Yargılanan Ermenekli madenciler: Bir Tahir gitmişse, bin Tahir vardır

DUVAR - Somalı madencilerle haklarını aramak için gittikleri Ankara’dan Manisa’ya dönerken trafik kazası sonucu vefat eden Bağımsız Maden İş Başkanı Tahir Çetin ve 16 madenci hakkındaki davanın ilk duruşması yapıldı. Duruşma sonrası açıklama yapan madenci İbrahim Yıldız, davadan bahsetmek istemediğini dile getirerek, “Tahir başkan ölümsüzdür, onu öldü olarak kabul etmeyeceğiz. Bir Tahir gitmişse, bin Tahir vardır” dedi.

Somalı madencilerle yıllardır verdikleri hak mücadelesinde son olarak Ankara girişinde 5 gün boyunca sürdüren ve Soma’ya dönüşte Kırkağaç yakınlarında geçirdiği kazada madenci Ali Faik İnter ile birlikte vefat eden Bağımsız Maden İş Sendikası Genel Başkanı Tahir Çetin, sendika örgütlenme uzmanı Büşra Yılmaz ve Ermenekli 16 maden işçisi hakkında dava açıldı.

Ermenek Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianamede madenciler Ermenek’te işçilerin ödenmeyen hakları için 87 gün boyunca sürdürdükleri eylem nedeniyle “izinsiz gösteri, direnme ve kamu malına zarar vermekle” suçlandı. Davanın ilk duruşması bugün Ermenek Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Duruşmanın ardından madenciler adına açıklama yapan işçi İbrahim Yılmaz, Bağımsız Maden İş Başkanı Tahir Çetin’i “Onurlu ve namusuyla bu yolda aramızdan ayrıldı” diyerek andı.

Yılmaz, yargılamalarından bahsetmek istemediğini ve Çetin’in “onurlu mücadelesinden söz etmek istediğini” belirterek, “Tahir Çetin başkanımızdan onurlu bir şekilde yaşamak ve öleceksek de onurlu şekilde ölmeyi öğrendik. Kendisi de grevde söylemişti. ‘İbrahimciğim öleceksen de onurlu ve namuslu şekilde öleceksin. Bu yola baş koyduysak, bu yola ölmek için çıktık’ demişti. Kendisi de bu yolda aramızdan ayrıldı. Ama biz asla biz onu öldü olarak kabul etmiyoruz. Tahir başkan ölümsüzdür, onu öldü olarak kabul etmeyeceğiz. Bir Tahir gitmişse, bin Tahir vardır” diye konuştu.

'EMEĞİN MÜCADELESİNDEN ONURLU MÜCADELE YOK'

Madencilerin avukatlarından Faruk Şimşek de Bağımsız Maden İş Başkanı Çetin’i anarak, “İşçiler bir şeyi kazanacak noktaya geldiği andan itibaren vermek istemiyorlarsa şiddeti, zoru ve baskıyı araç olarak kullandıklarını görüyoruz. Bizim verdiğimiz mücadele meşru haklı. Emeğin mücadelesinden daha onurlu bir mücadele yok” dedi. (ANKA)