TİP, Antalya’dan ‘Phaselis’ mesajı verdi
TİP, Antalya milletvekili adaylarını Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde bugün düzenlediği toplantıda tanıttı. Etkinlikte, Antalya’nın dört bir yanında sürdürülen çevre mücadelesine vurgu yapıldı.
ANTALYA - Türkiye İşçi Partisi'nin (TİP) Antalya milletvekili adayları, bugün düzenlenen tanıtım toplantısında halkla buluştu. "Barış, adalet, özgürlük, eşitlik" vurgusuyla insan hakları, kadın mücadelesi, hayvan hakları ve ekolojik mücadele mesajlarının dikkat çektiği programa katılım yoğun oldu.
Yaklaşık 5 bin kişilik fuaye alanının dolduğu Nazım Hikmet Kültür Merkezi’ne giremeyenler, programı dışarıdan takip etti. Partinin Hatay Milletvekili ve Antalya Milletvekili Adayı Barış Atay ve İzmir Milletvekili Adayı İrfan Değirmenci’nin katıldığı toplantıya, Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’ı temsilen Gürsel Güler de katıldı.
'PHASELİS’E DOKUNMA'
Katılımcıların partinin seçim programı için seçilen Sezen Aksu’nun ‘Karşıyım’ şarkısıyla karşılandığı programda, yöresel kıyafetlerle bir halk oyunları gösterisi de sunuldu. Kalabalıktan ‘Barış Atay’ı milletvekili yapacağız’ sloganlarının yükseldiği toplantıda ‘Phaselis’i teslim etmeyeceğiz’ pankartı da açıldı.
Programda, Barış Atay’ın ikinci sırada yer aldığı TİP Antalya listesindeki milletvekili adayları tanıtıldı. Yunus Başaran, Emire Ulutaş, Tuncay Koç, Emine Büyüknohutçu, Ayşe Bilge Kalın, Ezgi Altınkurt Sağlık, Kerim Uğur, Gülizar Kocadağ, Hasan Girginel, Ayfer Güneşhan, Ahmet Elataş, Betül Ürküten, Gamze Pelin Demircan, Bilge Erk, Leyla Çelebi ve Mehmet Utkan Çobanoğlu da söz alarak kendilerini tanıttı.
DEĞİRMENCİ: PHASELİS’İ TESLİM ETMEYECEĞİZ
Babasının Toroslar’ın yaylalarında yaşayan Yörüklerden olduğunu söyleyen İrfan Değirmenci, salondakilere, “Toroslar kadar güçlü, falezler kadar dik, Akdeniz gibi sıcakkanlı bir kadroyla geldik Antalya” diye seslendi. Değirmenci, konuşmasında Phaselis Antik Kenti’nde başlayan yapılaşmaya tepki gösterdi: “Dünyada örneği yok, Phaselis’i betona boğdular. Phaselis’i teslim etmeyeceğiz. Maaşlarımızın tamamını ev kiralarına vermeyeceğiz. Kadınlar istedikleri gibi yaşayacaklar. Laiklikten taviz vermeyeceğiz. Barış Atay’ı size emanet etmeye geldik Antalya.”
ATAY: BİZE UMUT VEREN ANADOLU HALKLARI
Barış Atay ise "Bugün burada 5 bin kişi, dışarıda buraya sığmayan binlerce insan var. Türkiye İşçi Partisi’nin kuruluşu bize bir hayal kurdurdu. Bize umut veren 8 Mart’larda İstiklal Caddesi’nde o polislere direnen kadınlardır, bu ülkenin güzel bir geleceği olacağına inandıran çocuklardır, yüzlerce yıldır mücadelesini devam ettiren Kürt halkıdır, bize umut veren Türkmenler, Tahtacılar, Çepniler, Dadaşlar, Anadolu halklarıdır. Yüzyıllardır biz kolları kanatları kırılan, umudu sürekli tüketilmeye çalışılan birbirinden farklı dilleri, farklı inançları, farklı kültürleri olan ama bir arada yaşamayı herkese inat becerebilen halklarız" diye konuştu.
TİP’İN İLK SIRA ADAYI YUNUS BAŞARAN’I ANLATTI
Sosyal medyada yayılan ‘Kim bu Yunus Başaran’ paylaşımlarını hatırlatan Atay, şöyle devam etti: “Ben dışarıdan öyle görünsem de sosyal bir insan değilim, insan da zor severim. Ama onu 6 yıl önce ilk tanıdığımda çok sevilesi bir adam olduğunu ve gerçek bir yoldaş olduğunu anlamıştım aslında. Bugüne kadar kendisi için bir şey istediğini görmedim. Ama her bölgede halk için ne yapılabiliyorsa onu yapmaya çalıştığının en yakından şahidiyim. Bize verilen hiçbir oyun boşa gideceğini düşünmeyin. İnanıyorum ki biz Antalya’da Emek ve Özgürlük İttifakı’yla ne kadar çok çıkarabilirsek o kadar çok vekil çıkaracağız. Biz helalleşmeyeceğiz, hesaplaşacağız...”
BAŞARAN: ATATÜRK’ÜN ANLATTIĞI ANTALYA BU DEĞİL
TİP Antalya kurucu il başkanı, partinin MYK üyesi ve ilk sıra adayı Yunus Başaran da sahneye, boynuna Antalyaspor atkısıyla çıktı. Başaran, Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Hiç şüphesiz Antalya dünyanın en güzel yeridir’ sözüyle başladığı konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu sözün üzerinden yaklaşık 100 yıl geçti. Ama maalesef Antalya, o Antalya değil. Antalya’da turizm işçilerinin inanılmaz sorunları var. 5 yıldızlı otellerin içerisinde 5 yıldızlı sömürüye maruz kalıyoruz. Çok ciddi bir barınma sorunumuz var. Bu şehirde artık yaşayamıyoruz. Çevremiz, doğamız her gün katlediliyor. Bunların bir sebebi var. Sermayenin kar hırsı. Meclis’te patronların olduğu, Turizm Bakanı’nın otel zinciri sahibi olduğu bir yerde, işçilerin, emekçilerin yararına bir kanun çıkmasını bekleyebilir misiniz? Dün bir tweet atıp turizm işçilerinin sorunlarını yazmalarını istedim. Askı sorunundan, günde 16 saat mesaiye, o kadar çok mesaj geldi ki. Antalya’nın sorunları da var ama çok basit çözümleri de var. Bu sorunları birlikte çözeceğiz.”
KADIN VE ÇEVRE MÜCADELESİ VURGUSU
TİP’in Antalya’dan üçüncü sıra adayı, Konyaaltı Alevi Bektaşi Kültürü Cemevi Derneği Başkan Yardımcısı Emire Ulutaş ise “Kadının müdahil olmadığı hiçbir sistem, başarılı olamaz” diyerek kadın mücadelesine siyasi arenada devam edeceği mesajını verdi. Türkiye’nin madenlere karşı yıllarca sürdürdükleri çevre savunuculuğu ile tanıdığı ve bu mücadele sırasında öldürülen Ali Ulvi ve Aysin Büyüknohutçu çiftinin kızı ve Antalya milletvekili adayı Emine Büyüknohutçu da salondakileri “Buradaki herkes benim için Büyüknohutçu ailesinin dava arkadaşıdır” diyerek selamladı. Çevre ve Ekoloji Hareketi avukatlarından milletvekili adayı Tuncay Koç da “25 yıldır Antalya’nın taşını toprağını, havasını, suyunu, dağını, ormanını, haramilere karşı savunmak için mücadele etmekteyim. Kaş’tan Manavgat’a, Finike’den Akseki’ye kadar birçok alanda birçok çevre davası açtım. Phaselis’i de vermeyeceğiz, Phaselis için de dava açtık. Yağmaya, talana karşı olmak ve hukuku savunmak, doğası gereği politik bir alanda yer almaktır. Bu topraklarda bir türlü kök salamayan adaleti, kendi elimizle kurmanın vakti geldi" ifadelerini kullandı.