Türkiye Çevre Ajansı: Nepotizmin yeni merkezi
Ulusal ölçekte depozito yönetim sistemi kurulması, işletilmesi için kurulacak Türkiye Çevre Ajansı’nın yapısı tartışma konusu. CHP, “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı`na rakip hatta paralel bir bakanlık” derken HDP, ajansın bağış alma yetkisini “Çevre gibi büyük rant ve doğal yıkımların yaşandığı bir alanda 'rüşvet benzeri bağışların' yapılmasına yol açar” diyerek eleştirdi. İYİ Parti de ajansın “siyasi kadrolaşma ve nepotizmin yeni bir merkezi” olabileceği endişesini dile getirdi.
ANKARA – AK Parti’nin depozito yönetimi ve işletilmesi için Türkiye Çevre Ajansı kurulması başta olmak üzere elektrikli scooter kullanımıyla ilgili kurallar getiren, yerel yönetimlere bisiklet yolları, elektrikli şarj istasyonları yapma görevi veren ve atık su altyapı yönetimlerinin kurulabilmesi gibi düzenlemeler içeren teklif Meclis Çevre Komisyonu'nda görüşülerek kabul edildi.
Depozito uygulamasını zorunlu hale getirecek, çevreyi kirletenlere cezayı artıracak teklif özellikle kurulmak istenen Türkiye Çevre Ajansı’nın yetki görev ve organlarının seçimiyle ilgili tartışma konusu oldu. Gelecek hafta Meclis Genel Kurulu’ndan görüşülmesi beklenen teklife CHP, HDP ve İYİ Parti muhalefet şerhi düştü.
'BAKANLIĞA PARALEL YAPI KURULUYOR'
CHP’nin muhalefet şerhinde teklifin görüşmelerine çevre, ekoloji örgütlerinin katılımının sınırlı tutulması eleştirildi. Şerhte en büyük eleştiri Türkiye Çevre Ajansı'nın yapısına yöneltildi. Çevre kirliliğini önlemek, ulusal ölçekte depozito yönetim sistemi kurulması, işletilmesine yönelik faaliyetlerde bulunmak amacıyla kurulan ajans için “Sorumluluk almadan fazlaca yetki, kadro ve bütçe alan, mali muafiyetleri olan, denetim yetkisi ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na rakip hatta paralel bir bakanlık olan, ama kendisi iç ve dış denetimden muaf olan yeni bir kamu kurumu kurulmaktadır” denildi. Ayrıca Ajans organlarının bilimsel ve objektif kriterlere göre değil siyasi saiklerle belirlenecek olması, organ ve birimlerin nasıl denetleneceğinin belli olmaması ve kendi bütçesi, mali muafiyetleri ve denetim yetkisi ile Bakanlığa rakip olacak bir yapı kurulduğu iddia edildi.
KAMU TÜZEL KİŞİSİ DEĞİL ŞİRKET
Teklife göre ajans yönetiminde yerel yönetimlere yer verilmeyecek. Kamu İhale Kanunu’ndan bağışık olarak işletme faaliyetlerini özel sektöre ihalesiz bir şekilde verebilecek. CHP şerhinde her ne kadar yasa itibariyle “Kamu Tüzel Kişisi” olarak düzenlense de ajansın, faaliyet görme biçimiyle şirket görüntüsünde ve muafiyetleriyle bir rant paylaşım sistemi olacağı ifade edildi. Ayrıca şerhte yasal engel olmamasına karşın belediyelerin Covid-19 pandemisinde bağış toplamasına yasak getirildiğine dikkat çekildi, “Belediyelerin zorluk yaşayan yurttaşlar için topladığı bağışlara el konulurken burada ajansa bağış yetkisi verilmesi işin siyasi boyutunu göstermektedir” denildi.
'PARTİZAN DÜZENLEME'
Teklifle belediyelerin otoparklardan elde ettikleri gelirlerin büyükşehir belediyesine aktarılması kuralı kaldırılıyor. İlçe belediyeleri otopark gelirlerini bölge otoparkı için gerekli arsa alımları ile inşasında kullanacak. CHP şerhinde eski düzenlemenin İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyeleri’nin AK Partili başkanlar tarafından yönetildiği 2012 yılında yine AK Parti tarafından yapıldığı hatırlatıldı, “İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyeleri’nin CHP’de, bu şehirlerdeki ilçe belediyelerinin büyük kısmının AKP’de olduğu bir devrede söz konusu edilen bu yeni teklif metni, önemli bir gelir kalemi olan otopark gelirlerinin büyükşehir belediyelerinden ilçe belediyelerine aktarılmasını sağlamaya yöneliktir. Bu partizan teklif metni, büyükşehirlerin bütününü ilgilendiren bir gelir kalemi açısından büyükşehir kapsamındaki belediyeler arası hizmet ilişkileri ve koordinasyon gereklerine aykırı bir gelir yönlendirmesi yapmaktadır ve Anayasa’nın yerinden yönetim ilkesine uyumlu değildir” denildi.
BAKANLIK YAPAMAZKEN AJANS NASIL YAPACAK?
Çevre Komisyonu’nun HDP’li üyeleri de teklife muhalefet şerhi düştü. Şerhte Türkiye ile ilgili, “Çöp ithal eden ülke”, “Plastik atıkların gönderildiği ülke” haberleri yapılırken söz konusu teklifle nasıl denetleneceği belirsiz bir ajansa, kamusal olmayan bir yaklaşımla yetki devri yapıldığı belirtildi. Binlerce çalışanı olan bakanlığın gerçekleştiremediği “geri dönüşüm işlerinin” sınırlı sayıda çalışanı belirlenen bir ajans denetiminde gerçekleştirilmesinin gerçekçi olmadığı belirtilen şerhte 7 yönetim kurulu üyesi, 11 danışma kurulu üyesi, 1 başkan ve 2 yardımcısı şeklinde oluşan yönetimin ücretlerinin 15 bin ile 30 bin lira arasında olmasının adil olmayacağı ifade edildi.
'RÜŞVET BENZERİ BAĞIŞ RİSKİ'
Kurulan ajanın bağış toplama yetkisi olacak. HDP şerhinde “Çevre gibi büyük rant ve doğal yıkımların yaşandığı bir alanda “bağış müessesinin” düzenlenmesi “rüşvet benzeri bağışların” yapılmasına yol açacaktır. Başkent Gaz’ın Kızılay’a yaptığı bağış benzeri vakaların çevre alanında yaşanmaması mümkün değildir” denildi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın kamu kurumu olarak üstlenmesi gereken sorumluluğu “özel bir” yapı ile faaliyette bulunan ajansa bırakmasının en büyük yanlış olduğu belirtilen şerhte, ayrıca ajansın depozito, geri dönüşüm faaliyetlerini taşeron şirketler eliyle yapacak olması eleştirildi. Şerhte, “Ortada ciddi bir kâr olduğu açıktır. Burada oluşturulan “kâr amacı güden” işletme kuruluşu tarif edilmektedir. Ekolojinin korunması amacıyla yıllarıdır mücadelesi veren sivil toplum kuruluşları ve yerel yönetimlerin katılımına kapalı olarak kurgulanan bu özel oluşum çevreyi korumak amacıyla değil iktidar için yeni “yüksek ücretli” bir kadrolaşma alanı olarak kurgulanmıştır” denildi.
'PARALEL BAKANLIK YETKİSİ YOZLAŞMAYA YOL AÇAR'
İYİ Parti de teklife muhalefet şerhi düştü. Kurulmak istenen Türkiye Çevre Ajansı’nın “Kamu tüzel kişiliği haiz fakat özel hukuk hükümlerine tabi şekilde kurulmak” ve Kamu İhale Kanunu kapsamının dışında bırakılmak istenmesi eleştirildi. Şerhte, “Dünya örneklerine baktığımızda depozito iade sistemlerini yürüten yapıların merkeziyetçi yapılar olduğu görülmektedir. Bu anlamda Türkiye Çevre Ajansı'nın merkeziyetçi bir şekilde konumlanması isabetlidir. Ancak denetimden yoksun bir merkeziyetçilik ve paralel bakanlık yetkilendirmeleri söz konusu kurumda zaman içerisinde yozlaşmaya sebep olacak niteliktedir” uyarısı yapıldı.
'SİYASİ KADROLAŞMANIN YENİ MERKEZİ'
Teklifte ajansın 7 kişilik yönetim kurulu ve 11 kişilik danışma kurulu üyelerinin 3 yıllığına atanacağı belirtilirken bunların alt-üst yaş sınırı ve eğitim şartları düzenlenmiyor. İYİ Parti şerhinde, “Böylesine büyük bir kurumun kuruluşunda söz konusu nitelik ve ölçütlerin belirlenmemiş olması önümüzdeki dönemde kurumun siyasi kadrolaşmanın ve nepotizmin yeni bir merkezi olacağına yönelik endişeler doğurmaktadır” denildi. Ayrıca ajansın Kamu İhale Kanunu'na tabi kılınmamasının yolsuzluk, kayırmacılık, kamu kaynaklarının keyfi ve verimsiz kullanımı gibi bir dizi soruna neden olacağı uyarısı yapıldı.