Tekirdağ’da CHP daha güçlü, Yeşil Sol 'tarihi sonuç' peşinde

14 Mayıs'ta Ankara’ya sekiz vekil göndermeye hazırlanan Tekirdağ’da Yeşil Sol'dan Trakya’da ilk vekil temsiliyeti gelme ihtimali var. Yerel yönetimlerdeki durumsa CHP'nin elini güçlendiriyor.

Google Haberlere Abone ol

Ferhat Yaşar - Ümit Buget

TEKİRDAĞ - Seçime doğru Trakya'daki durumu görmek için çıktığımız yolculukta Edirne ve Kırklareli'nden sonra son durak Tekirdağ. 2018 seçimlerinde CHP'nin ve AK Parti'nin 3'er vekil çıkardığı ilde İYİ Parti'nin de 1 vekili var. Şehir, 14 Mayıs seçimlerinde Ankara'ya bu kez yedi değil, sekiz vekil gönderecek.

Bölgenin diğer kentlerine göre seçimin daha rekabetçi geçtiği, bir milyondan fazla insanın yaşadığı büyük şehir statüsündeki ilde yaklaşık 850 bin seçmen parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimleri için oy kullanacak.

Marmara Bölgesi'nin Trakya yakasında bulunan il; doğuda İstanbul, güneyde Marmara Denizi ve Çanakkale, batıda Edirne, kuzeyde Kırklareli ve kuzeydoğuda Karadeniz ile çevrili konumuyla birçok farklı bölgeye yakınlığıyla coğrafi bir avantajı elinde bulunduruyor. Buna rağmen turizmden, sanayiden ve tarımdan pay alınamaması Tekirdağlıların en çok şikayetçi olduğu konuların başında geliyor.

Aday listelerine yakından bakıldığında, CHP'de ilk sırayı Parti Sözcüsü Faik Öztrak alıyor. AK Parti’nin ilk sırasında bölgede çok tanınan bir restoranın ikinci kuşak yöneticisi Mestan Özcan var. İYİ Parti ilk sırayı Selcan Hamşıoğlu'na bırakırken, Yeşil Sol Parti'nin bölgede gösterdiği birinci sıra adayı ise Muazzez Orhan Işık oldu.

Girdiği ilk seçimde Tekirdağ’dan bir vekil çıkaran İYİ Parti, kentteki genişleme stratejisini AK Parti ve CHP'den çeşitli nedenlerle memnun olmayan seçmeni 'yakalama' üzerine kurmuş. AK Parti'ye artık destek vermek istemeyen ama kültürel ve sosyal kodları nedeniyle direkt CHP'ye oy vermeye de ‘eli gitmeyen’, kendini muhalif olarak tanımlayan, milliyetçi noktaları ağır basan ve yine CHP'yi bu noktalarda ‘yeterli’ bulmayan seçmenin de kendilerine yöneldiğini düşünüyorlar.

Tekirdağlılar ülkeye verdikleri katma değerin karşılığını alamadıklarını düşünüyor. Çerkezköy ve Çorlu’da organize sanayi bölgeleri ve fabrikalar var. Tekirdağlılarda, ‘’Fabrikaların tüm ceremesini biz çekiyoruz. Çevre sorunları, elektriğin buradan kullanılması, atığın buraya atılmasının ceremesini biz çekiyoruz. Sefasını sürmeye gelince bu şirketlerin genel merkezleri İstanbul’da olduğu için parayı kazanan vergi daireleri sebebiyle İstanbul oluyor’’ serzenişi var.

‘SAHİL VAR, DENİZ VAR, AMA TESİS YOK’

Bir diğer serzeniş de Süleymanpaşalı bir gençten geliyor. Tekirdağ sahiline gidemediğinden yakınan genç, nedenini şöyle açıklıyor: ‘’Orada beni cezbeden bir şey yok. Burada sitemim hem büyükşehir belediyesine hem Süleymanpaşa Belediyesi'ne diyebilirim. Gençleri cezbeden, oraya çekecek mekanlar yok. Çanakkale ya da Silivri sahiline gittiğimizde sıra sıra alkollü veya alkolsüz seçenekler sunacak pek çok yer ve aktivite var. Ama bizde bu yok.”

Süleymanpaşa

ŞENTOP’A ELEŞTİRİ: FAYDASI OLMADI

Benzer bir eleştiri de AK Parti’de üç dönem kuralına takıldığı için aday gösterilmeyen 27. dönem Tekirdağ Milletvekili ve TBMM Başkanı Mustafa Şentop’a yönelik oldu. Tekirdağlılara göre Şentop'un Türkiye’nin iki numaralı ismi olmasına rağmen Tekirdağ’a bir katkısı olmadı.

ROMANLAR NE DİYOR?

Romanlar açısından bakıldığında Edirne’den farklı bir durum göze çarpıyor. Aydoğdu Mahallesi’ndeki Romanlar Süleymanpaşa Belediye Başkanı AK Partili Cüneyt Yüksel'e seçim kazandırmalarına rağmen, kimsenin gelip hallerini hatırlarını sormadığını, bu nedenle CHP’li büyükşehir belediyesinden destek aldıklarını söylüyorlar.

Edirne'nin aksine Tekirdağ'da seçmen CHP listelerinden ve yönetimdeki CHP'li büyükşehir belediyesinden büyük oranda şikayetçi değil. Sadece birinci sıra adayı Faik Öztrak için 'artık babadan oğula, dedenden toruna gibi oldu, yeni isimler olsa daha güzel olurdu' notu düşülüyor.

Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi CHP’nin elinde ancak denize kıyısı olan merkez ilçe Süleymanpaşa ise iktidar partisinde. Kenti dolaştıktan sonra AK Parti ilçe binasına uğradık. Bizi karşılayan parti yöneticilerinden bazılarının sıkı Gazete Duvar okuyucusu olduğunu öğreniyoruz. İlçe yönetiminde yer alan Mithat Aktaş sorularımızı yanıtlıyor.

Mithat Aktaş
VEKİLDEN ÇOK BALKONU İSTİYORLAR

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ilk turda seçileceğine inandığını söyleyen Aktaş, şehirdeki vekil dağılımına ilişkin ise şunları anlatıyor: ‘’Gönül sekizini de almak ister tabii. Burası Tekirdağ. Burada siyasi farklılıklar çok. Buna rağmen sayıyı bir iki basamak yukarıya çekeceğimiz düşüncesindeyim. Benim için cumhurbaşkanlığı seçimi daha önemli. Vekil sayısı üç olur, dört olur, beş olur. En mühimi sayın Erdoğan'a ilk turdan sonra balkon konuşmasını yaptırmak.’’

‘İŞÇİ KESİMİ BURADA PEK AZ’

Şehrin nabzını siyasilerden biraz uzaklaşarak tutmak istediğimizde soluğu Emekli-Sen Tekirdağ Şubesi Başkanı Resul Mustafa Taşkıran’ın ofisinde alıyoruz. Taşkıran kentin siyasi fotoğrafını şöyle çekiyor: “Tekirdağ’da kozmopolit bir yapı oluşuyor. Daha önce bu seviyede değildi. Yeni limanların yapılmasıyla birlikte kent yapısı da değişmeye başladı. Bunu merkez için söylüyorum. Ama bunun haricinde Çorlu, Çerkezköy, Kapaklı, Muratlı hali hazırda zaten sanayi ilçeleri ve göç alıyorlar. Tekirdağ merkez, emekli kentiydi. Şu anda da 10 bine yakın emekli var. İşçi kesimi burada pek az. Dolayısıyla biz de Emekliler Sendikası olarak buradayız.”

Resul Mustafa Taşkıran

“Cumhuriyet Halk Partisi burada her zaman birinci parti konumundaydı” diyen Taşkıran, “Ama bir önceki yerel seçimlerde AK Parti 11 ilçenin üçünde belediye seçimlerini kazandı. Merkez ilçe olan Süleymanpaşa da AK Parti’nin elinde. Büyükşehir belediyesi ise CHP’de. Her iki belediye için de zaman zaman şikayetler var.”

‘BİR KALIP PEYNİR ALDIM UTANIP GERİ VEREMEDİM’

Bölgedeki ekonomik duruma da değinen Taşkıran, “Ben emekliler adına konuşayım, 2010’da emekli olduğumda 900 lira maaş bağlandı, asgari ücret 220 liraydı. Şu anda asgari ücret 8 bin 500 lirayken ben 7 bin 500 lira alıyorum. Aradaki farkın nasıl eridiğini siz hesap edin. Ben 13 yıllık emekliyim, 21 yıllık bir iktidar var. Bu esnada olanları ‘dış güçler’ diye izah edemeyiz." dedi.

“Geçen pazarda bir kalıp peynir aldım tarttı, etti 180 lira dedi. Utandım geri veremedim” diyen Taşkıran konuşmasını şöyle sürdürdü: “Süt üreticilerinin olduğu bir coğrafyadayız. Malkara bugün süt üretiminde, hayvancılıkta, et üretiminde süper bir güç. Tekirdağ’ın köyleri ha keza. Ben böyle bir kentte yaklaşık 600-700 gramlık bir kalıp peynire 180 lira veriyorum.”

Taşkıran şehirde yüzde 30 gibi kemik bir kitle olduğunu söylerken sürpriz vekillik için Yeşil Sol Parti’yi işaret ediyor: ‘’Vekil çıkarma ihtimalleri çok yüksek. Geçen seçimlerde ciddi bir oy almışlardı ama bana göre tek dezavantajları ittifak ortağı Türkiye İşçi Partisi'nin de aday çıkarması.’’

SÜRPRİZ ADAYIN PEŞİNDE

Mustafa Taşkıran’ın işaret ettiği 'sürpriz aday' Muazzez Orhan Işık’ın seçim çalışmalarını yürüttüğü Çorlu’dayız.


Çorlu kağıt üzerinde Tekirdağ’a bağlı ama atmosfer olarak daha çok İstanbul’dan izler taşıyor. Gri mimarisi ve stres düzeyi İstanbul'la neredeyse aynı. Çorlu’yu illa bir İstanbul semtiyle eşleştirmek isterseniz sanayi merkezi olan Esenyurt'u anmak çok da yanlış olmayacak. Farklı kültürlerden ve dillerden birçok insan burada bir arada yaşıyor.

Trafikte Edirne ve Kırıkkale’deki nezaketi, yayalara yol veren araçları görmek pek mümkün değil. Herkes bir yere yetişme telaşında.  

‘TÜRKİYE’NİN HER KESİMİNDEN GÖÇ ALAN BİR KENT'

Şehrin meydanındaki parti standında buluştuğumuz Yeşil Sol Parti’nin Tekirdağ 1. Sıra adayı Muazzez Orhan Işık çalışmalarını şöyle anlatıyor: “Burada Yeşil Sol olarak çok güzel çalışmalarımız var. Neredeyse her kesime ulaşmaya çalışıyoruz. Türkiye’deki tüm renkler bu ilde birikmiş. Her kimlikten her dilden her inançtan yurttaşların olduğu bir şehir. Renkli seçim çalışmaları da oluyor. Türkiye’nin her yerinden göç alan bu kentte her kesime ulaşmaya çalışıyoruz.”

Muazzez Orhan Işık

“Burası özellikle Kürt nüfusun yoğun olduğu bir yer” diyen Işık, “Elimizdeki veriler üzerinde yaptığımız değerlendirmelere göre bir vekil çıkartıyoruz. İlk vekil temsiliyetimiz olacak, Yeşil Sol Parti adına çıkartacağız. HDP’liler buradan ilk temsiliyetini çıkartmış olacak. Bu anlamda çok büyük bir heyecan ve coşku içindeyiz” dedi.

Cumhuriyetin kuruluşundan sonra aydınlanmanın Trakya’da başladığını belirten Işık, şunları söyledi: “Biz cumhuriyetin ikinci yüz yılına başlarken buradan aydınlık bir yarını inşa edeceğiz derken bunu kast ediyoruz. Tekirdağ’dan başlatacağız değiştirmeye. Birlikte eşit, özgür yaşamı hep beraber inşa edecek, yeni aydınlık bir yüz yıla başlayacağız diyoruz.’’

Işık, “Herkes bir vekil diyor ama potansiyele baktığımızda ve sadece bölgeden buraya gelen göç nüfusu değerlendirdiğimizde 120 binin üzerinde seçmen var. 75 bin civarında ilk kez oy kullanacak genç seçmen var. Bunun en az 17 bini HDP tabanının yeni seçmeni. Bütün bu dinamikleri düşündüğümüzde ve karşılaştığımız ilgiyi eklediğimizde ikinci vekili çıkartma ihtimalimizin de olduğunu biliyoruz. Böyle bir sürprizle halkımızı karşı karşıya bırakabiliriz” iddiasında bulunuyor.

YENİ GÖÇÜN TEKİRDAĞ'A ETKİSİ NE OLUR?

Tekirdağ’ın 2018 seçimlerinden sonra sınır illerinden aldığı yoğun göç Yeşil Sol amblemi altında seçime girecek HDP’yi 'sürpriz parti' olarak bir adım öne çıkartıyor. Trakya bölgesindeki HDP teşkilatları tüm gücüyle çalışmalarını buraya yoğunlaştırmış demek yanlış olmaz. Büyükşehir ve Süleymanpaşa belediyelerinden memnuniyet ya da şikayet durumunu göz önüne aldığımızda Tekirdağ'da AK Parti'nin bir vekil kaybetmesi ve CHP’nin sandalye sayısını artırması sürpriz olmayacak.