Trabzon'da Filistin protestosu: 'Samimiyseniz NATO üslerini kapatın'

TRABZON - Trabzon'da Emek ve Demokrasi Güçleri Platformu, İsrail'in Filistin'de gerçekleştirdiği katliamlara karşı bu akşam sokağa çıktı.
Kamu Emekçileri Sendikası (KESK), Trabzon Halkevi, Türkiye İşçi Partisi (TİP), SOL Parti, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) üyeleri, CHP Trabzon İl Başkanı Mustafa Bak ve CHP Ortahisar İlçe Başkanı Haluk Batmaz'ın katıldığı eylem Kahramanmaraş Caddesi'nde gerçekleştirilen yürüyüşle başladı. 500 kadar Trabzonlu'nun katıldığı eylemde kitle "Mahirler'den Deniz'e Filistin'e bin selam", "Katil İsrail Filistin'den defol", "Emperyalistler, işbirlikçiler 6'ncı filoyu unutmayın", "Nehirden Deniz'e özgür Filistin", "Katil ABD Ortadoğu'dan defol", "Filistin'de düşene dövüşene bin selam" sloganlarıyla yürüdü.

'DÜNYANIN GÖZÜ ÖNÜNDE SOYKIRIM YAPILIYOR'

Yürüyüşün sonlandığı Meydan Parkı Atatürk Alanı'nda kitle adına Veli-Der Trabzon Şube başkanı Muhammet İkinci açıklama yaptı. Filistin'de yaşananlarla emperyalistlerin bir kez daha Ortadoğu'yu kana buladığını kaydeden İkinci, günlerdir dünyanın gözü önünde çoğunluğu kadın ve çocuk olan Filistinlilere bir soykırım uygulamasının hayata geçirildiğini söyledi.

"Biz Ortadoğu'ya da dünyanın herhangi bir yerine de baktığımızda milliyeti, inancı ne olursa olsun insan görüyoruz. Ama emperyalistler nereye baksa petrol görüyorlar, maden görüyorlar, doğalgaz görüyorlar, para görüyorlar" diyen İkinci, yapılan barbarlığa karşı çıktıklarını belirterek "Filistin halkı topraksızlaştırılmak yurtlarından alıkonulmak isteniyor. O yüzden İsrail Filistin'den defol diyoruz" dedi.

'FİLİSTİN SORUNU DEĞİL İSRAİL SORUNU VAR'

Bir kesimin Ortadoğu'da yaşananları Filistin sorunu olarak gördüğünü ve buna karşı çıktıklarını kaydeden İkinci, "Ortada Filistin sorunu yok, arkasına barbarlığı, dünyanın egemen güçlerini almış emperyalistlerin taşeronluğunu yapan İsrail sorunu var, siyonist Netanyahu hükümeti ve faşizm sorunu var. Biz bu faşizme itiraz ediyoruz. Günlerdir Filistin halkının görmüş olduğu vahşet karşısında Birleşmiş Milletler adeta ölüm uykusunda. Güçlünün hükümdar olduğu bu dünya düzeni ancak ama ancak dünyanın neresinde olursa olsun emekçi halkların, masumların birleşik mücadelesi ve uluslararası dayanışması çözüme kavuşturacaktır" sözlerini kullandı.

'EŞBAŞKANLIKLA ÖVÜNENLER SORUMLULUĞUNU UNUTTURAMAZ'

Dünyanın her yerinde Filistin halkına dayanışma gösteren bütün halkları Trabzon Meydanı'ndan selamladıklarını dile getiren İkinci, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu meselede bizim çok ama çok çıkarmamız gereken dersler var. Biz bu coğrafyada ulusal bağımsızlık mücadelesi vererek bu toprakları emperyalizmden arındırarak cumhuriyeti kurmuş bir ülkenin yurttaşlarıyız. Ancak bugün gelinen noktada bir dönem Büyük Ortadoğu Projesi'nin eşbaşkanlığını üstlenmekle övünenler bugün bu sorumluluklarını unutturmaya çalışıyorlar. Sadece kınama mesajları yayınlayarak, ulusal yas ilan ederek sorumluluklarını görmezden geleceğimizi zannediyorlar.

'SAMİMİYSENİZ ÜSLERİ KAPATIN'

Biz Filistin davasının haklı, meşru bir dava olduğunu, bu direnişin amasız ve fakatsız özgür bağımsız bir Filistin kuruluncaya kadar devam edeceğini söylüyoruz. O yüzden diyoruz ki; Filistin konusunda samimiyetin göstergesi halkın yükselen taleplerine cevap vermektir. Bu talepler İsrail ile askeri anlaşmaların iptal edilmesiyle karşılanabilir. Bu talep İsrail'in güvenliği için kurulduğu iddia edilen Kürecik, İncirlik ve diğer NATO üslerinin kapatılması sağlamakla mümkün olabilir. Bunlar yapılmadığı müddetçe Filistin halkının haklı direnişi karşısında memleket olarak gereğini yaptığımız söylenemez.

Birileri İsrail ile Filistin arasında yaşanan adil olmayan İsrail'in apaçık vahşetini Müslüman-Yahudi savaşı olarak görmek istiyor ve bu şekilde anlatıyor. Ortada Müslüman Yahudi savaşı yok. Öyle olsaydı eğer bugün Ortadoğu'daki Müslüman ülkeler ve Arap Birliği İsrail'in değil Filistin'in yanında yer alırdı. Bir kez daha gördük ki ABD ve diğer emperyalist güçler tarafından teslim alınan bu İslamcı rejimlerin hepsi mesele Filistin olunca İsrail'in yanında yer alıyor. Demek ki ortada Müslüman-Yahudi savaşı değil Filistin halkının haklı savaşı var."