Bizi köyümüzün Ayşenur'larına emanet edin!
Yer, Tunceli, Çemişgezek. Benim ilçem! Köy, Uzungöl. Namı diğer Ağgi. Benim köyüm! Adı, Ayşenur Yıldırım. TEOG Türkiye üçüncüsü! 120 sorunun 118'ini doğru yapmış Ayşenur. Üstelik öyle Amerikalarda falan da değil. Çemişgezek!
Dört bir yanda idrak ettiğimiz 'dolar bozumu şenlikleri' tırt çıkmış olmalı ki dolar oldu dört lira. Yetkililerimizin işaret buyurduğuna göre, içerdeki ve dışardaki hain kostoklar yapmış yapacağını.
Ekmek ve yumurta dahil en alakasız fiyat artışının açıklaması hazır artık:
'Abey bahsana dolara, otomatikman yansiyo!'
Ardından:
'He, o da doğru... Tabi canım, dolar!' biçimindeki derin kavrayış!
İyi gitmeyen ekonomik gidişe 'devlet büyüklerimiz el atar' diye beklerken, onlar birbirine girdi. Bizim meclis, baskın yemiş Şolin (shaolin) tapınağından beter bu ara. Allah var, teknikler açısından ustalık dönemindeler. Öyle kartal pençesi, yılan yumruğu, aslan pençesi, katır tekmesi falan değil. Uçan diş, sıkılmış ümük, üçlü kabin, bunlardan bazıları.
Ruh ve beden sağlığımız bozulmasın diye yayınlamıyorlar müsabakaları. Fakat alem cenk görsün diyerekten kendi imkanlarıyla kaydedip yayınlayanlar var. İzlerken ciğerin parçalanır.
Bi tanesi, okul bahçesinde kavga eden ergenler gibi şikayet etmiş:
'Hocam, arkadaşımız beni dişledi!' diye.
Diğeri de:
'Valla hocam, arkadaşımız yalan söylüyor, kim ki dişlemiş!' diyerek ağır yemin vermiş.
Güya, dişleyen muhalefetten biri. Belki tabanın beklediği dişli muhalefeti yanlış anlamış. Bir de güya denmiş ki, 'dişlemek devrimci bir eylem' falan. Sanki, 'Ey, dünyanın bütün devrimcileri, birleşiniz! Baktınız olmuyor, dişleyiniz!' demeye getirmiş.
Aslında tam demiş mi dememiş mi, harbiden dişlemiş mi, yalan mı diyorlar, madem dolar tavan yapmış, yalan niye bu kadar ucuz onu da bilmiyoruz. Ortalık toz duman! Mevzunun kız meselesi olmadığına eminiz sadece. Daha ana bir mesele, anayasa meselesi!
Birbirlerinin kafasına vura vura şunu anlatmaya çalışıyor olabilirler:
'Darbe anayasasını vurdusuz kırdısız değiştirmek o kadar kolay mı kardeşim?'
Tam bilemedim? Belki de, tarlada kavga edelim, harmanda birbirimize girmeyelim kafası? Tam bizlik!
Harman dedim de şimdi daha enteresan bi şey diyeyim. Biliyorsun, nerede bir bilimsel sıçrama görsem seninle paylaşıyorum sevgili okur. Misal geçen hafta, galaksi bulan bacımız Burçin'in mutluluğunu paylaşmış, hep birlikte gururlanmıştık. Tabii kendilerinden küçük bir teşekkür bile görmedik o ayrı. İnsan bi arar, iki satır meyleder, "Onca yazmışsın Özkancım, ellerine sağlık" falan der. Ama yok! Hep bi havalar, havalar! Canın sağ olsun be Burçin!
Şükür ki başarılı kızlarımız gırla... Hepimizi gururlandıran bir diğer kızımız, benim göğsümü ayrıyeten kabarttı.
Yer, Tunceli, Çemişgezek. Benim ilçem!
Köy, Uzungöl. Namı diğer Ağgi. Benim köyüm!
Adı, Ayşenur Yıldırım. TEOG Türkiye üçüncüsü!
120 sorunun 118'ini doğru yapmış Ayşenur. Üstelik öyle Amerikalarda falan da değil. Çemişgezek! ( Yaa, Burçinanım, Burçinanıım!)
Harman dedim ya, Ayşenur bazen harmanda, bazen de hayvancılık yapan babasının yardımında. Baba Kazım Yıldırım da hiç dememiş, "yavrum sen testlerini çöz, malları ben yemlerim, ahırı ben süpürürüm" diye. Kızını hayattan koparmaması gerektiğinin farkında. Kızın bir elinde soru bankası, diğerinde süpürge.
Üstelik Ayşenur, yatılı okuyor. Beş gün ilçede, iki gün köyde. Zehir maşallah!
Tezeği, dirgeni, yabayı, örkeni, gıdiği, loğu, püşürüğü, süvüngü, patosu, heriği, tapanı, şüjüğü, tohluyu da biliyor...
Öklit'i, Pisagor'u, mitozu, mayozu, Erzurum Kongresi'ni, dolaylı tümleci, asiti, PH'ı, bazı da biliyor.
O da yetmemiş haftada bir tane de kitap okuyor!
Üstelik bazılarımız gibi gözü çok yukarılarda da değil! Diş hekimi olmak istiyor Ayşenur. Kutluyoruz ve inanıyoruz!
Ve diyor ki: 'Günümüzde çocuk ölümleri ve insan ölümleri artık normal karşılanıyor. Her hafta sonu eve gittiğimde, her televizyon açtığımda ölüm ve şiddet haberi izlemek beni çok üzüyor. Bunların artık bitmesini istiyorum.'
Bizi köyümüzün Ayşenur'larına emanet edin!