Bakan Güler: ABD'liler F 35'i verebileceklerini ifade ettiler

Bakan Yaşar Güler, "KAAN’ı yaptığımızı görünce ABD'nin düşüncesi değişti. F-35'leri verebileceklerini ifade ediyorlar. F-35 almak için teklifimizi yeniden ilettik" dedi.

Fotoğraf: Anadolu Ajansı
Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, TBMM Plan ve Bütçe komisyonunda bakanlığının 2025 yılı bütçesinin görüşmelerinde milletvekillerinin sorularını yanıtladı.

Kara Harp Okulu resmi mezuniyet töreni sonrasında kılıç çatarak yemin eden "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" sloganı atan teğmenlerin ihraç talebiyle Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk edilmesi hakkında konuşan Güler, "Teğmenler konusuyla ilgili olarak, öncelikle teğmenlerle ilgili konunun anlaşılması için sürecin doğru değerlendirilmesi gerekiyor. Bu kapsamda ortaya çıkan durum, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ve onun bıraktığı manevi mirası göz ardı eden bir tutumdan ziyade vuku bulan disiplin suçunun incelenmesidir" diye konuştu.

'TEĞMENLERİN HİÇBİRİNE NEDEN KILIÇ ÇATTIĞI SORULMADI'

"İsnat edilen suç kılıç çatmak, andı okumak veya 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' demek değil defaten yapılan ikaz ve emirlere rağmen kasıtlı, organize ve planlı bir disiplinsizlik hareketidir" diyen Güler, "Özellikle vurgulamak isterim ki hakkında disiplin soruşturması yürütülen teğmenlerin hiçbirine 'Neden kılıç çattı?' 'Andı neden okudu?' veya 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz diye neden söyledi?' diye herhangi bir soru sorulmamıştır. Söz konusu eylem, amirlerin izni olmadan grup hâlinde organize edilmiş, basın davet edilerek eylemin bilinmesi istenmiş ve kasten emir komuta zinciri devre dışı bırakılmıştır. Bu, askerî hiyerarşi için kabul edilemez bir durumdur, bunun görmezden gelinmesi de mümkün değildir" ifadelerini kullandı.

'TEĞMENLER GÜNDEMİMİZİN ANA MADDESİ DEĞİL'

Yaşar Güler, "Ayrıca teğmenlerle ilgili gündem, bizim normal günlük gündemimizin ana maddesi değildir" sözleri üzerine CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba "Ülkenin öyle ama" dedi.

Güler ise "Evet, ülkenin olabilir, bizim değil çünkü her gün 30 bin evladımız 24 saat, 365 gün operasyonda, onları takip ediyoruz" karşılığını verdi. 

CHP Balıkesir Milletvekili Serkan Sarı'nın "Disiplinsizliğin cezası ihraç mı bakanım ya? Uyarı veya başka bir yaptırım değil mi" sorusuna yanıt veren Güler, "Evet, Disiplin Kurulu bunun kararını verecek. Burada önemli olan, suç mahiyeti ne olursa olsun, disiplin süreci aynı şekilde işletilecek ve disiplinden asla taviz verilmeyecektir. Disiplinsizliğin aması, lakini, fakatı olamaz ve olmamalıdır. Olaya karışanların genç olmaları, daha önce disiplin cezası almamış olmaları, başarılı olmaları, okunan metnin daha önce yürürlükte olması gibi gerekçeler disiplinsizliğin gerekçesini değiştirmez" şeklinde konuştu.

'DEZENFORMASYONA İTİBAR EDİLMEMESİ ÖNEM TAŞIMAKTADIR'

Atatürk üzerinden bir ayrışma istemediklerini belirten Güler, "Türk Silahlı Kuvvetlerinin milli, manevi bir mesleki değerleri bir bütündür. Ortak değerimiz olan Atatürk üzerinden bir ayrışma algısı yaratacak tavır ve davranışlar kabul edilemez. Yapılan bu disiplinsizlikle Türk Silahlı Kuvvetlerine mesnetsiz iftiralar atılmasına, kamuoyunda gereksiz şekilde Türk Silahlı Kuvvetlerinin tartışılmasına ve yıpratılmasına zemin yaratılmıştır. Türk Silahlı Kuvvetlerinde müesses disiplinin muhafazası ve idamesi olmazsa olmazımızdır. Ordumuzun yıpratılmaması konusunda herkesin daha duyarlı ve dikkatli olması, olayı bağlamından koparma çabaları ve dezenformasyona itibar edilmemesi önem taşımaktadır" şeklinde konuştu.

'EASTMED PROJESİ'NİN KAĞIT ÜSTÜNDE KALMASI, KARARLI DURUŞUMUZU GÖSTERİYOR'

Doğu Akdeniz'deki gelişmelere değinen Yaşar Güler, şunları söyledi:

"Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin maksimalist ve hukuk dışı talepleri sebebiyle yaşadığımız birtakım deniz yetki alanı anlaşmazlıkları mevcuttur. KKTC'yle 2011 yılında, Libya'yla 2019 yılında yaptığımız deniz yetki alanları anlaşmaları ve 18 Mart 2020 tarihinde Birleşmiş Milletlere deklare ettiğimiz kıta sahanlığımızla Doğu Akdeniz'deki en önemli aktörlerden biri olduğumuza ilişkin kararlı duruşumuzu gösterdik. Bu kararlı duruşumuzu kıta sahanlığımıza yönelen izinsiz faaliyetleri engelleyerek sahada da gösteriyoruz. En son bu Temmuz ayında İtalyan IEVOLİ RELUME gemisiyle kıta sahanlığımıza yapılmak istenen kablo döşeme maksatlı araştırma faaliyeti bölgedeki unsurlarımızın caydırıcı duruşuyla bertaraf edilmiştir ve sonunda İtalyan gemisi 'Evet, sizin sorumluluk alanınızı kabul ediyorum; bana müsaade eder misiniz?' dedikten sonra faaliyetlerini yürütebilmiştir. Bununla birlikte Doğu Akdeniz'de ülkemizin izni olmadan hiçbir proje ve faaliyetin yaşayamayacağını göstermiş olduk. Bildiğiniz üzere, EastMed Projesi kağıt üstünde kalmış bir projedir, ülkemizin kararlı duruşunu gösteren en önemli kanıtlardan biridir."

'ABD'NİN YUNANİSTAN'DA HANGİ ÜSLERİ KULLANDIĞINI BİLİYORUZ'

ABD'nin Yunanistan'daki üsleri ve buraya yapılan sevkiyatlarla ilgili sorularına yanıt veren Yaşar Güler, "ABD'nin Dedeağaç'taki askeri varlığı dahil olmak üzere bölgemizde yaşanan her türlü gelişmeyi ülkemizin savunma ve güvenliği açısından yakından takip ediyor ve ülkemize etkileri bakımından değerlendiriyoruz. Bu kapsamda ABD'nin Yunanistan'daki varlığı ile Yunanistan'da hangi üsleri kullandığı tarafımızca bilinmektedir. ABD'nin Dedeağaç'a askeri unsurlar konuşlandırması bölgedeki stratejik dengeleri etkilemekte ve Türkiye'nin güvenlik politikalarını doğrudan ilgilendirmektedir. Bu gelişmeleri yakından takip etmekte ve ulusal güvenlik çıkarlarını korumak adına gerekli diplomatik ve askeri adımları atmaktayız. Diğer yandan, Yunanistan'ın Türkiye'yle Ege ve Doğu Akdeniz'deki anlaşmazlıklara ABD, Avrupa Birliği, bölge ülkeleri ve üçüncü ülkeleri dahil etme gayretleri devam etmektedir" dedi. 

'BİLAL ÇOKAY HAPİS CEZASINA ÇARPTIRILDI'

Soru üzerine insan kaçakçılığı ile suçlanan eski Tuğgeneral Bilal Çokay'la ilgili süreç hakkında bilgi veren Güler, "Bilal Çokay bir tuğgeneraldi, bir disiplinsizliği nedeniyle önce disiplin kuruluna sevk ettik. Disiplin kurulunda rütbeleri geri alındı ve bundan sonra da kendisini normal cezasıyla ilgili olarak mahkemeye verdik ve mahkeme incelemeleri sonucunda 1 subay ve 4 uzman erbaşla birlikte kendisi ayrı ayrı 11 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırılmıştır" şeklinde konuştu.

'F-16'LAR İÇİN 1,4 MİLYAR DOLAR ÖDEDİK'

Savaş uçağı konusunda ABD'yle yapılan görüşmeleri de anlatan Güler, "F-16 modern tedariki projesiyle ilgili olarak, Hava Kuvvetlerimizin ihtiyaçları doğrultusunda eğitim ve muharip kullanacağımız HÜRJET ve 5'inci nesil milli uçağımız KAAN hizmete girinceye kadar gelişmiş teknolojiyle donatılmış modern savaş uçaklarının envantere alınması ve envanterin çeşitlendirilmesi çalışmalarımız devam ediyor. F-16 Block 70 tedariki kapsamında başlangıç ödemesi yapılmıştır, 1,4 milyar dolarlık bir parayı yatırdık; bununla 40 tane F-16 Block 70 Viper uçağı alacağız" ifadelerini kullandı. 

'ABD'YLE F-16 MODERNİZASYONUNDAN VAZGEÇTİK, TUSAŞ YAPACAK'

F-16 modernizasyonundan vazgeçtiklerini aktaran Güler, "79 tane modernize edecek idik. Bu 79 taneden vazgeçtik. Şunun için vazgeçtik: F-16 modernizasyonu TUSAŞ tesislerimiz, kendisi yapabilecek durumda şu anda dolayısıyla onları oraya devrettik. 40 tane uçak alacağız, toplam yaklaşık -bir de, özellikli mühimmatlar var, onları alacağız- 6,5-7 milyar dolar olacak tamamı" dedi.

'EUROFİGHTER'A ALMANYA ONAY VERMİYORDU'

Avrupa'dan EuroFighter savaş uçağı da almak istediklerini hatırlatan Güler, şöyle devam etti:

"EuroFighter'dan da sizlerin de tahmin ettiği gibi bir çeşitlik olsun istedik. Hep Amerika, onları değiştirmek istedik. EuroFighter da bir Avrupa konsorsiyumu; İngiltere, İtalya, İspanya ve Fransa'dan oluşuyor, 4'lü. 3 tanesi; İngiltere, İtalya ve İspanya 'Evet' dediği halde Almanya bu koalisyon nedeniyle tam cevabı çıkaramıyor idi ama şimdi onunla ilgili izinleri çıkardıklarını ifade ettiler, bununla ilgili çalışmalarımız devam ediyor, geliştikçe bildiririz."

Türkiye'nin üretim aşamasında yer aldığı parasını ödediği fakat ABD'nin Rusya'dan satın alınan S-400 hava savunma sistemlerini gerekçe göstererek vermediği F-35 savaş uçaklarına da değinen Güler, "F-35'lerle ilgili sizin ifade ettiklerinizin hepsi doğru. F-35'lerle ilgili, 6 tane uçağımız var orada. Şimdi, Amerikalılar da bu F-35 konusunda... Tabii, biz KAAN uçağını şimdi yapacağımızı, yapabileceğimizi de uçtuğunu da görünce biraz düşünceleri de değişti. Onlar şimdi kendileri de F-35'i verebileceklerini ifade ediyorlar. Bu konuda da daha henüz öyle bir gelişme olmadı" dedi.

CHP İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin "Üretim aşamasına mı katılacağız yeniden, satın alma mı?" sorusuna Yaşar Güler, "Biz hem üretim payımızın tekrar bize verilmesinde ısrar ediyoruz hem de toplam 40 tane de F-35'i almak için isteğimizi bildirdik" yanıtını verdi.

'S-400'LER 12 SAAT İÇİNDE KURULABİLECEK ŞEKİLDE HAZIR BEKLİYOR'

S-400'lerle ilgili de konuşan Güler, "Durumumuz şu: S-400'leri kuracağımız, kullanacağımız her yer belli. Bunların, bütün oraya yerleşeceği yerler, altındaki mahzenler dahil hepsi yapıldı, hazır. Sadece biz, bir emir verdiğimiz anda herkes, hangi bölgeye emir verdiysek o bölgeye hareket edecek, yaklaşık 12 saat sonra bütün sistem kurulmuş olacak. Bildiğiniz üzere, bu bir hava savunma sistemidir. Yani bize bir taarruz tehlikesi çok üst düzeyde bir şeye çıkacak ki -hava taarruzu- biz de S-400'ü kullanalım. Tanklarla ilgili, şu anda, 3 binin üzerinde tankımız var ve 2025'in sonunda da biz normal ALTAY tankını seri üretimde almaya başlayacağız" diye konuştu.

'MKE'NİN ÖZELLEŞTİRİLMESİ SÖZ KONUSU DEĞİL, BÖYLE BİR ŞEY OLAMAZ'

Makine Kimya Endüstrisi A.Ş.'nin (MKE) özelleştirilmesinin gündemde olmadığını söyleyen Güler, "Makine Kimya Endüstrisi'nin özelleştirilmesiyle ilgili, böyle bir şey söz konusu değil, asla ve kata olamaz zaten. Makine Kimya sürekli olarak devletimizin emrinde, orada çalışmaya devam edecek. Tam tersine, bir sayın milletvekilimizin de açıkladığı gibi çok önemli, ciddi yatırımlara girdik, inşallah orada kendi ülkemizin ihtiyaçlarının tamamını karşılayacak şekilde, çok kısa zamanda üretime başlayacağız" dedi.

Görüşmelerin ardından Milli Savunma Bakanlığı'nın bütçe, kesin hesap ve Sayıştay raporları ile Akaryakıt İkmal ve NATO POL Tesisleri İşletme Başkanlığı'nın Sayıştay raporları onaylandı.

(HABER MERKEZİ)