Yarkadaş: SBK'nin 'saltanat kayığı'ndaki polis ve yargı mensupları deşifre olmadı

Barış Yarkadaş, Sezgin Baran Korkmaz'ın özel uçağına binenler kadar 'saltanat kayığı'nda dolaştırdığı halde ismi hiç deşifre olmayan polis müdürleri ve yargı mensupları olduğuna dikkat çekti.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Kara para aklama ve dolandırıcılık başta olmak üzere çeşitli suçlamalarla Avusturya'da tutuklanan ve ABD'de de hakkında 225 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan SBK Holding'in başkanı Sezgin Baran Korkmaz'ın Türkiye'deki karanlık ilişkiler ağının büyük bölümünün henüz deşifre olmadığı belirtiliyor. Eski milletvekili ve Korkusuz yazarı Barış Yarkadaş, 'Sezgin Baran Korkmaz’ın yargı ve polis ayağı' başlıklı yazısında bu konuya dikkat çekerek, ismini vermediği ancak bir süre önce görevden uzaklaştırıldığını belirttiği İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ndeki etkili bir polis şefine dikkati çekti.

'KORKMAZ'I YARGI ÇEVRELERİYLE TANIŞTIRDI'

"SBK’nin uçağına binenler kadar SBK’nın saltanat kayığında dolaştırdığı halde ismi hiç deşifre olmayanlar da var" diyen Barış Yarkadaş, "Örneğin, bir süre önce görevden uzaklaştırılan ve başka bir sebepten dolayı açığa alınan etkili bir polis şefinden hiç kimse söz etmiyor. Bu polis şefi, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde önemli görevlerde bulundu. SBK’yı yargı çevresiyle tanıştıran Bakırköy’den Çağlayan’a dek tüm adliyelerde savcı ve hakimlerle ilişki kurmasını sağlayan polis şefinin ilişkileri mercek altına alınırsa, SBK’nın ‘yargı ve polis ayağı’ da ortaya çıkarılmış olur” çağrısında bulundu.

Böyle bir adım atılması halinde Korkmaz'ın mal varlığı üzerindeki tedbir kararının nasıl kaldırıldığının da ortaya çıkacağını ifade eden Yarkadaş, şöyle devam etti: "SBK bugüne dek bu kadar rahat hareket ettiyse, bunu sadece siyasete değil, polis ve yargı dünyasına da borçluydu. Şimdi bu isimlere odaklanarak, SBK’nın yargı-medya-siyaset ve polis ayağını deşifre etmek gerek… Bunu yapabildiğimiz takdirde, kara paradan kimlerin nemalandığı ve Türkiye’nin nasıl bir suç cennetine dönüştürüldüğünü de çorap söküğü gibi ortaya çıkarırız…"