Kameralar hakkında doğru bilinen yanlışlar

Erdal Kaplanseren @Kaplanseren

DUVAR - Farklı bütçelere hitap eden kamera modellerinden manuel kontroller ve profesyonel tarzda özellikler sunan orta ve üst sınıf kameralar ile, büyük ekran HD meraklılarının ihtiyaçları da rahatlıkla karşılanıyor.

Günümüzün kameraları kaliteli fotoğraf çekebiliyor, en son teknoloji dokunmatik LCD ekranlara sahipler ve kullanıcıların YouTube gibi internet sitelerinde videolarını paylaşabilmelerini sağlıyorlar. Ayrıca, çoğunda ücretsiz video düzenleme yazılımı bulunuyor.

Ancak, kamera kullanımı artmış olsa da, hala düzeltilmesi gereken bazı yanlış bilgiler var. Bu yazımızda bu tür kamera efsanelerini yıkıyoruz.

Sanılan: Kameralar yalnızca video çekimi içindir.

Aslında: Standart çözünürlüklü ve yüksek çözünürlüklü kameralar, dijital fotoğraf çekebilir ve çoğunda, bunun için özel bir fotoğraf butonu bulunur. Yüksek çözünürlüklü kameralar, 2 megapikselden 14 megapiksel ve daha fazlasına kadar, detaylı fotoğraflar çekebilirler. Bazı kameralarda, eş zamanlı olarak fotoğraf ve video çekmek bile mümkündür, yani fotoğrafı çekildiğinde çok güzel olacak bir obje görürseniz, çekim modunu değiştirmeden fotoğrafını çekebilirsiniz. Fotoğraflar genellikle yerleşik bir belleğe veya SD, SDHC ve MemoryStick gibi ortam kartlarına kaydedilebilir.

Sanılan: Kameranın ses kalitesi iyi değildir.

Aslında: Tüm modern kameralar özellikle konuşmaların ses kaydını yaparken temiz ve net sonuçlar elde etme özelliğine sahiptir. Ancak bu cihazlar, diğerlerinden ayırt edilebilen bir ses kaynağının olmadığı gürültülü ortamlarda zorlanabilirler, örneğin canlı bir konseri kaydediyorsanız, bu durumda bas üretimi biraz zayıf olabilir.

Ses sizin için önemliyse, harici bir mikrofon girişi (ve sesi monitör edebilmeniz için, kulaklık çıkışı) olan bir kamera almayı düşünün ve ayrı bir video mikrofonu satın alın. Böylece, mikrofonu kaydetmek istediğiniz sese çok daha kesin bir şekilde doğrultabilirsiniz.

Sanılan: Kameranın sallanması kaçınılmazdır.

Aslında: Pürüzsüz çekimler için, en iyisi kamerayı bir tripodun üzerine yerleştirmektir, ancak bu her zaman mümkün olmaz ve pek çok kullanıcı yalnızca kamerayı ellerinde tutarak çekim yapmak isterler.

Neyse ki, kameraların, etkinleştirildiklerinde gereksiz kamera hareketlerini sezerek, bunları telafi eden sofistike görüntü dengeleme fonksiyonları vardır, bu da “sallanmayan” video çekimleriyle sonuçlanır. Görüntü kalitesini etkilemediği için, en iyi dengeleme sistemi optik olanıdır. Bununla birlikte, çoğu elektronik/dijital sistemler de oldukça etkilidir.

Sanılan: Düşük ışıkta performans zayıf olur.

Aslında: Kameralar ışığa karşı gözlerinizin olduğu kadar hassas değildir, bu nedenle düşük ışıklı ortamlarda mükemmel sonuçlar beklemeyin. Ancak, özellikle düşük ışıkta daha iyi kaydetme özelliğine sahip modelleri tercih edebilirsiniz. Bunların bazılarında CCD/CMOS sensörleri veya iyileştirilmiş sinyal işleme özellikleri vardır. Ancak, daha karanlık ortamlar için en iyi yaklaşım, daha fazla ışık kullanmaktır. Video lambaları bir aksesuar olarak satılmaktadır ve üzerinde bir aksesuar montaj parçası varsa, kameranıza takılabilir.

Sanılan: Kamerada çektiğiniz görüntüleri yalnızca televizyonunuzda izleyebilirsiniz.

Aslında: Kameranızla çektiğiniz videoları, bir kompozit, component veya (mini) HDMI bağlantısı kullanarak, normal veya HD televizyonda izleyebilirsiniz, ancak artık tüm yeni kameraların yanında, videolarınızı YouTube, Flickr ve Vimeo gibi sitelerde kolaylıkla paylaşabilecek internet dostu versiyonlarını oluşturmanıza yardımcı olacak düzenleme yazılımları bulunmakta. Ateşli bir sosyal medya tutkunu iseniz, bir bilgisayara gerek olmadan, doğrudan, tek dokunuşla YouTube’a yükleme yapan bir kamera satın alabilirsiniz.

Sanılan: Kameralar taşınamayacak kadar büyüktür

Aslında: Kaset bazlı modellerin ortadan kalkmasından sonra, kameralar gittikçe küçüldü. Üzerinde yerleşik sabit disk veya flash bellek bulunan hatta ortam kartına kayıt yapan modeller, çoğu 500 gramın altında olan, hafif ürünler tasarlanabilmesini sağlıyor.

Artık son teknoloji ürünü modeller bile, çantalarda taşınabilecek kadar kompakt, buna karşılık cebe sığacak boyuttaki kameralar genellikle cep telefonunuzdan daha büyük değil ve o mükemmel YouTube anı kendini gösterinceye kadar, bir gömlek ya da ceket cebinde taşınabiliyorlar.