DİYARBAKIR - Dünya Sağlık Örgütü’nün açıkladığı son verilere göre, tüm dünyada Covid-19 toplam vaka sayısı 536 milyona, ölüm sayısı 6.3 milyona ulaştı. Haftalık vaka sayısı 3 milyonu aştı, ölüm sayısı 8 bin civarında. Türkiye’de ise toplam vaka sayısı 15 milyon 180 bin 444 kişi iken, vefat edenlerin sayısı 99 bin kişi olarak açıklandı.

Maske ve mesafe gibi tedbirlerin kalkmasından sonra haziran ayından itibaren Türkiye’de vaka sayıları yeniden artmaya başladı. Onkoloji Uzmanı ve TTB Merkez Konseyi Üyesi Dr. Halis Yerlikaya, pandemi süreci, gelinen aşama ve hangi adımların atılması gerektiği konusunda GazeteDuvar'a açıklamalarda bulundu... 

‘KAMU OTORİTESİNİN YURTTAŞLAR İÇİN HİÇBİR TEDBİRİ YOK’

2020 yılının ocak ayından bu yana Sağlık Bakanlığı ve hükümetin pandemiyi algılar üzerinden yönettiğini ifade eden Yerlikaya, “Tıp ve bilimin gerektirdiği halk sağlığının öncelenmesi gerekirken, siyasi iktidar algılar üzerinden bu süreci yönetti. Sanki pandemi süreci oldu ve bitti algısı yarattılar. Pandemi süreci algılar yerine daha farklı sağlık politikalarıyla yönetilmiş olsaydı belki şuan bu durumda olmayacaktık. Türk Tabipleri Birliği'nin ya da başka sağlık örgütlerinin önerileri dikkate alınsaydı süreç daha sağlıklı ilerlerdi. Toplumun tüm dinamikleri sürece dahil edilmeliydi. Toplumun tüm katmanlarının topyekün bir mücadele perspektifi üzerinden bir araya getirilmesi gerekiyordu” dedi.

Süreç yönetiminin iyi yapılmamasından kaynaklı toplumsal bir bağışıklığın kazanıldığını aktaran Yerlikaya, “İnsanlar öle öle ve büyük bedeller ödeyerek toplumsal bağışıklık kazanıldı. Kamu otoritesinin yurttaşlar için hiçbir tedbiri yok. Toplu taşıma araçlarında, kapalı mekanlarda maske kullanılmasına yönelik hiçbir düzenleme yok” eleştirisinde bulundu.

‘HATIRLATMA DOZU AŞISI YAPILMALI’

Test politikayla ilgili de ciddi sorunlar bulunduğunu vurgulayan Yerlikaya, testlerin geniş toplumsal gruplarda yaygın kullanılmadığını söyledi ve ekledi: “Bildiğimiz hızlı antijen testleri kayda geçmediği için o açıdan da gerçek rakamları bilmiyoruz. Elimizde hali hazırda bir veri yok. Sağlık bakanlığının yayınladığı veriler doğru değildir."

Covid-19 sürecinin önlenmesine yönelik alınan tedbirlerin yanlış olduğunu söyleyen Yerlikaya, şu değerlendirmede bulundu: "22 Nisan 2022’de toplu taşımada maske zorunluluğu, 5 Mayıs 2022 tarihi itibariyle de ameliyat/girişim yapılacak hastalarda işlem öncesi PCR zorunluluğu kaldırıldı. Halen hatırlatma dozu aşısını yapmayan kişiler var. Yapılan aşının 6 ay ya da 1 yıl sonra koruyucu etkisi kayboluyor. Bunun dışında yeni varyantlar için yapılan aşı etkili olmayabiliyor. Hatırlatma dozu aşısı vücuda yeniden hastalığı hatırlatıyor. Böylelikle savunma hücreleri harekete geçiyor. Özelikle onkoloji hastalığı, kronik hastalığı ve yaşı ilerlemiş kişilerin bu hatırlatma dozu aşılarını yapmış olmaları gerekiyor. Onkoloji hastalarında Covid-19 çok ağır seyrediyor. Kanser tedavisi almak zorunda olmayan birçok hastamız çok kolay hastalık sürecini atlatabilecekken maalesef kanser hastaları, kemoterapi alan hastalar hayatlarını kaybediyorlar. Ancak bu vakaları tespit etmemizle ilgili bir sorunumuz var.”

‘POLİTİKALAR MERKEZİ İLLERE GÖRE BELİRLENDİ’

Covid-19’la mücadele konusunda bölgede büyük sıkıntılar yaşandığına değinen Yerlikaya, “Aşı sayıları çok düşüktü. Başlangıçta bu bölgelerde çok ciddi hastalık artışı varken alınması gereken önlemler alınmadı. Politikalar, İstanbul ya da Ankara gibi merkezi yerlere göre belirleniyordu. Bu illere göre tutumlar belirlendi. Sürecin başından beri bölgesel farklılıklar vardı. Bölge illerine göre bazı politikaların değişkenlik göstermesi gerekiyordu. Bölge halkının anlayacağı dilde aşı çalışmalarının yapılması, demokratik kitle örgütlerinin sürecin bir parçası haline getirilmesi gerekiyordu. Bölgesel farklılıkları içerecek politikalar üretilmesi gerekiyor” önerisinde bulundu.

‘SİYASAL İKTİDAR HEDEF GÖSTERİYOR’

Pandemi sürecinde birçok sağlık çalışanın ağır bedeller ödediğine dikkat çeken Yerlikaya, Covid-19’un halen meslek hastalığı olarak görülmediğine dikkat çekti. Pandemi sürecinde sağlık çalışanlarının ‘hakkı ödenmez’ denildiğini hatırlatan Yerlikaya, “Gerçekten de ödenmedi” ifadesini kullandı.

Sağlık alanındaki sıkıntıların çalışanlara yüklendiğini vurgulayan Yerlikaya, “Sağlıkta şiddetin geldiği aşama artık canımıza tak ediyor. Yaşamak ve yaşatmak istiyoruz. Mevcut siyasal iktidarın ‘gidiyorlarsa gitsinler’ söylemi bizi hedef gösteriyor ve bu da şiddeti doğruyor. Bu şiddet süreci pandemide daha da katmerleşti. Ancak mücadelemiz sağlık örgütleriyle devam edecektir" dedi.