Urfa'da kentsel dönüşüm: Kararı alındı, uygulamaya konulamadı
Urfa'da 4 mahalleyi kapsayan kentsel dönüşüm sürecinin yavaş ilerlemesi, olası bir depremde riskli binaların yıkılacağı endişesini beraberinde getirdi. Uzmanlar, sürecin hızlandırılmasını istiyor.
URFA - Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi, Kasım 2023'te gerçekleştirdiği meclis toplantısında, merkez Haliliye ilçesine bağlı 4 mahallenin kentsel dönüşüme alınması kararlaştırıldı.
4 etaptan oluşan dönüşüm projesi kapsamında 1. etapta Karakoyunlu Mahallesi'nde 6,74 hektarlık alan, 2. etapta Hızmalı, Şehitlik ve Atatürk mahallelerinde bulunan 22,81 hektarlık alan için kentsel dönüşüm kararı verildi.
Ancak aradan geçen bir yılda sadece birinci etaptaki Karakoyunlu Mahallesi'nde kısmi yıkım gerçekleşti. Diğer mahallelerde çarpık kentleşme ve eski yapıların varlığı, özellikle olası bir depreme karşı büyük bir risk oluşturuyor.
AFET RİSKİ UYARISI
Uzmanlar, bölgedeki yapıların "afet riski taşıyan" kategorisinde yer aldığı konusunda uyarıyor. Şehir Plancıları Odası Şanlıurfa Şubesi Başkanı Mehmet Selim Açar, güvenli bir yaşam için kentsel dönüşüm sürecinin hızlandırılmasını gerektiğini belirtti. Kentsel dönüşüm sürecinin işleyişine ilişkin Açar, imar planı değişikliği yaparken, bölgede yaşayacak halkın asgari ihtiyacını karşılayacak donatı alanları bırakılması gerektiğini ifade etti.
Açar, dönüşümün usule uygun yapılması gerektiğini şu sözlerle ifade etti: "Aldığımız duyumlara göre, planda belirtilenin üzerinde kat çıkılmak isteniyor. Böyle bir durum olursa müdahale edeceğiz."
Kentsel dönüşüm sürecinin dört etaptan oluştuğunu ve şu an sadece birinci etabın başladığını, diğer üç etaba ise henüz başlanmadığını vurgulayan Açar, artçı depremlerin devam ettiğini anımsatarak, "Bir an önce bu süreçlerin bitirilmesi gerekiyor. Deprem yaşamış bir kent olarak halkı bilinçlendirip, katılımcı bir şekilde kentsel dönüşümü sürdürmemiz lazım" diye konuştu.
Açar, kentsel dönüşümün sosyolojik boyutunun da olduğuna dikkati çekti: "İnsanların yaşam biçimlerini, günlük ihtiyaçlarını da dikkate alarak dönüşüm yapılmalı. Örneğin, avlulu bir evde yaşayan kişiyi 2+1 rezidans daireye yerleştirmeye çalıştığınızda, bu insanların psikolojik sorunları zamanla ortaya çıkar ve sosyolojik uyumsuzluklar yaşanır. Bu nedenle kentsel dönüşüm, tüm parametreler dikkate alınarak yapılmalı."
4 mahalleyi kapsayan dönüşümün sadece bir mahallede başladığına işaret eden Açar, "Belediye geç hareket etti, kentsel dönüşümün doğru olması için daha hızlı adımlar atılmalı. Diğer yandan ikinci etapta konutlar olacak, ama donatı alanı dahi yok. Biz buna itiraz ederken, 'İtiraz etmeyin, muhalefet yapmayın' dediler. Ancak biz, orada yaşayacak insanlar için gerekli donatı alanlarını sağlayarak imar planı değişikliğine katkı sunduk" diye konuştu.
'URFA KENTSEL DÖNÜŞÜM KONUSUNDA ÇOK GERİDE'
Urfa’nın kentsel dönüşümde geride kaldığını belirten Mimarlar Odası Şanlıurfa Başkanı Pirkan Kılıç da süreci şu sözlerle eleştirdi:
"Bazı noktaları gezdik ve gerçekten çok geride kaldığını görüyoruz. Önümüz kış, bu dönemde inşaat süreçleri de yavaşlıyor. Tahminimize göre, dönüşüm yıllar sürecek. Dönüşüm sürecinde, şehrin trafik akışı bozulur, donanım olumsuz etkilenir ve çevre kirlenir, bu nedenle de hızlı hareket edilmeli.”
"Her yer çamur ve toz içinde" diyen Kılıç, altyapı çalışmalarının da ayrı bir sorun oluşturduğuna dikkat çekti. "ŞUSKİ (Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon Genel Müdürlüğü) altyapı çekiyor, özel firmalar altyapı çekiyor, bir de kentsel dönüşüm başlıyor ve bunlar tekrar baştan yapılacak. Bu, bitmeyen bir inşaat döngüsüne yol açıyor. Müteahhit firmalar için bu durum hoş olabilir ama bizlerin vergileriyle yapıldığı için aslında bu, bizim cebimizden çıkıyor. Bu da bizi mutlu etmiyor" şeklinde konuştu.
Kılıç, bu durumun kaliteli bir altyapı ortaya çıkarmadığını belirterek, "Şu an ofisimizde bile internet yok, altyapısı yetersiz. İnternetin çekebilmesi için asfaltın kırılması gerekiyor. Karaköprü Balıkayağı Bulvarı son beş yıl içinde beş kez asfaltlandı fakat yine kırılacak. Gerçekten çok anlamsız" dedi.
‘GENİŞ EVLER KÜÇÜLÜYOR’
Kentsel dönüşümün yavaş ilerlediğine ve bu süreçte belediyenin, valiliğin ve TOKİ'nin daha fazla bütçe ayırması gerektiğini söyleyen Kılıç, "Devlet teşviki gerekiyor ve kamu elini taşın altına koymalı. Ayrıca, eski evlerimiz çok daha geniş metrekarelere sahipken, yeni yapılanlar genellikle 1+1 ve 2+1 gibi küçük daireler. İnsanlar, 'Oturdum bölgem kıymetlendi, 2+1 veya 3+1 yapıp, Karaköprü'den bir ev alayım' diyor. Ancak, eski mahallelerimizdeki yaşam biçimi kayboluyor. Bu tip daireler, genellikle yeni ve yabancı kullanıcılara hitap ediyor, bu da kent dokusunu, mahalle güvenliğini ve sosyolojik yapıyı olumsuz etkiliyor" dedi.
Kılıç, gezdikleri sanayi bölgesinde inşaatların hala başlamadığını, TOKİ'nin bazı projeleri yürütürken sanayinin eski haline terk edildiğini de sözlerine ekledi. "Sanayi yerinde duruyor, kötü durumda ve yatırım yapılmıyor. Bu nedenle, şehirdeki görüntü Hindistan gibi oluyor" ifadelerini kullandı.
Kentsel dönüşüm süreçlerinde daha kuralcı bir yapının olması gerektiğini vurgulayan Kılıç, "Bizde genellikle inşaat ruhsatı alındıktan sonra bir kural belirleniyor, sonrasında kullanıcı ne yaparsa yapsın. Oysa bu, müsaade edilmemesi gereken bir durum" dedi.
Öte yandan konuya ilişkin ulaştığımız belediyenin kentsel dönüşüm ofisi sorularımızı yanıtsız bıraktı.