Urfa'da meralar betonlaşıyor, besici zorlanıyor
Urfa'da mera alanlarının yerini giderek betona bırakması nedeniyle hayvancılıkla uğraşanlar zor günler geçiriyor. Hatta bazıları, hayvanlar için yer bulamadıklarından göçmek zorunda kalıyor.
URFA - Tarım ve Orman Bakanlığı’nın resmi verilerine göre, Türkiye’de son yıllarda hızla azalan meralar, hayvancılığın geleceğini tehdit ediyor.
Son yıllarda Urfa ve çevresinde de benzer bir sorun yaşanıyor. Betonlaşma nedeniyle besiciler zor günler geçiriyor. Hayvanlarını otlatacak uygun mera bulamayan çiftçilerin yaşadığı zorluklar, bölgedeki hayvancılık faaliyetlerini olumsuz etkiliyor.
'HAYVANLARIMIZI OTLATACAK YER KALMADI'
Bölgedeki çiftçiler, hayvanlarını otlatacak uygun mera bulamadıkları için zor durumda olduklarını belirtiyor. Karaköprü’ye bağlı kırsal Büyükalanlı Mahallesi'nde besicilik yapan çiftçilerin anlattığına göre, mera alanları her geçen gün daralıyor.
Hayvancılık yapan Aziz Karademir şunları söylüyor: "Yıllardır hayvancılıkla geçiniyoruz ancak hayvanlarımızı otlatacak doğru düzgün bir yerimiz kalmadı. Meralar ya imara açılıyor ya da başkaları tarafından işgal ediliyor. Hayvanlarımızı çıkartamıyoruz, herkes hayvancılığı bırakmak zorunda kalıyor.”
Karademir, “Büyükalanlı’da SİT alanı, mera alanı ve hazine arazisi var. Ancak hayvanlarımızı otlatacak doğru düzgün bir yerimiz yok. Biz köylüler olarak hayvanlarımızı dışarı çıkarabileceğimiz bir alan bulamıyoruz ve çok zor durumdayız. Köyümüzde eskiden binden fazla hayvan bulunuyordu, şimdi yarı yarıya azaldı” diyor.
Karademir, birçok kişinin hayvanlarını satıp köyü terk etmek zorunda kaldığını da sözlerine ekliyor.
‘DUVAR ÖRÜNCE HAYVANLARIMIZ SIKIŞIP KALIYOR’
Söz konusu durumun nedeni olarak şehirden köye yerleşenleri gösteren Karademir, “Yolları kapatıyor, duvar örüyor ve izinsiz yapılar inşa ediyorlar. Sonrasında ise hayvanlarımızın çıkmasına izin vermiyorlar. Duvar örüldüğünde hayvanlarımız tamamen sıkışıp kalıyor" diye konuşuyor. Söz konusu arazilerin kişiler arasında alınıp satıldığını öne süren Karademir'in iddialarını Şehirciler Odası Şanlıurfa Şube Başkanı Selim Acar 'a soruyoruz.
Acar, durumu şöyle açıklıyor: “Sorun şu ki, mülkiyeti devlete ait bir taşınmazın satılma gibi bir hakkı yok. Ecrimisil dediğimiz olay var. Yani devlete ait bir araziyi ben kullanıyorum, bunun bedeli olarak da devletin bana kesmiş olduğu ecrimisil denen bir ceza var. Bu cezayı da ödüyorum ve araziyi kullanıyorum ama bu size arazinin mülkiyet hakkını sağlamıyor. Sağlamadığı gibi, bunu kalkıp başkasına satmak gibi bir hak ya da izin de vermiyor. Mükellef kılmıyor.”
Açar, bu arazilerin izinsiz kullanımının gelecekte mülkiyet sorunu yaratacağına dikkati çekerek “Diyelim ki vatandaş aldı, orada kendine göre bir konut yaptı, yarın öbür gün herhangi bir durumda yıkılmayacağının garantisi yok. İkincisi, kendisinin olduğuna dair herhangi resmi bir kayıt yok” diyor.
Açar’a göre, bu durum her iki tarafı da mağdur ediyor; hayvancılık yapanları şimdi zor durumda bırakan bu durum, gelecekte söz konusu arazilerde yapılaşmaya gidenler için de sorun olacak.
“SİT alanlarının olduğu yer için de kültür varlıkları koruma kurulunun görev çağırmak gerekir” diyen Açar, SİT alanlarında yapılaşmanın yasak olduğunu hatırlatıyor.
‘OTLAK YERİ BIRAKMADILAR’
Yıllardır hayvancılık yaptığını aktaran besici Mehmet Karataş, “Hayvanlarımızı çıkaracak yer bırakmadılar. Ya tarlaya ya duvara çevirdiler. Birbirlerine satıyorlar, SİT alanını tarlaya çevirmişler. Bunu gidiyoruz yetkililere anlatıyoruz, gelip bakmıyorlar. Son 10 seneden beri bu durum var ama bu 2-3 senedir artık o kadar arttı ki dört yanımız duvar oldu" diye anlatıyor.
Öte yandan Şanlıurfa Valiliği 29 Ocak 2025 tarihli "İmara Aykırı Yapılar" konulu genelgesinde, 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile 3194 sayılı İmar Kanunu hükümlerinin eksiksiz olarak uygulanması gerektiği belirtilmiş, genelgede, tarım topraklarının korunması ve amacı dışında kullanımının önlenmesi amacıyla ilgili kurumların iş ve işlemleri yeni bir uyarıya gerek kalmadan titizlikle yerine getirmesi gerektiği belirtilmişti.