Yusuf Bey'in gözünden Pera nasıl?
Osmanlı bürokratı Yusuf Franko'nun karikatür albümü görücüye çıktı. Albüm, dönemin Pera'sına canlı bir bakış atmamızı sağlıyor.
1956 yılında Kapalı Çarşı'da bir halıcı, Amerikalı bir diplomata bir albüm sattı. Albüm,diplomat ve ailesiyle birlikte uzun bir yola çıktı. Nil Nehri'nden geçti, Abadan'a uçtu. Afganistan, Hindistan, Nepal, Burma, Kamboçya, Vietnam, Endonezya ve Japonya'ya gitti. Kendisini Kuzey Amerika'da buldu, Vermont ve Toronto'yu gördü. Sonra Toronto'da yeniden bulundu. İzlanda'da bir ara durak yapması gerekti, ama istikamet belliydi: Beyoğlu.
Albümün içinden Osmanlı bürokratı, hariciyeci, mutasarrıf, cemiyet adamı, oyuncu, karikatürist Yusuf Franko Kusa ile müthiş yeteneğiyle çizdiği 19. yüzyıl sonu Beyoğlusu ve insanları çıktı: "Yusuf Franko'nun İnsanları."
Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi'nin (ANAMED) yeni sergisi Yusuf Franko'nun İnsanları: Bir Osmanlı Bürokratının Karikatürleri bu sözlerle açılıyor. Lübnan'dan İstanbul'a göçüp Şark Meselesi'nin en hararetli günlerinde Osmanlı Hariciyesi'nde kendilerine yer bulan Franko Kusa ailesinin yaşamı etrafında şekillenen bu albüm neredeyse Osmanlı'nın son dönemini günümüze getiriyor.
Ortadoğu'yu nasıl pay etsek hesabındaki diplomatlar, kendilerine alan açmaya çalışan yabancı sermaye, Osmanlı egzotizmine kendini kaptıran turistler, yeni hayranlar peşindeki sanatçılar Pera'da konuşlanır. Gündüzleri diplomatik pazarlıklarla, geceleri de eğlencelerle hayatını geçiren Yusuf Franko sadece bu hayatı gözlemlemekle kalmaz, edindiği artistik yetenekle de 1884-1896 yılları arasına tarihlenen 124 karikatürden bu albümü oluşturur.
Ömer M. Koç Koleksiyonu'nda yer alan albümün tıpkı basımı bu sergi vesilesiyle sınırlı sayıda tekrar basıldı. Ayrıca dönemin toplumsal ve ekonomik ilişkilerine dair akademik makalelerin de olduğu "Youssouf Bey, The Charged Portraits of Fin-de-Siecle Pera" kitabı da yayımlandı. ANAMED'in sergisi de sadece albümü tekrar gün yüzüne çıkarmıyor, aynı zamanda dönemin yapısına dair de doneler sunuyor. Sadece bir karikatür albümünün sergisini değil, Osmanlı'nın yaklaşan sonuna dair bir sergi izliyoruz.
Sergi Lübnan'dan Pera'ya diyerek Franko Kusa ailesinin soyağacıyla açılıyor. Yusuf'un Dünyasını Haritalandırmak başlıklı SALT Araştırma tarafından sayısallaştırılan bölümde de Yusuf Bey'in Akrabalık, İş, Himaye, Arkadaşlık, İkamet gibi farklı şekillerde ilişkide olduğu insanlara dair bir haritalama yer alıyor. Devamındaki bölümlerde de Pera'nın görünümüne ve yabancı bürokratlardan portreler sunuyor. Yusuf Bey'in Avrupai sanat eğitiminden gelen abartılı yüz ve vücut betimlemeleri, kocaman kafalar altında ezilen küçük vücutları Osmanlı elitini satirik bir dille karşımıza getiriyor.
Serginin son iki bölümü de benim en çok ilgimi çeken yeri oldu. Karikatüristin Ölümü başlıklı bölümde Yusuf Bey'in albümün sonuna yerleştirdiği "Kefaret" karikatürü yer alıyor. Albüme çizdiği isimler Yusuf Bey'i ipe götürür, bir yanda ailesi ağlar, diplomatlar da tabi ki tarafsız bir şekilde durumu izler. Bu karikatürler sergide bahsedildiği gibi Yusuf Bey'in başına iş açtı mı bilmiyoruz, ancak belki de Yusuf Bey'in ileri görüşlülüğü ileriki yıllardaki basının yaşayacağı zorlukları haber vermekte. Sergiyi Albümün Dışında, Efsanenin Ötesinde başlıklı bölümle kapatırız.
Bu bölüm albümün dışına taştığı ve bir anlamda sonraki süreçte Pera'nın dönüşüme başladığı zaman dilimini işaret eder. Yusuf Bey'in ve çevresinin dönemi kapanmıştır artık.
ANAMED'in sergisi en başta dünyayı dolaşan bu albümü gün yüzüne çıkarmış oluyor. Dahası Bahattin Öztuncay'ın küratörlüğü döneme yeni bir bakış atmamıza da olanak sağlıyor. Sergi 1 Haziran tarihine kadar görülebilir.