Üniversite sınavına hazırlanan öğrencilerden baraj tepkisi: Diplomalı işsiz sayısı artacak

Özlem Kara

İZMİR - Geçtiğimiz hafta Yükseköğretim Kurulu (YÖK), Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nda (YKS) önlisans ve lisans programlarınınım tercihte uygulanan baraj puanlarını kaldırdığını açıkladı. Bu uygulamaya göre, 0,5 veya daha fazla ham puan almış öğrenciler tercih yapacak.

Üniversite sınavına hazırlanan öğrenciler, YÖK’ün bu köklü değişimine tepki gösterirken yetkililerin, kendi hayatlarını etkileyecek bir karar verilirken kendilerine danışmalarını talep etti. Üniversite sınavına hazırlanan Buse Bahçıvanoğlu, "Sevgili yöneticilerimiz ekran karşısında bizleri çok önemsediğini, gençlerin ülkenin geleceği olduğunu söylüyorlar. Ama keşke bizim gözümüzden kendilerini bizim yerimize koysalar. Çünkü bu gidişle hiç parlak bir üniversite mezunları olacağı gözükmüyor” ifadelerini kullandı.

Öte yandan konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Eğitim Sen İzmir 1 No'lu Şube Başkanı Necip Vardal, baraj puanlarının kalkmasının ülkedeki eğitimin piyasalaşmasındaki gelmiş olduğu nokta olarak değerlendirdi.

'NİTELİKSİZ OKUR YAZAR ORANI ARTACAK'

Eğitim Fakültesi Sınıf öğretmenliği bölümüne hazırlanan 19 yaşındaki Büşra Bahçıvanoğlu, Yükseköğretim Kurumları Sınavı’ndaki (YKS) baraj puanlarının kaldırılmasının adaletli olmadığını vurgulayarak, “Önüne gelenin üniversite mezunu olması gelişmişlik düzeyini her ne kadar yükseltiyor gibi gözükse de niteliksiz okur yazar oranının artmasını dışında bir katkısı yok” dedi.

Mezuna kaldığını dile getiren Bahçıvanoğlu, baraj puanlarının kaldırılmasının psikolojisini etkilediğini, YÖK’nun dönem ortasında binlerce öğrencinin hayatını etkileyen bir sınav için vermiş olduğu kararın, psikolojisini sarstığını ve kendisinde artan bir gelecek kaygısı olduğunu dile getirdi. Bahçıvanoğlu, bu durumu “Baraj puanlarının öğrenci psikolojisini düşünmeyen, bir sistemin yapması gereken bir şeydi” olarak da nitelendirdi.

Baraj puanlarının kaldırılmasının, çalışmalarını olumsuz yönde etkilediğinin altını çizen Bahçıvanoğlu, “Baraj puanlarının kaldırılması benim ve birçok emek veren arkadaşımı haksızlığa uğrattı. Bu nedenle de çalışmalarımızı olumsuz yönde etkiledi. Umarım kötü etkilenmeden, hakkettiğimiz yerlere ulaşırız tek temennim şu an bu” dedi.

'DİPLOMALI İŞSİZ SAYISI ARTACAK'

YÖK tarafından baraj puanlarının kaldırılmasının üniversite mezunu işsiz oranını arttıracağını ifade eden Bahçıvanoğlu, “Kontenjanlar boş kalmasın diye hakketmeden bir yere ulaşan insanların ortada gezmesi hiç etik değil. Öylesine açılan yeni veya önceden tercih edilmeyen bölümler doldurulacak sonra da insanlar diplomalı işsiz olup ülkede gezecekler bu ne kadar doğru bir şey hiç akıl alır gibi değil” ifadelerini kullandı.

'BİZİM DÜŞÜNCEMİZİN BİR ÖNEMİ YOK'

Yetkililere çağrıda bulunan Bahçıvanoğlu, Bizim düşüncelerimizin bir önemi olduğunu sanmıyorum. Bu da ortada bizim düşüncelerimizi önemsemiyorlar. Öğrencilere danışıp bir karara varsalar daha iyi olur. Tek isteğim, bir soru yapanın bile üniversiteli olduğu bir ülkede öğrenciler bu zor sınav sürecine nasıl çalışmaya gayret göstersin. Bu durumu bir de psikolojik açıdan düşünürlerse çok iyi olur. Sevgili yöneticilerimiz ekran karşısında bizleri çok önemsediğini, gençlerin ülkenin geleceği olduğunu söylüyorlar. Ama keşke bizim gözümüzden kendilerini bizim yerimize koysalar. Çünkü bu gidişle hiç parlak bir üniversite mezunları olacağı gözükmüyor” dedi.

'İŞSİZLİK ARTACAK'

Hukuk fakültesine hazırlanan 18 yaşındaki Duru Öğüt, baraj puanları kaldırıldığında pek etkilenmediğini daha sonra, yaşanacak sıkıntılara dair bilgi sahibi olduğunda sınava ilişkin kaygılarının daha da derinleştiğini belirtti. Öğüt, baraj puanlarının kaldırılmasıyla kaliteli eğitim seviyesinin daha da düşeceğini ve mevcut işsizlik endeksinin daha da artış göstereceğini belirtti.

Sınava hazırlanan Öğüt, sınav sisteminin bir gecede değişmesinin psikolojisini derinden etkilediğini dile getirerek “İster istemez insan ilk kendini düşünüyor. Geleceğe yönelik düşünüyor. Okulum bittiği zaman ne olacak? Herkes gibi ben de mi açıkta kalırım ya da sınav ile ilgili herhangi bir durumda benim olanaklarım kısıtlanır mı? Bunlar insanı psikolojik açıdan geren ve baskılayan şeyler bence. Ben de bu hale büründüm” dedi.

'EĞİTİMDEKİ FIRSAT EŞİTLİĞİ KALKTI'

Öğüt, sınav sisteminin değişmesiyle birlikte başarılı olabilmek için kendisini daha çok ders çalışmaya ittiğini ifade etti ve “Sınava çok az bir zaman var ve yakın zamanda gerçekleşen değişiklikler, benim stratejimi geliştirmeli miyim yoksa bu şekilde devam mı etmeliyim mi düşündürmeye itti. Barajın kalkması ile sürenin de uzaması, daha çok çalışmam gerektiğini hissettirdi. Çünkü artık başarabilenle başaramayanın bir ayrımı kaldığını düşünmüyorum. Benim daha çok çabalamam lazım ki benden öndeki insanlardan olabileyim” dedi. Öğüt ayrıca, barajın kalkmasıyla birlikte torpil ve kayırmanın daha çok artacağını ve doğal olarak da eğitimdeki fırsat eşitliğinin ve adaletin olmayacağını savundu.

'GÖRÜŞLERİMİZİ DİNLESİNLER'

Yetkililere çağrıda bulunan 18 yaşındaki Öğüt, “Eğer gençlerin, ülkeyi kalkındıracak ve yürütecek insanların taleplerine ve görüşlerine saygı duyulmazsa, uzun bir süre daha beyin göçü dediğimiz nitelikli insanların başka ülkelere gitme durumu maalesef bitmeyecek ve devam edecek.  Bu yüzden yetkililerin bizim görüşlerimizi, isteklerimizi dinleyen kişiler olmalarını rica ediyorum” diye konuştu.

'YETENEKLERİMİZE GÖRE DEĞERLENDİRSİNLER'

İletişim Fakültesi Gazetecilik bölümüne hazırlanan 18 yaşındaki Fethiye Tursak, baraj puanlarının kaldırılmasıyla eğitim görenlerle görmeyenler arasında eşit bir zemin olmayacağını belirtti. Tursak, sistemin değiştirilmesinin kendisini tedirgin etmediğini ve çalışma temposunu düşürmediğini ifade ederek sadece kendisinin bu durumdan menetal anlamda kötü hissettirdiğini daha sonra ise çalışmalarına devam ettiğini vurguladı. Tursak, Baraj puanlarını kaldırılmasının hiçbir adaletli yanı yok. Baraj puanlarını kaldırıp bizi puan bazında değerlendirmek yerine yetenek ve yönetimlerimize göre değerlendirmelerini istiyorum” dedi.

'OKUDUKLARI YANINA KALMIŞ BİR NESİL YETİŞEBİLİR'

Güzel Sanatlar Fakültesi’ne hazırlanan 17 yaşındaki Sude Kanzak, konuya ilişkin olumlu ve olumsuz düşüncelerini belirtti. Kanzak, baraj puanlarının kaldırılmasının amaçları uğruna çalışan öğrencileri dezavantaja sokmadığını, baraj için değil hedefler doğrultusunda çalıştıklarını ifade ederken “Diğer yandan geçmişte okuma fırsatı olmayan, gerekse geçen yıllarda çok küçük puanlar yüzünden üniversiteye yerleşemeyen öğrenciler için iyi bir fırsat olduğunu düşünüyorum” dedi. Olumsuz düşüncelerini dile getiren Kanzak, “Biz şu an bile iş bulmak adına zorlanıyoruz. Onlarca atanamayan insan var. Onlarca kişinin eline diploma verip işsizlik oranın artmasına sebep olacaklarsa, sadece okumuş olup okudukları yanına kalmış bir nesil yetişebilir. Bu yüzden bu beni korkutuyor. Baraj kalktığı için birçok kişinin sınava girmesi eğitim seviyesini etkileyecek. Çünkü oraya belli bir öğrenci sayısı girmeli ve bunu belirleyici bir unsur olmazsa, bence çok fazla sıkıntıya düşünebiliriz” dedi.

'UYKU SORUNU YAŞADIM'

Baraj puanlarının kaldırılmasının psikolojisini etkilediğini belirten Kanzak, “Ben bütün çalışmalarımı bu zamana kadar nasıl öğrendiysem, o şekilde yürüttüm. Şimdi bir değişime girdik ve dönem ortasında yapılan bir değişiklik bu. Yaşıtlarımın çoğu da benim gibi düşünüyor. Sınava hazırlanırken bir endişemiz zaten vardı fakat baraj puanlarının kaldırılması, benim endişelerimi daha da kuvvetlendirdi. Geleceğe yönelik kaygılarım daha çok arttı. Birkaç gün endişelerim ve korkularım nedeniyle uyku sorunu yaşadım. Şimdi bu durumu atlatmaya çalışıyorum” ifadelerini kullandı.

Öte yandan Kanzak, yetenek sınavıyla öğrenci alan fakültelerde yoğunluk ve kontenjan sıkıntısı yaşanmaması adına kendilerine ek bir TYT kontenjanı verilmesi gerektiğini vurguladı.

'ÜNİVERSİTEDEKİ GELİŞMİŞLİK SEVİYESİNE ZARAR VEREBİLİR'

Son olarak Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu’na (BESYO) hazırlanan 21 yaşındaki Buse Cankurtaran, baraj puanlarının kaldırılmasının olumlu yönlerine değindi. Cankurtaran “Birkaç puanla barajı geçemeyen öğrenciler için barajların kaldırılmasının iyi olduğunu düşünüyorum” dedi. Baraj puanlarının kaldırılmasının olumsuz etkilerine de değinen Cankurtaran, “Bu durum üniversitelerdeki gelişmişlik seviyesine zarar verebilir diye düşünüyorum. Her elini kolunu sallayan üniversiteye girmemeli diye düşünüyorum” diye konuştu.

Baraj puanlarının kaldırılmasının ardından, bu durumun psikolojisini nasıl etkilediğine dair ifadelerde bulunan Cankurtaran “Endişe ve korkularım arttı. İşsizlik şu an en büyük sorunken yaklaşık 5 sene sonraki işsizlik oranlarıyla, bu dönemki işsizlik oranları arasında büyük bir uçurum olacak. Eğitimli işsiz olacak. Bu durumda beni korkutuyor. İşsiz kalır mıyım, atanabilir miyim?  Soruları var kafamda. Bu sorular da derslerime odaklanmamı etkiliyor. Sınava kısa bir zaman kala böyle köklü bir değişiklik yapılması benim stresimi daha da arattırdı” ifadelerini kullandı.

'EĞİTİMDEKİ ÇÖKÜŞÜN GÖSTERGESİYDİ'

Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Eğitim Sen İzmir 1 No'lu Şube Başkanı Necip Vardal, üniversite sınavına hazırlanan gençlerin baraj puanlarına tepki göstermesinin haklı olduğunu belirterek “Çünkü öğrenciler, durumu bir öğrenci profili ve bunun psikolojisini yaşayan bir birey olarak değerlendiriyorlar” dedi.

Baraj puanlarının kaldırılmasının arka perdesinde eğitimde piyasalaştırma olduğunun vurgusunu yapan Vardal, sınav sisteminin bir anda değişmesinin iki nedeni olduğunu vurguladı. Vardal, “Kontenjanını dolduramayan vakıf ve özel üniversitelerin işine yarayacak. Böylelikle baraj kalktığında sizin kaç puan alıp alamadığınıza bakılmaksızın, o okullara ücret karşılığında kayıt yaptıracaksınız. Bu durum eğitimin piyasalaştırma noktasına gelmesi açısındaki çok önemli bir tespittir.  İkinci neden ise AK Parti’nin 20 yıldır eğitim politikalarının bir göstergesi olarak da değerlendiriyoruz. Daha öncesinde, baraj puanının altında kalan on binlerce öğrencinin, baraj altında kalması eğitimdeki çöküşün göstergesiydi. İktidar bu değişiklikle de kendi üstündeki sorumluluğu kendilerinden atmak istemektedir” dedi.