Tekne turlarına talep arttı, Adrasan sahilinde boş yer kalmadı
Adrasan Koyu, son dönemde tur teknelerinin işgali altında. Koya inen tekne sayısının her geçen yıl arttığı 2 kilometrelik sahilde, yüzmek için denize adım atacak yer kalmadı.
ANTALYA – Pandemiden sonra her geçen yıl daha popüler hale gelen doğayla baş başa tatil trendi, mavi turlara olan talebi hızla artırdı. Antalya Körfezi’nde deniz turizmine yükselen ilgiden en büyük payı günübirlik turlar aldı. Akdeniz foklarına, su kuşlarına, orfozlara yuva olan su altı mağaraları ve Maldivler’i hatırlatan beyaz kumu ile Suluada, son yıllarda yerli ve yabancıların ilgi odağı haline geldi.
Adrasan, Gelidonya Burnu ve Suluada rotasında mekik dokuyan tur tekneleri, gezdirdikleri tatilcilere güzel bir gün yaşatırken, demirledikleri sahilde işgal, dolaştıkları güzergahta ise kirlilik ve gürültü gibi şikayetlerle anılıyor.
'ÖNÜ ALINAMAZ BİR ARTIŞ VAR'
Tekne işletmecileri Adrasan’dan Suluada’ya tur düzenlemek için yarışa girince, koyda demirleyen tur teknesi sayısında da patlama yaşandı. Adrasan’da 2020 sezonunda 50’den 100’e çıkan tur tekneleri, 2021’de de artışını sürdürdü. 2022’de 150 civarında olan denize indirilen tekne sayısı, 2023 yazında 165’e yükseldi. Yeni yapılan teknelerle birlikte nihai sayının bu senenin sonunda 170’e çıkması beklenirken, Adrasan sahilinde artık kıyıya sıralanmış teknelerden arta kalan bir yer bulup denize girebilmek oldukça güç. Öyle ki tekneler, yüzme alanını deniz trafiğinden ayıran şamandırayı aşarak yüzen tatilcilerin arasından kıyıya yanaşıp yolcu almaya başladı.
Yaklaşık 2 kilometrelik koyda demirleyen teknelerin neden olduğu çevre kirliliği de şikayet konularından biri. Her akşam vidanjörlerin teknelerin kirli suyunu çekmesi nedeniyle bölge kötü kokuyla kaplandı. Koyda yüksek düzeyde ses kirliliği de şikayetler arasında.
‘İTİRAZ EDENE SALDIRIYORLAR’
Akdeniz Üniversitesi’nde öğretim üyesi Prof. Dr. Çetin Balanuye, Adrasan Koyu’nda ekosistem bozulmadan önlem alınması konusunda uyardı: "Dünyanın en eşsiz denizlerinden birine sahip bir yeri, göz göre göre bitiriyorlar. Adrasan’ı ayrıcalıklı yapan şey denizi zaten. Böyle giderse önemsiz bir yer haline gelecek. Teknelerin sayısı sürekli artıyor ve buna kimse müdahale etmiyor. Tekne sayısının sınırlanması için bir çalışma yapılmıyor. Önceki yerel yönetimler, koyun korunması konusunda daha duyarlıydı. Bakın sahilde denize girecek hiçbir yer kalmadı. İnsanlar denize giremedikleri için sahildeki bu yeni düzene tepki duyuyor ama burada benzer bir durum oluştuğu için bu tepki yüksek perdeden olmuyor. Çünkü tekneciler itiraz edene saldırıyor.”
YÜZENLERİN ETRAFINI MOTOR YAĞI KAPLIYOR
Adrasan Koyu’nda tekneler nedeniyle yaşadıkları tek sorunun denize girilecek alanların daralması olmadığını belirten Balanuye, bu işgalin kirlilik, kötü koku ve gürültü kirliliği gibi pek çok sorunu beraberinde getirdiğini söyledi.
Balanuye, "İşgalden daha da kötüsü tekneler vidanjör getiriyor. Çoluk çocuk sahildeysen tekneye birdenbire bir lağım hortumu uzatılıyor ve sırayla teknelerdeki kanalizasyon çekiliyor ve tüm ortama pislik yayılıyor. Denizde yüzenlerin etrafını bir anda motor yağı kaplıyor. Adrasan yok olmaya yüz tuttu. Sadece Adrasan değil, Suluada’nın son halini görseniz ağlarsınız. Kaybedecek vakit yok ama hala teknelere sabit bir yer gösterilmiyor ve tekne sayısı sınırlandırılmıyor. Sağlıklı bir deniz turizmi yapılabilmesi için koyun kapasitesi en fazla 50 tekne. Bununla beraber bir tekne barınağı yapılması lazım" diye konuştu.
‘TATİL YAPANLAR İÇİN SON DERECE KONFORSUZ’
Adrasan'a her yıl tatil için geldiğini belirten Ezgi Köksal da önceki yıllarda sakin bir tatil bölgesi olan sahilde artık kalabalık kaynaklı bir kaos yaşandığına vurgu yaptı. Acilen önlem alınması gerektiğini söyleyen Köksal, "Tekne sayısı birkaç yılda abartılı şekilde arttı. Suluada’ya bağlama yapmak için birbirlerinin üzerine çıkıyorlar. Kıyıya halatlarla bağlanan tekneler yüzünden kumlar yosunlanıyor, sahil kirleniyor. Tekneler bütün koya sıralandı, denize girmek çok zorlaştı. Sorun haddinden fazla tekne turu planlanması ve gün boyu vızır vızır çalışan bu teknelerin karadan yolcu alması. Bölgede turizmin devam etmesi isteniyorsa eğer, buna bir çözüm bulunması gerekiyor. Tekne işletmecileri cephesinde işler iyi gidiyor olabilir ama koy, burada tatil yapanlar için son derece konforsuz hale geldi. Kıyıya mesafeli, yüzer bir iskele kurulabilir" dedi.
DTO BAŞKANI: İSKELE OLMAYINCA PLAJDAN YOLCU ALIYORLAR
Özellikle Adrasan sahilindeki tekne sayısında önü alınamaz bir artış olduğunu vurgulayan Antalya Deniz Ticaret Odası Başkanı Ahmet Çetin, sahilde yaşanan aşırı yoğunluğu hafifletmek için yatırıma ihtiyaç olduğunu söyledi.
Çetin, “Adrasan’da kıyıda bir yanaşma yeri, tekne işletmecilerinin yolcu alıp bırakabilecekleri bir mendirek bile yok. Plajdan yolcu alıyorlar. Acilen bir yer yapılması gerekiyor. Tekne işletmecileri de bunu istiyor, düzenin sağlanması için sınırlandırma beklentisi de var. Bölgede bir atık alım tesisinin olması da şart. Sayıları hızla artan teknelerin düzeni için yat yanaşma alanı olarak düşünülen proje, büyük bir kısmı koruma alanı içinde kaldığı için iptal oldu. Yetkili kurumlarla görüşerek bölgedeki ihtiyacı anlattık. Sahilde koruma alanı kapsamı dışında olan bölgeye ahşap kazık iskele inşa edilirse, bu sayede aşırı yoğunluğu hafifletebiliriz” ifadelerini kullandı.
BAŞKAN KÖLEOĞLU: PROJE HAZIRLADIK, İHALE BEKLİYORUZ
Kumluca Belediye Başkanı Mustafa Köleoğlu da konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Adrasan Koyu için yüzen bir iskele projesi hazırladıklarını ve yetkili kurumlara sunduklarını söyledi: "Kumluca, Antalya’da balıkçı veya günübirlik tekne bağlama yeri olmayan tek ilçe. Adrasan, ilçede bu ihtiyacın en fazla hissedildiği bölge. Burada 200'e yaklaşan sayıda tur teknesi ve 450 civarında da balıkçı teknesi var. Bu tekneler, izinli bir yer olmadığı için denize girilen kıyıya demirleniyor. Biz bu konuda bir proje hazırladık. Ancak ihale iptal olunca çalışmalar askıda kaldı. Daha sonra yüzen iskele şeklinde bir projemiz daha oldu. Adrasan’a bir liman yapılmıyorsa biz belediye olarak bir yüzen iskele yapalım istedik. Bütün günübirlik tekneler oradan sırayla yolcu alsınlar, sahil de halka kalsın dedik. Buradaki sorunun çözülmesini herkesten çok biz istiyoruz. Ama bu konuda bir adım atabilmemiz için ihalenin bir an önce çıkarılması gerekiyor."