Sofi İsmet: Zalim zulmeder, haklı haksız ayırmaz

Üstünde siyah şalvarı, bembeyaz gömleği, siyah yeleği, omzuna attığı puşisi, kafasında yeşil takkesi ve elinde bastonuyla karşımda duruyordu. Artık yaşından dolayı gücü yetmediği için Newroz’a gelemiyormuş meğer. Ama gizli tanık ifadeleriyle 15 aydır tutuklu bulunan Silvan Mücadele Gazetesi imtiyaz sahibi ve muhabiri Ferhat Parlak’ın duruşmasına katılabilmek için gücünü toplayıp Diyarbakır Adliyesi’ne gelmiş. Ferhat’a yaşatılan haksız ve hukuksuz uygulama tekrar evinden çıkartmış onu. İsmet Hillez’di adı, Sofi İsmet diyorlardı ona.

Google Haberlere Abone ol

Bircan Değirmenci

Onunla her yıl 21 Mart günü Diyarbakır’daki Newroz alanında mutlaka karşılaşırdım. Sabahın erken saatinde güzel ve temiz kıyafetlerini giyip, bastonunu eline alarak, yaşadığı Silvan ilçesinden Diyarbakır’a doğru yollara düşerdi, binlerce kişiyle birlikte Newroz’u kutlamak için. İnsanlar henüz alanı doldurmamışken o herkesten önce sahnenin kurulduğu platformun altındaki yerini alır, müziğin ritmine kapılarak, yaşının rağmına dinamik hareketlerle tek başına halay çekerdi. Onu her gördüğümde neyse ki ‘bu yıl da hayatta’ diyerek şükrederdim. O adeta Amed Newrozu’nun sembolüydü.

Lakin son 4 yıldır göremiyordum artık. İçime korku düşmüştü, ya artık yaşamıyorsa, diye. Aklıma geldikçe kovaladığım bir duyguydu bu. Dün onu adliyede görünce gözlerime inanamadım. Üzerinde siyah şalvarı, bembeyaz gömleği, siyah yeleği, omzuna attığı puşisi, kafasında yeşil takkesi ve elinde bastonuyla karşımda duruyordu. Artık yaşından dolayı gücü yetmediği için Newroz’a gelemiyormuş meğer. Ama gizli tanık ifadeleriyle 15 aydır tutuklu bulunan Silvan Mücadele Gazetesi imtiyaz sahibi ve muhabiri Ferhat Parlak’ın duruşmasına katılabilmek için gücünü toplayıp Diyarbakır Adliyesi’ne gelmiş. Ferhat’a yaşatılan haksız ve hukuksuz uygulama tekrar evinden çıkartmış onu. İsmet Hillez’di adı, Sofi İsmet diyorlardı ona.

.

Yaşını sorduğumda “70 den biraz fazla” diyor. Yanındakiler gülerek “83 yaşında” diyorlar. Ferhat’ın ailesi, Sofi İsmet’in Ferhat’a dualarıyla uğur getirdiğine inanmış. Sofi İsmet, “Ferhat altın gibi çocuktur. Canım sıkıldıkça onun gazetesinin olduğu büroya gider nefes alırdım. Onun için hep dua ettim” diyor. 15 aydır tutuklu yargılanmasına ise şöyle cevap veriyor: “Kızım, zalım zulmeder. Kim haklı, kim haksız bakmaz.”

Sonra duruşmayı izliyoruz. Ferhat Parlak 4 jandarma eşliğinde getiriliyor. Savunmasını yaparken, Silvan’dan geldikleri için salona geç gelen ailesine bakıyor. Savunmasına ara vererek, annesi Aysun, eşi Sima ve iki küçük kızı Ranya ve Zerya’ya dönerek el sallıyor. Hakimin uyarısıyla savunmasına yeniden devam ediyor. Belgeler var elinde. Gizli tanıkların asılsız beyanlarını reddediyor ve “Ben sadece gazetecilik faaliyetinde bulundum. Gazetecilik suç değildir” deyip duruyor. Savunmasını tamamlayan Parlak, son söz olarak, “iki küçük kızımla kahvaltı yapmayı çok özledim” diyor.

Ardından tutuklu yargılanmasına sebep olan tanıklardan Bilal Cesur’la SEGBİS sistemiyle bağlantı kuruluyor. Daha önce verdiği ve iddianamede yer alan ifadelerin tersini söylüyor ‘açık tanık’ Cesur: “Kendisini tanımam. Sadece fotoğraf çekerken gördüm. Herhangi bir örgütle bağlantısı yok. Hendek olaylarında görmedim” diyor. Mahkeme başkanı bir önceki ifadesiyle olan çelişkiyi soruyor. Cesur yeniden “Ferhat Parlak gazetecidir. Şu an verdiğim beyan doğrudur” diyor. Mahkemeye iki dakika ara veriliyor değerlendirme yapmak için. 15 aydır tutuklu bulunan Ferhat Parlak iki dakikada tahliye ediliyor. Ailesi önce sevinerek birbirlerine sarılıyor ardından gözyaşlarına boğuluyor. Parlak’ın eşi Sima Parlak kucaklıyor bizi, “İftiralarla, sahte beyanlarla tam 15 aydır Ferhat tutuklu. Tek başıma ayakta durmaya çalıştım. Ailemin yanına yerleşmek zorunda kaldım” diyor. Annesi duruşma kapısında bağırıyor: “Darısı diğer mahpusların başına. Allah kimseyi o dar yerde koymasın.”

15 AYDIR TUTUKLUYDU

Ferhat Parlak, Diyarbakır’ın Silvan ilçesindeki evine yapılan polis baskını ile 11 Nisan 2018 günü gözaltına alındı. 3 gün gözaltında kaldıktan sonra savcılık işlemlerinin ardından tutuklama talebiyle sulh ceza hâkimliğine sevk edildi.

Mahkeme, Parlak’ın gizli tanık ifadelerine dayanarak “örgüt üyesi olmak” suçlamasıyla tutuklanmasına karar verdi. Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi’ne gönderilen Parlak, gazetecilik faaliyetinden dolayı tutuklandığını ifade ederek, “Bölgede gazetecilik yapmak suç haline getiriliyor. Ben bu suçu kabul etmiyorum. Her şeye rağmen moralim iyi” demişti. O tarihten bu yana 450 gün geçti. Ferhat Parlak 8 Temmuz günü Diyarbakır 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıktı. İlk duruşmasında tahliye edilen Parlak’ın bir sonraki duruşması 6 Kasım’a ertelendi. (DUVAR)