YAZARLAR

Kıbrıs'ta çözüm için 'toprak' formülü

42 yıldan beri Kıbrıs’ta süregelen müzakerelerin en çetin taraflarından bir tanesi toprak meselesi. Rumların yönetimine geçecek olan topraklar kuzeydeki Türk kurucu devletin sınırlarını, ekonomisini, sosyal ve siyasal kompozisyonunu ve adadaki ağırlığını dizayn edecek.

Kıbrıs’ta müzakere süreci hızlı adımlarla ilerliyor. Önümüzdeki günlerde adadaki barış süreci yurtdışına taşınıyor. İsviçre gibi ‘nötr’, üçüncü bir ülkede iki taraf toprak konusunu masaya yatıracak. Bu zirvede Türk tarafının Rumlara iade edeceği topraklar bir karara bağlanacak.

Kıbrıs’ın yerel basınına yansıyan son bilgilere göre, İsviçre’nin yanı sıra birçok Avrupa ülkesi ‘toprak zirvesi’ne ev sahipliği hazırlanıyor. Avrupa başkentlerinden Lefkoşa’ya bu yönde önemli talepler ulaşıyor.

‘Toprak zirvesi’ne ramak kala Lefkoşa’nın her iki kesiminde de hazırlıklar yoğunlaşmış durumda. Yeşil Hattın kuzeyinde Mustafa Akıncı liderliği toprak mevzusuyla ilgili önemli toplantılar ve çalışmalar gerçekleştirirken, Rum tarafında da olası bir çözüm durumunda Türk tarafından geri alınacak olan topraklarla ilgili fikir jimnastiği ve tartışmalar hız kazanmış durumda.

KIBRIS'TAKİ 'TOPRAK DÜĞÜMÜ'

42 yıldan beri Kıbrıs’ta süregelen müzakerelerin en çetin taraflarından bir tanesi toprak meselesi. Toprak meselesinin belli başlı açılımları konusu. Rumların yönetimine geçecek olan topraklar kuzeydeki Türk kurucu devletin sınırlarını, ekonomisini, sosyal ve siyasal kompozisyonunu ve adadaki ağırlığını dizayn edecek. Bilindiği üzere, 1974 yılında adaya çıkarma yapan Türk Silahlı Kuvvetleri de facto olarak ada topraklarının yaklaşık %37’lik bölümünü kontrol altına almıştı. Sonrasında, bu topraklarda sadece Türkiye tarafından tanınan ‘Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ tesis edildi.

‘KKTC’nin kuruluşundan 33 sene sonra, Kıbrıs Türk tarafı yeni ‘toprak zirvesine’ 2004 yılında reddedilen ‘Annan Planı’nın ön gördüğünden daha az sayıda toprağın iadesi’ şiarıyla katılıyor. Rum tarafıysa elinden geldiğince iade edilecek topraklarının oranını arttırmayı hedefliyor. Rumların hedefinde Omorfou (Güzelyurt), Maraş, Karpaz gibi verimli topraklar var.

RUMLARIN TOPRAK FORMÜLÜ

Duvar’a ulaşan son bilgilere göre, yurt dışında gerçekleştirilecek olan ‘toprak zirvesi’ öncesinde Rum tarafının gündeme getireceği formül netleşmeye başlamış durumda.

Duvar’a konuşan kaynaklara göre Nikos Anastasiadis liderliği Güzelyurt ve Karpaz’ın iadesi için bastıracak. Rum tarafına göre Omorfou ve Karpaz gibi önemli sayılan yerleşim merkezlerini içermeyen bir anlaşmanın Rum kamuoyunca kabul görmesi ve olası bir referandumda onaylanması mümkün gözükmüyor.

Güzelyurt ve Karpaz için Türk tarafının dillendirdiği olumsuz tavrı ve düşünceleri dikkate alan Rum tarafı farklı senaryolar üzerinde kafa yoruyor. Bu senaryolardan birincisi, Güzelyurt’un Rum yönetimine geçmesini öngörüyor. Bu durumda Rum tarafı Türk mülk sahiplerine ve Rum mallarından yararlananlara imtiyazlar tanımaya sıcak bakıyor.

İkinci senaryoya göreyse Güzelyurt federal yönetimin kontrolünde olacak. Buradaki mülklerin ilk sahipleri bu mülklerin geleceğine yönelik son söz hakkına sahip olacak. Rum tarafı bu senaryonun Karpaz’ın dört köyü için de geçerli olmasını talep ediyor.