Savaşma, taş at!
Çin ve Hindistan insan gibi karşılıklı bağırışmışlar. Sonra kan beyinlerine sıçramış. Muhtemelen sinkaflı küfürleşmişler. Olay daha da alevlenmiş. Bu sefer de “daş yoh mu daş?” diyerekten onca hava muhalefetine, üzerlerindeki üniformalara, bellerindeki silahlara rağmen taşları toplayıp birbirlerine fırlatmışlar. Sapanı, hele hele de kurt sapanı olan taraf berikini duman etmiş!
Köy yerinde gördüğümüz 'sinor' (sınır) kavgalarının ülkeler arası versiyonu Çin ile Hindistan arasında yaşandı. Kırsalar birbirlerini, dünyanın üçte biri helak olacak. Milyarlık memleketler. Fakat ezber bozdular, örnek oldular, ümit yeşerttiler.
Aralarında 3 bin 500 kilometre sınır var bunların. Çin, Hindistan'ı 'Sikkim' ve 'Tibet' bölgeleri arasında sınır ihlali yapmakla suçluyor. Tibet'i biliyoruz. Dünyanın her yerinden hacıları var. Ferrari'sini satan bilge falandan hatırlıyoruz. Yakın zamanda bizde cemaatini satan vaiz çıkana kadar çok popülerdi. Çıta hayli yükseldiği için eskisi kadar popüler değil Ferrari satıp hidayete ermek.
Hindistan tarafındaki eyaletin adı ise 'Sikkim'. Ahalisi ne zaman ki 'Turkey' üzerinden hindi göndermesi yaparsa cebimizde bu bilgi dursun. Bulaşmazlarsa biz de ses etmeyiz.
Yine iddiaya göre, Çinli devriye askerleri kötü hava koşullarının zoruyla Hindistan bölgesine doğru ilerlemiş. Hintli askerler de bu duhuldan rahatsız olmuş. Neyse ne, gerilmişler işte. Esas iş bundan sonra.
Müdahaleleri ve çatışmaları hayranlık verici türden. Ne bizimle Yunan tarafınınki gibi uçakların it dalaşına benziyor, ne de Kuzey Kore ile ABD'nin füzeli, nükleerli atarlanmalarına.
İnsan gibi karşılıklı bağırışmışlar. Sonra kan beyinlerine sıçramış. Muhtemelen sinkaflı küfürleşmişler. Olay daha da alevlenmiş. Bu sefer de “daş yoh mu daş?” diyerekten onca hava muhalefetine, üzerlerindeki üniformalara, bellerindeki silahlara rağmen taşları toplayıp birbirlerine fırlatmışlar. Sapanı, hele hele de kurt sapanı olan taraf berikini duman etmiş! Üç, beş kafa göz yarıp hırslarını almışlar, helalleşip normal devriye hallerine dönmüşler.
Küsmek, trip atmak türünden daha düşük yoğunluklu bir çatışma örneği de gösterebilirlerdi ama taşla iktifa etmeleri bile, insanlığımız açısından yeni bir ümit oldu.
Zamanla belki bir gönül koyma, küsme, trip atma bile düşman caydırmak için yeterli olabilir. En kötü, beş, on yarılmış baş, milletlerin kaderini kurtarır, dünya barışı kendiliğinden tesis olur. 'Kınamalı tüfek' Birleşmiş Milletler'den daha işlevsel olacağı kesin.
Fakat bu insani filizin kuruyacağı, kurutulacağı belli. Kılıç dansözü Trump, attığı twitle niyetini de, amelini de belli etti. Barselona'daki terör saldırısından sonra attığı ırkçı twitte, Müslümanları domuz kanına batırılmış kurşunlarla öldürüldüğü rivayet edilen Amerikalı bir generalin yöntemlerini ballandırarak, 'radikal İslami terör'e karşı örnek gösterdi. Bu ruh hastalarını palazlandıranlar kendileri değilmiş gibi. Aynen dediği şu:
“Amerikalı General Pershing’in yakalanan teröristlere ne yaptığını inceleyin. Sonraki 35 yıl boyu radikal İslami terör diye bir şey kalmamıştı.”
Küresel güçlerin, Hindistan ile Çin arasındaki sınır meselesinde olayı tatlıya bağlayan ruha ihtiyacı var:
'Savaşma, taş at!'