Onlardan değilsen eğer sana zalim derler

Milli maçların kulüp maçlarına mola verdirdiği haftada iki farklı futbolcu hakkında polisiye haberler okuduk. Bir tanesi Ekvadorlu futbolcu Enner Valencia'ydı. Eski eşine ödemesi gereken nafakayı ödemediği için ülkesinde hakkında yakalama kararı çıkarılmıştı Ekvadorlu yıldız hakkında. Valencia'yı tutuklamak için maçın bitmesini bekleyen polisler, sakatlık kurnazlığı ile sahadan hastaneye kaçan oyuncunun ardından koşturuyordu. Aklıma Ferhan Şensoy'un efsane “Pardon” filmindeki ambulanslı 'Vınn Şututgart' firar sahnesini getirdi bu görüntüler. Yaşanan da ancak ya bir filmde ya da bir Güney Amerika ülkesinde olabilirdi. Valencia hakkındaki yakalama istemi kağıt üzerinde bakıldığında haklı görülebilir.

BARIŞ İSTEMEK SUÇTUR

Diğer futbolcunun başına gelen ise sanırım yalnızca Türkiye'de olabilecek türden. Belki Kuzey Kore'de de olabilir. Kim Jong-un'un 'tersi pismiş' öyle diyorlar. Ne yapmıştı Türkiye'de oynayan futbolcu? Kendisine ait resmi Facebook sayfasından, “Bir Baba düşünün iki evladı da vurulmuş ve yanlarında öylece çaresizce cansız bedenlerine bakıp duruyor, #Cizrede yasak var diye onları gömemiyor... O Baba üzülmeniz için Kürt olmanıza gerek yok, sadece empati kurun yeter... Siz olsaydınız ne yapardınız..???” mesajıyla oğullarını kaybeden bir babanın fotoğrafını (Fotoğraf 2011 yılında Filistin'de çekilmiş olsa da duygusu aynı) paylaşmıştı, 4 Ocak 2016'da. Yani 10 ay önce. Lice'yle, Sur'la dayanışma mesajları da paylaşmıştı. Bu ve benzeri toplam 7 Facebook paylaşımı nedeniyle kendisi için 1 ile 5 yıl arasında hapis istemiyle dava açıldı Deniz Naki hakkında.

Türkiye Futbol Federasyonu 4 Şubat'taki duyurusunda, Bursaspor'la oynanan Türkiye Kupası mücadelesi sonunda yaptığı açıklama nedeniyle 12 maç ceza almıştı. Ne demişti Naki? “Böylesi zor bir dönemde halkımıza ufak da olsa umut ışığı olabilmenin mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz. Amedspor olarak boynumuzu eğmedik ve eğmeyeceğiz de. Biz özgürlüğe olan inancımız ile çıktık sahaya ve kazandık. Bu galibiyeti topraklarımızda 50 günden fazladır süren zulümde hayatlarını kaybedenlere ve yaralılarımıza adıyoruz, armağan ediyoruz. Her biji Azadi!

HEPİMİZ NAKİ'YİZ

27 yaşındaki futbolcu için açılan davanın ardından eski takımı Sankt Pauli 6 Ekim günü Werder Bremen ile yaptığı hazırlık maçında eski futbolcuları Deniz Naki'yle dayanışma amacıyla maç öncesi ısınmak için sahaya, Deniz'in Sankt Pauli'de oynadığı dönemde giydiği sırt numarası olan 23 ve 'Naki' yazan tişörtlerle çıktılar. Tişörtlerinin önünde 'Für Deniz Venceremos' yani 'Deniz için başaracağız' yazıyordu. Taraftarlar ise ellerinde 'Naki' yazan pankartlarla stadyumda Kürt futbolcuya desteklerini gösterdi. Maç esame listesinde ise her futbolcunun soyadı iki Türk futbolcu dışında 'Naki' olarak yazıldı ve maç öncesinde anonsçu tarafından 'Naki' olarak anons edildi. Cenk Şahin ve Ersin Zehir'in, 'Naki' soyadı olmadan sahaya çıkması eleştiri konusu oldu. Durum hakkında da kulüp yönetimi Türkiye'deki politik durumdan etkilenmemeleri için böyle bir tercih kullanıldığını belirtti. Peki gerçekten Cenk ve Ersin reddetti mi? Bunu kendi ağızlarından duymadan bu iki oyuncuyu kahraman yapmak ya da linç etmek doğru değil.

TARAFTAR VE YÖNETİM BİR ARADA

Olayın perde arkasındaki detayları öğrenebilmek için coğrafi avantajımı kullanarak yanıbaşımdaki Sankt Pauli taraftarları Jörg ve Thomas ile konuştum yaşananları. Stadyumda olup Deniz'e destek olmayı istediklerini ilettiler önce. Sonrasında da yaşananların ne kadar acımasızca olduğunu konuştuk. Hem Avrupa Futbol Taraftarları Birliği Koordinatörü hem de bir Sankt Pauli taraftarı olan Daniela Wurbs'tan, Deniz için yapılan bu dayanışma eyleminin kulüp yönetimi ve taraftar grubunun ortak alınan kararı doğrultusunda gerçekleştirildiğini öğrendim. Bir futbolcunun Facebook'ta barış adına farkındalık yaratmak ve barış çağrısı yapmak üzere yaptığı paylaşımların terörist eylem olarak görülmesi ve bu yüzden hakkında dava açılması onu da şok etmişti.

TÜRKİYE'DEKİ TARAFTAR GRUPLARI SUSKUN MU KALACAK?

Amed Sportif Kulübü kendi resmi Twitter hesabından, kulüp avukatı ve sözcüsü Soran Haldi Mızrak'ın Deniz Naki hakkında açılan davanın asılsız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğuna dair yaptığı açıklamayı paylaştı. Ancak futbol dünyasından başka bir açıklama göremedik. Milli maç arası olduğu için bu olay aralarda kaybolup gidebilir diye düşünüp sessiz kalmayı tercih etmiş gibiler. Eski takımlarından Gençlerbirliği'nin Kara Kızıl Taraftar Grubu'ndan bir hamle bekleyen tek ben değilim sanırım. Acaba onlar da Sankt Pauli taraftarlarının yaptığı gibi cesurca pankart açabilecekler mi? Ya da Amed Sportif takımı yönetimi alacağı kararla bu pazar günü oynanacak Zonguldak Kömürspor maçında sahada Deniz Naki'yle dayanışma amacıyla bir şeyler yapacak mı? Barikat Taraftar Grubu'nun bu konuda bir girişimi olacak mı? Ya da her daim savaşa karşı olduğunu söyleyen yani barış isteyen taraftar grupları da barış istediği için ceza üstüne ceza alan Deniz Naki için dayanışma mesajı verecek mi?

BİJİ DENİZ NAKİ*

Bütün bu yaşananlardan sonra Deniz Naki Almanya'nın önemli yayınlarından biri olan Tageschau.de'ye verdiği röportajda şöyle diyor: “Türkiye'den kaçmayı düşünmüyorum. Haklı olduğumu biliyorum. Paylaştığım fotoğraflar başka bir zamandan da olsa başkası tarafından da paylaşılmış olsa hepsinin arkasındayım.” Naki'nin yaşadıklarını özetleyebilecek güzel bir şarkının sözleriyle bitebilir bu yazı: “Onlardan değilsen eğer, sana zalim derler, onlara aldırma Hayyam dostum, dostum...”**

*Yaşasın Deniz Naki

**Arzu edenler tamamı için Siya Siyabend'den 'Hayyam' isimli şarkıyı dinleyebilir.