Edirne Roman Eğitim Gönüllüleri Derneği Başkanı Turan Şallı: Roman Açılımı söylemde kaldı
Yerel seçim öncesi siyasetçilerin kendilerinden bir kez daha oy isteyeceklerini hatırlatan Edirne Roman Eğitim Gönüllüleri Derneği Başkanı Turan Şallı, Romanların en önemli sorunları olan yoksulluğun ve sosyal entegrasyon probleminin, açılımdan bu yana çözülmediğini söyledi. Şallı, "Toplumsal açıdan gelişmeyi sağlayacak hiçbir somut adımı Romanlar 9 yıldır göremedi" dedi.
ANKARA - AK Parti hükümeti tarafından Aralık 2009'da Türkiye'nin 36 farklı ilinden katılan ve 5 federasyon ile 80 derneği temsil eden 120 kişinin katılımıyla Roman Çalıştayı düzenlendi. Çalıştayın ardından 43 sorun ve talebi içeren bir de rapor hazırlandı. Kamuoyunun gündemine "Roman Açılımı" adıyla gelen bu adımın üzerinden 9 yıl geçti. Peki Romanlar bu zaman zarfında sorunlarına çare bulabildi mi?
Edirne Roman Eğitim Gönüllüleri Derneği Başkanı Turan Şallı, geçen 9 yıla rağmen Romanların sorunlarının çözülemediğini belirterek, "Roman açılımı söylemde kaldı" dedi. Bazı Roman derneği temsilcilerinin, "Açılımdan sonra rahatça Romanım diyebiliyorum" söylemini eleştiren Turan Şallı tepkisini, "Tamam da kardeşim hayatında ne değişti be!" sözleriyle dile getirdi.
'ROMANLAR 9 YILDIR SOMUT ADIM GÖREMEDİ'
"Roman Açılımı"nın sosyal ve ekonomik bir değer katmadığını belirten Turan Şallı, şunları söyledi:
"Toplum Romanların varlığını hissetti ama bu Romanlara sosyal ve ekonomik bir artı değer katmadı. Toplumsal açıdan gelişmeyi sağlayacak hiçbir somut adımı Romanlar 9 yıldır göremedi. Bu siyasetçilerin işine yaradı. Bizim, bu memlekette yaşayıp da 'Biz de Romanız' demeye ihtiyacımız yok. Bunu kimlik bazında dillendirmenin anlamı da yok. Evet biz bu toplumun bireyiyiz, bu toprakların bin yıllık kadim dostuyuz. Bu durum siyasi söylem haline getirildi. Romanlar sadece işi ve aşı olsun istiyor, diğer bireylerle beraber olmak istiyor. Biz toplumsal birlikteliğin içerisinde, eşitlik düşüncesi içerisinde hareket ediyoruz."
'SOSYAL ENTEGRASYON HİÇ TARTIŞILMADI'
Romanların yüzlerce sorunu olduğunu belirten Şallı, "Romanların yüzlerce sorunu hemen çözülebilecek durumda değil. En başında yüz yılların verdiği bir ön yargı var. Eğitimde yokuz, istihdamda yetersiziz. Sağlık, barınma konularında görünmeziz. Buna benzer birçok sosyal ayrımcılığı en derinden hisseden kesimlerdeniz biz. Bugün hâlâ Avrupa Birliği kendi coğrafyasında yaşayan Romanlarla sorun yaşıyor örneğin" dedi.
Sosyal entegrasyon sorununun konuşulmadığını dile getiren Turan Şallı, "Türkiye'de sosyal entegrasyon hiçbir şekilde tartışılmadı. Bunu herkes göz ardı etti ve etmeye de devam ediyor. Romanların sosyal entegrasyonunun tartışılması gerekiyor. Hükümet yetkilileri de 500 dernek de Romanlardan söz ediyor ama sosyal entegrasyonu kimse konuşmuyor. Biz bunu da tartışalım istiyoruz" diye konuştu.
'ROMANLARIN YOKLUĞU VE YOKSULLUĞU ÜZERİNDEN SİYASET YAPILIYOR'
Türkiye'de bugün 500'e yakın Roman derneğinin olduğunu söyleyen Şallı, dernekleri de eleştirdi. Derneklerin çoğunluğunu "siyasetin arka bahçesi" olarak nitelendiren Şallı, şöyle devam etti:
"Sayısı 500'e yaklaşan Roman derneklerinin bir çoğu siyasetin arka bahçesi konumunda. 'Roman Açılımı oldu, biz kendi kimliğimizi bildik. Eskiden Roman olduğumuzu söyleyemezdik, şu an Roman olduğumuzu daha rahat bir şekilde ifade ediyoruz' diyorlar. Tamam da kardeşim hayatında ne değişti be? Maalesef birçoğunun, Romanların sosyal sorunlarının çözümü noktasında değil siyasi partilerin arka bahçesi konumunda, Romanların hak temelli taleplerini görmezden gelerek sadece kişisel menfaatler içerisinde olduklarını düşünüyorum. Siyasi iktidarın tarafında yer edinerek milletvekili ya da yerel yönetimde olma yönünde çalışmalar yürütmelerinden oldukça rahatsızım. Romanların yokluğu ve yoksulluğu üzerinden siyaset yapılıyor. Birileri bir yerlere gelecek ama benim gariban Roman vatandaşım hâlâ çadırlarında yoksullukla mücadele edecek. Bunun yanlış bir politika olduğunu düşünüyorum."
'YOKSULLUĞU ÖNLEMEK YERİNE YARDIM DAĞITILIYOR'
Yakın süreçte yapılacak yerel seçimlerde yine Romanların kapılarının çalınacağını ve oy isteneceğini hatırlatan Şallı, "Romanlar yerel yönetimlerden ne bekliyor?" sorusuna ise şu yanıtı verdi:
"Romanların yaşadıkları yerlerde çok ciddi alt yapı sorunları var. Kentsel dönüşüm nedeniyle evlerinden olan insanlar var. Bunların yanlarında sosyal ihtiyaçları var. Romanların en büyük sıkıntılarından birisi de yoksullukla mücadele. Ancak bu insanlar bir şekilde bir şeylere alıştırılmış. Hükümetin sosyal politikaları kendine göre siyasi bir mekanizmayla hareket ediyor. Romanların birçoğu sosyal yardımlarla hayatını idame ettirmeye çalışıyor. Devlet burada Romanların yoksulluğunu önlemekten ziyade yardım politikalarıyla işini götürüyor. Bunun da yanlış olduğunu düşünüyorum. Gariban, eğitimsiz ve alıştırılmış bir toplumdan söz ediyoruz. İnsanlara soruyorum, 'Kocam hapiste, anama bakım parası alıyorum ben hükümetten memnunum' diyor. Yoksulluk kültürü içerisinde yetiştirilmiş, bezenmiş bir toplum var. Sosyal gerçekliğin içerisinde duvarın arkasında kalan Çingeneler var."