olur. Muktediri, dehşet saçını gülümsetmek, neşelendirmek en büyük güçtür.”
(HABER MERKEZİ)