Yazar Yavuz Ekinci hakim karşısına çıkıyor: Dün yasaklamaya çalışanlar zamana yenik düştü
Yazar Yavuz Ekinci, 2014'te yazdığı 'Rüyası Bölünenler' romanı nedeniyle yarın yeniden hakim karşısına çıkacak. Ekinci, "Dün yasaklamaya çalışanlar bugün zamana yenik düştüler" dedi.
İSTANBUL - Yazar Yavuz Ekinci, 10 yıl önce basılıp, 7 Şubat 2023’te CİMER’e yapılan şikayetin ardından toplatılan ‘Rüyası Bölünenler’ romanında 'terör propagandası' yaptığı iddiasıyla yarın bir kez daha Çağlayan Adliyesi 23’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıkacak.
Yazar Yavuz Ekinci’ye açılan davanın ilk duruşmasını Yiğit Bener, Aslı Tohumcu, Deniz Yüce Başarır, Başar Başarır, Mine Söğüt, Haydar Ergülen, Ayşen Şahin, Irmak Zileli, Murat Gülsoy, Ayşegül Tözeren, Sibel Oral, İsmail Güzelsoy'un aralarında bulunduğu yazarlar başta olmak üzere çok sayıda izleyici takip etmişti.
'RÜYALARI BÖLÜNEN İNSANLARI YAZDIM'
Ekinci dava öncesi Gazete Duvar’a konuşan Ekinci, "Edebiyat zamanın ruhudur. Ben bir yazarım. Yaşadığım çağın ruhu ve hafızasıyım. Kırk beş yaşındayım. Otuz yıldır yazıp okuyorum. İnsanların en özgür oldukları yer rüyalarıdır. Ben burada rüyaları bölünen insanları yazdım. Rüyası Bölünenler benim üçüncü romanım. Bu romanı yazarak sizlere zihnimi açtım. Demokrasi her düşünceye zihnini açmaktır. Aynı kelimeyle konuşsak da her zaman aynı fikirde olmayız. Benim söylediklerime katılmayabilirsiniz ama söyleme hakkımı benden alamazsınız" dedi.
'YASAKLAMAYA ÇALIŞANALR ZAMANA YENİK DÜŞTÜ'
"Bir kitabı yasaklamak okurunun okuma hakkını elinden almaktır" diyen Ekinci, "Rüyası Bölünenler romanım yasaklanıp toplatıldı. Şimdi de bu romanı yazdığım için mahkeme beni cezalandırmak istiyor. Mahkeme benim için 7,5 yıl ceza istiyor. 9 Aralık Pazartesi günü ‘Bu romanı neden yazdın?’ mahkemesinin ikinci duruşması yapılacak. Pazartesi günü mahkemeye romanımı ve kendimi savunmak için değil okurumun okuma hakkını savunmak için gideceğim. Roman da diğer sanat eserleri gibi insanlığın ortak mirasıdır. Bir romanı yasaklamak zamanın ruhunu yasaklamaktır. Bugüne kadar kimse zamanın ruhunu yasaklayıp hapse atmamıştır. Dün yasaklamaya çalışanlar bugün zamana yenik düştüler. Bir zamanlar yasaklanan ve mahkemelerde yargılanan eserler şimdi okullarda birer ders kitabına dönüştü" ifadelerini kullandı.
'MAHKEMELER, NE OKUYACAĞIMIZA KARAR VERECEK YERLER DEĞİLDİR'
Yazar Ekinci, sözlerini şöyle noktaladı: "İstediğimle evlen, istediğim yemeği ye, istediğim filmi izle, istediğim gibi giyin, istediğimle görüş, istediğim kitabı oku. Böyle bir çağda değiliz ve böyle bir çağa dönmeyeceğiz. Mahkemeler ne okuyup ne okumayacağımıza karar verecek yerler değildir. Romanların ve yazarların konuşacakları yer mahkeme salonları değildir. Mahkeme, bu romanımı ve beni cezalandırsa da er geç okur beni de romanımı da beraat ettirecektir."