Uzman isimden altın yatırımcısına uyarı: 'Ekimden beri söylüyoruz...'
Ekonomist Tunç Şatıroğlu, 2023 yılında yatırımcısının yüzünü güldüren altın fiyatlarıyla ilgili tahminini paylaştı.
DUVAR - Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2023 yılının en yüksek reel getiri sağlayan yatırım aracı yüzde 9.22 ile altın oldu. Euro yüzde 2,49, Dolar yüzde 5,41, BIST 100 endeksi yüzde 10,46 ve mevduat faizi (brüt) yüzde 30,24 oranlarında yatırımcısına kaybettirdi.
Yatırımcılar 2024 yılında altının nasıl bir performans göstereceğini merak etmeye başladı. Yeni yıl ile birlikte uzmanlar altın tahminlerini paylaşmaya başladı. Ekonomist Tunç Şatıroğlu Cumhuriyet'e verdiği röportajda, 2024 yılında da altın fiyatlarının yükselmeye devam edeceğini vurguladı.
Söylediklerinin yatırım tavsiyesi olmadığının altını çizen Şatıroğlu, Fed'in önümüzdeki dönemlerde faiz indirimine başlayacağının altını çizerek bunun altın fiyatları açısından pozitif olacağını belirtti.
2070 dolara kadar tırmanan ons altının görmüş olduğu zirveleri tazeleyeceğini belirten Tunç Şatıroğlu, 2024'ün altının yılı olacağını söyledi. Ons altında zirve beklentisine paralel olarak gram altın fiyatlarına ilişkinde, "Ekim ayından beri alınması gerektiğini söylüyoruz. Bu yıl gram altın en fazla kazandıran yatırım araçlarından biri olacak" diye konuştu.
Şatıroğlu, Orta Doğu'da yaşanan çatışmaların ise altın fiyatlarına yönelik olasına etkisine dair ise şunları kaydetti:
"Orta Doğu'da yaşanan çatışmalar, jeopolitik riskler açısından çok önemli bir konum değil. İsrail-Hamas çatışması ve Yemen'de yaşanan olaylar, emtia fiyatlarını ve dünya tahvil piyasasını etkileyecek konumda bulunmuyor. Dolayısıyla Orta Doğu'daki çatışmalar altın fiyatlarının yukarı çıkmasına sebep olmaz. Mesela emtialar açısından çok önemli bir yer olan Rusya-Ukrayna savaşında da varlık fiyatlarında kısa süreli yükselişler yaşanmıştı ancak kalıcı olmadı. Altın fiyatlarında jeopolitik risklerden bahsetmek için çatışmaların etrafa yayılması ve süper güçlerin dahil olması gerekir. O yüzden şu anki yaşanan çatışmalar, jepolitik risklerden bahsetmek için yeterli değil."