Türkan Şoray: Mithat Alam Film Merkezi, önemli bir hazine
Mithat Alam Film Merkezi yöneticileri Zeynep Ünal ve Elif Ergezen'in görevlerine son verilmesinin ardından Türkan Şoray, Tayfun Pirselimoğlu, Ekin Koç ve Yamaç Okur'la merkezin önemini konuştuk.
DUVAR - Boğaziçi Üniversitesi ikinci Kayyım Rektörü Prof. Dr. Naci İnci, bu hafta başında 'Boğaziçi Üniversitesi Mithat Alam Film Merkezi' yöneticilerinden Zeynep Ünal ve Elif Ergezen'in görevine son verdi. 12 Ağustos Cuma günü sosyal medya hesabından paylaşım yapan Zeynep Ünal, görevliler tarafından kampüse girişlerinin de engellendiğini duyurdu.
Oyuncu Türkan Şoray, yönetmen Tayfun Pirselimoğlu, film yapımcısı Yamaç Okur, oyuncu Ekin Koç ile Mithat Alam Film Merkezi'nin önemini ve sinema endüstrisine katkılarını konuştuk.
MİTHAT ALAM FİLM MERKEZİ'NİN ÖNEMİ NEDİR?
Mithat Alam Film Merkezi'nin kendisi için özel bir yer tuttuğunu söyleyen yönetmen Tayfun Pirselimoğlu, "Mithat Alam Film Merkezi, sinemamızın geçmişi ve geleceği adına yaptıklarıyla alakalı bir örneğine daha sahip olmadığımız bir kurum. Bu kuruma minnet duyuyoruz; bu minnettarlığımızın ardında yatan son derece geniş bir görsel hafıza oluşturmak için yaptıklarından, sinema sanatına ilgi duyanlara bir vizyon ve yol oluşturmaya, onlara çeşitli olanaklar sunmaya kadar uzanan sayısız neden var. Bunların da ötesinde Mithat Alam gibi sinema adına çok şey borçlu olduğumuz, çok kıymetli bir 'sinefilin' bu memlekete bıraktığı bir sinema abidesi olarak benim için özel bir yer de tutuyor" diye konuştu.
Sanatçı Türkan Şoray, Mithat Alam Film Merkezi'nin önemine ilişkin, "Mithat Alam Film Merkezi, bir sinema tutkunu ve dostum Mithat Alam'ın kurduğu çok değerli bir okul. Sinemayla biraz haşır neşir olanların muhakkak yollarının düştüğü önemli bir miras. Yönetmeninden oyuncusuna, yapımcısından sinema yazarına yalnız geleceğin sinemacılarını yetiştirmekle kalmıyor, aynı zamanda gerçekleştirdikleri Görsel Hafıza Projesi ile de sinemamıza emek vermiş ustalarla yaptıkları söyleşilerle sinemamızın belleğini oluşturuyor. Bir oyuncu ve yönetmen olarak film arşivi de sıkça başvurduğum önemli bir kaynak. Sinema Söyleşileri kitabını da her yıl takip edip, önemli bir hazine olarak görüyorum" dedi.
Film yapımcısı Yamaç Okur da, "Mithat Bey’in deyişiyle öğrenciler için öğrencilerle birlikte sinema üretilen bir yerdir Film Merkezi. Rahmetli Tuncel Kurtiz ne kadar güzel özetlemiş: 'Mithat Alam Film Merkezi yaptığı çalışmalarla, geçmişle bugün ve bugünle gelecek arasında, harikulade köprüler kurmuştur, bu köprülerden geçenler ve geçeceklere ne mutlu'" ifadelerini kullandı.
'TÜRKİYE'NİN EN SEÇKİN FİLM KOLEKSİYONU MERKEZ'DE BULUNUYOR'
Oyuncu Ekin Koç ise şu ifadeleri kullandı:
"Mithat Alam Film Merkezi, uzun yıllardır sinemaya dair her şeyin konuşulup tartışıldığı, bütün sinema meraklılarının ve tutkunlarının adeta mabedi haline gelmiş; ülkemizde sinema sektörüne çok önemli sanatçılar ve sektör emekçileri kazandırmış, belki de bugüne kadar ülkemizde sinema sanatı adına yapılmış en önemli atılımlardan biridir. Günümüzde uluslararası mecralarda göğsümüzü kabartan pek çok ismin, öğrencilik yıllarında bir araya gelerek fikirlerini paylaştığı, dünyadan örnekler seyredip, kendi kişisel hikayelerini anlatma cesaretini ve yöntemlerini bulduğu bir yuvadır, merkezdir. Bununla da kalmaz, aynı zamanda yıllara yayılan bu fikirler ve ürünler bütününün hafızasıdır. Muhtemelen Türkiye’deki en nadide, en seçkin film koleksiyonu merkezde bulunmaktadır ve herkese açıktır. Günümüzün teknolojik imkanlarını kullanarak dahi oradaki pek çok filme ulaşmak neredeyse imkansızdır. Mithat Alam, bir kültür oluşturmayı başarmış, genç sanatçılara kendini gerçekleştirme umudunu aşılamış ve pek çok insana ilham kaynağı olmuştur."
MİTHAT ALAM FİLM MERKEZİ'NİN SİNEMA ENDÜSTRİSİNE KATKILARI NELER?
Mithat Alam Film Merkezi'nin sinema endüstrisine katkılarını anlatan Tayfun Pirselimoğlu, "Film Merkezi'nin İstanbul Film Festivali’nin paltosundan çıkan bir dönemin yönetmenlerinde olduğu gibi bir kuşağı da etkilemiş ve eğitmiş olduğundan kuşku duymuyorum. Onun 'tedrisinden' geçip sinemanın çeşitli bölümlerinde çalışmaya başlayan, üzerine kalem oynatan birçok kıymetli ismi barındırdığını, en az bunun kadar önemli şekilde -sinemamız adına gerçekten ihtiyaç duyduğumuz- donanımlı bir seyirci kitlesi yarattığını biliyoruz. Bu anlamıyla da benzersiz bir okul olduğunu söylemek pek de yanlış olmaz" dedi.
Türkiye’de sinemaya dair her alanda Mithat Alam Film Merkezi’nin izi olduğunu belirten Ekin Koç, "Nuri Bilge Ceylan, Seyfi Teoman, Derviş Zaim, Emin Alper, Pelin Esmer gibi çok önemli yönetmenler, Altyazı gibi yıllardır nitelikli içerik üretmeyi başaran yazarlarla dolu bir yayın, Türkiye’nin belki de en büyük sinema filmi arşivi, sektöre kazandırılan pek çok editör, görüntü yönetmeni, sanat yönetmeni… Kısacası Türkiye’de sinemaya dair her alanda Mithat Alam Film Merkezi’nin izini bulabilirsiniz. Hala yetişmekte olan pek çok genç de cabası" ifadelerini kullandı.
"Mithat Alam Film Merkezi’nin arşivi hem yabancı hem de yerli filmler açısından dünyadaki en zengin film arşivlerinden biridir" diyen Yamaç Okur, şöyle konuştu:
Mithat Alam Film Merkezi’nde yetişen, kendini geliştiren birçok önemli yönetmenimiz, sinema yazarımız, sinemacılarımız var. Film Merkezi, öğrencilerin kendileri keşfetmesine önayak olan, sinema kültürünü geliştiren, sadece Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerine değil tüm öğrencilere hizmet veren bir mekandır. Mithat Alam Film Merkezi’nin arşivi hem yabancı hem de yerli filmler açısından dünyadaki en zengin film arşivlerinden biridir. Türk sinemasına emek veren sinemacılarla gerçekleştirilen sözlü tarih çalışması Görsel Hafıza projesi, Film Merkezi’nin sinema endüstrisine yaptığı en önemli katkılardan biridir. Her yıl yayınlanan 'Sinema Söyleşileri' kitapları, yılın en iyi on kısa filmini bir araya getiren Hisar Kısa Film Seçkileri, söyleşi ve atölyeler ve kısa filmlerle Türk sineması için müthiş bir kaynakça oluşturulmuştur. Nuri Bilge Ceylan’ın fahri doktora konuşmasında da dediği gibi 'Türk sinemasına gerçekten çok sağlam bir akıl, bir mantık, oturaklı bir yapı getirdi Mithat Alam Film Merkezi.'"
MİTHAT ALAM FİLM MERKEZİ'NE NE OLACAK?
Ekin Koç, son haftalarda yaşananların ardından neler olacağına dair, "Bütün bunlar Mithat Alam Film Merkezi’ni ve onun yarattığı kolektif hareketi daha da güçlü kılacak. Nasıl kolay kurulmadıysa yıkılması da kolay olmayacak. Merkez bir binadan ibaret değildir. Bugün işgal edilip yıkılsa dahi, yarın yenisi inşa edildiği zaman çok daha güçlü küllerinden doğar. İnsanların içindeki yaratma istencini öldüremezsiniz, ancak meydan okuyabilirsiniz" dedi.
Türkan Şoray, Mithat Alam Film Merkezi'nin mirasına sahip çıkılması gerektiğini vurgulayarak, "Geçtiğimiz hafta Merkez'in iki yöneticisinin işten çıkarılma haberini endişeyle takip ettim. Mithat Alam'ın ölümünden sonra Film Merkezi'ne çok emek verdiklerini biliyorum. Umarım bu hasarın giderilmesi yönünde gereken çabalar gösterilir ve bu mirasa sahip çıkılır" ifadelerini kullandı.
Tayfun Pirselimoğlu da, "Merkezle alakalı gelinen nokta derin bir vahameti işaret ediyor. Bu gidişat sonraki aşamalarla alakalı derin kuşkular duymamamıza neden olacak ölçüde sıkıntılı. Kötü yazılmış bir senaryo ile karşı karşıya kalmadığımızı, yapılan yanlışlardan dönülerek bu kıymetli kuruma daha fazla zarar verilmemesi yönündeki taleplerin karşılık görmesini, bu seferliğine filmin mutlu bir sonla bitmesini ummak istiyoruz" diye konuştu.
'MİTHAT ALAM FİLM MERKEZİ'NE SAHİP ÇIKMAYA DEVAM EDİLECEK'
Yamaç Okur, "Boğaziçi Üniversitesi’ndeki 150 yılı aşkın bir süredir devam eden demokratik ortam, kültürel çeşitlilik, özgür düşünce darbe zamanlarında bile bu kadar zedelenmemişti. Film Merkezi’nin kurucusu Mithat Alam’ın Merkez’i emanet ettiği Zeynep Ünal ve Elif Ergezen, Rektör tarafından türlü bahaneler gösterilerek görevden alınmıştır. Mevcut rektörün, üniversitenin tüm gelenekleri dışında göreve seçimle gelmeyen, hocaların büyük bir çoğunluğu tarafından tanınmayan ve sürekli protesto edilen, atanmış kayyum bir idareci olduğu unutulmamalıdır" ifadelerini kullandı.
Zeynep Ünal ve Elif Ergezen'in görevden alınmalarında Film Merkezi'nin etkinlik sayılarının düşmesinin de gerekçe gösterildiğini söyleyen Okur, "Film Merkezi’nin yöneticilerinin görevden alınma gerekçelerinde Merkez’in son yıllarda etkinlik sayılarının düşmesi de bahaneler arasında yer almıştır. Halbuki Film Merkezi bu dönemde faaliyetlerine arttırarak devam etmiştir. Kısa film çalışma grubunda sadece bu öğretim yılında öğrenciler tarafından 50’ye yakın kısa film üretilmiş, yaz aylarında bile film gösterimleri, atölye çalışmaları devam etmiştir. Sokağa çıkma yasaklarının olduğu, üniversitelerin uzun süreli kapalı olduğu pandemi döneminde bile, Film Merkezi öğrencileriyle projeler üretmeye devam etmiş, Görsel Hafıza projesi ve Hisar Kısa Film Seçkisi dijital ortama taşınmış ve tüm sinemaseverlerin yararlanması sağlanmıştır. Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri, akademisyenleri, mezunları, sinemaseverler ve Türk sinemasının önemli isimleri Mithat Alam Film Merkez’ine kurulduğu günden bu yana sahip çıkmışlardır ve çıkmaya devam edeceklerdir" diye konuştu.