Türkiye’yi Avrupa ülkesi olarak görenlerin oranı 2 kat arttı
Kadir Has Üniversitesi tarafından yapılan Türk Dış Politikası Kamuoyu Algıları Araştırması’na göre kamuoyunun yüzde 76,1’i "Mavi Vatan" kavramını hiç duymamış.
DUVAR - Kadir Has Üniversitesi'nin her yıl hazırladığı Türk Dış Politikası Kamuoyu Algıları Araştırması'nın 2021 sonuçları açıklandı. Araştırmanın saha çalışmaları 29 Nisan-21 Mayıs 2021 tarihleri arasında Türkiye’nin nüfus yapısını temsil eden 26 ilde, 18 yaş üstü bin kişiyle yapılan yüz yüze görüşmelerle gerçekleştirildi.
2021 yılı proje çalışma grubu Kadir Has Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden Prof. Dr. Mustafa Aydın’ın koordinasyonunda Prof. Dr. Mitat Çelikpala, Prof. Dr. Sinem Açıkmeşe, Prof. Dr. Serhat Güvenç, Soli Özel, Sabri Deniz Tığlı ile Bahçeşehir Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ebru Canan Sokullu ve Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nden Doç. Dr. Özgehan Şenyuva’dan oluştu.
SOSYAL AĞLARA İLGİ ARTIYOR
Dış politikayla ile ilgili haberleri takip etmek için en çok kullanılan kitle iletişim araçlarının başında yüzde 78,1 ile televizyon geliyor. Bununla beraber sosyal ağlar ve internet haber portallarına olan ilgi de artıyor. Bu mecraların takip edilme oranı yüzde 72,4 olarak belirtiliyor.
‘AK PARTİ VE CHP TABANI DIŞ POLİTİKADA BİRBİRİNE YAKLAŞIYOR’
Araştırmanın en önemli sonuçlarından biri, Türkiye’nin çoğunluk nezdinde bir Avrupa ülkesi olarak tanımlanması. Türkiye’yi bir Avrupa ülkesi olarak görenlerin oranı bir yıl içinde yüzde 21,5’ten yüzde 40,6’ya yükselerek neredeyse iki kat arttı. Oranlara parti bazında bakıldığında ise CHP seçmeninin yüzde 43,3’ü AK Parti seçmenininse yüzde 42’si Türkiye’yi Avrupa ülkesi olarak görüyor. Prof. Dr. Mustafa Aydın, bu ciddi artışın nedenini şöyle yorumluyor: “Biz algı soruyoruz ama aslında burada vatandaşlar mevcut durumla ilgili görüşlerini yansıtıyorlar. Türkiye’nin Avrupa’yla, ABD ile daha çok ilişkiye geçmesi konusunda bir vurgu var bu araştırmada. AKP seçmeni ile CHP seçmeninin dış politikadaki bir çok konuda birbirine yaklaşmış olduklarını tespit ettik. Özellikle batı ile ilişkiler konusunda birbirine yakın duruşları var.”
MAVİ VATAN YAVRU VATANLA KARIŞTIRILIYOR
Araştırmaya katılanların yüzde 76,1’i “Mavi Vatan” kavramını, daha önce hiç duymadığını söylüyor. “Mavi Vatan’ın ne olduğunu açıklar mısınız?” sorusuna verilen cevapların yüzde 13.4’ü KKTC, yüzde 4,3’ü deniz yetki alanları, yüzde 4.0’ü ise Akdeniz oldu.
Prof. Dr. Mustafa Aydın’a göre bu durum araştırmanın en şaşırtıcı sonuçlarından. Aydın, “Basının çok üzerine gittiği konuların halka o düzeyde yansımadığını görmek gerekiyor” yorumunu yapıyor.
CUMHURBAŞKANININ DIŞ POLİTİKAYA ETKİDE BULUNMA ORANI DÜŞTÜ
Bu seneki sonuçlara göre cumhurbaşkanın dış politika yapım sürecine etkisi azaldı. “Sizce Türkiye’de dış politikanın yapım sürecine en çok hangi kişiler etkide bulunuyor?” sorusuna Cumhurbaşkanı yanıtını verenlerin sayısı yüzde 69’dan yüzde 59’a düştü. Öte yandan aynı soruya verilen Dışişleri Bakanı yanıtı yüzde 44,5’ten yüzde 47,5’e; Mit Başkanı yanıtı ise yüzde 10’dan yüzde 29.9’a yükseldi.
“Türkiye dış politikasını yürütürken hangi ülkelerle işbirliği yapmalı?” sorusuna verilen cevaplar, ilginç sonuçları ortaya koydu. Halkın çoğunluğu, 2017 yılından beri Türkiye’nin Türki Cumhuriyetler ile işbirliği yapması gerektiğini düşünüyordu. Ancak bu oran bu sene çarpıcı bir biçimde yüzde 30.2’den yüzde 20.7’ye geriledi. Araştırmaya katılanların yüzde 31,4’ü ABD, yüzde 27,8’i Rusya Federasyonu ve yüzde 23,4’ü AB ülkeleri ile işbirliği yapılmalı yanıtını verdi.
Katılımcılara, dış politikanın önemli gündem maddelerinden biri olan Çin’in Uygur politikası da soruldu. Kamuoyunun yüzde 31,8’i ikili ekonomik ilişkileri riske atma pahasına olsa dahi Türkiye’nin, Çin’in Uygur Türkleri ile ilgili politikasında aktif bir rol oynaması gerektiğini belirtti. Bu soruya yanıt verenlerin yüzde 34,9’u AK Parti, yüzde 32,3’ü ise MHP seçmenleri arasında yer alıyor.
AB ÜYELİĞİNİ EN ÇOK İYİ PARTİ DESTEKLİYOR
Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne (AB) üye olmasını destekleyenlerin oranı geçen yıla göre yüzde 12 arttı. Araştırmaya göre AK Parti, CHP, MHP, İYİ Parti ve HDP seçmenlerinin yarısından fazlası AB üyeliğini destekliyor. Parti bazlı durum değerlendirmesinde dikkat çeken en önemli ayrıntı ise yüzde 74. 4’le en çok İYİ Parti seçmeninin olumlu görüş bildirmesi oldu.
Katılımcıların yüzde 44’ü Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AHİM) kararlarının Türkiye’de uygulanması gerektiğini savunuyor. Parti bazında AİHM kararlarının uygulanması gerektiğini düşünen kişiler İYİ Parti seçmenleri arasında yoğunlaşıyor.
KAMUOYUNUN YARISINDAN FAZLASI İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NİN FESHİNE KARŞI
Kamuoyunun yarısından fazlası İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesini onaylamıyor. Bu kesim içinde İYİ Parti seçmenleri yüzde 67,4 ile ilk sırada geliyor. Bahçeşehir Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ebru Canan Sokullu’ya göre araştırmanın en fazla çalışılması gereken gruplarından biri İYİ Parti seçmeni: “Bütün kırılımlarda çok daha kozmopolit, normalleşmeyi en fazla destekleyen bir vatandaşlık gibi geliyor karşımıza. Ama baktığınız zaman burada İYİ Parti’nin siyasal söylemiyle çok örtüşmeyen bir şey var.”
KENDİNİ MUHAFAZAKAR OLARAK TANIMLAYANLAR AZALIYOR
Araştırmaya göre kendini muhafazakâr ve siyasal islamcı olarak tanımlayanların sayısı azalıyor. Bu oran 2017 yılında yüzde 37,4 iken bu sene yüzde 27’ye düştü. Öte yandan kendini milliyetçi olarak tanımlayanların sayısı artıyor. Prof. Dr. Mustafa Aydın, bu eğilimlerin iç siyasetin yapılanması açısından önemli unsurlar olduğunu belirtiyor.