Arda’ya sporcu önerisi: LeBron James
LeBron James’in ne protestoya katılmak ne de destek vermek gibi bir zorunluluğu yok. Aynı Arda gibi. Siyasi erkin yanında olmak ona ne kazandırır bilinmez ama o doğru bildiği yoldan gitmeyi tercih etti. Arda’nın tersine yani.
Hatırlıyorsunuz değil mi bundan birkaç ay öncesini. Hani ‘Güçlü bir Türkiye için ben de evet diyorum. Sen de var mısın Arda kardeşim?’ videosunu. Gücün iktidar, gücün para, gücün mutlak otorite olduğunu düşünenlerin sosyal medya yaygısıydı. Başkanlık sistemi tartışmalarının bile ilerisine gitmişti bu video. Çünkü spor camiası işin içine dahil olmuştu. Çoğu, gelir düzeyi düşük olan ailelerin çocuklarının para karşısındaki imtihanı, spor sahasında pek de olumsuz sonuçlar vermiyordu ne de olsa. Arda da hemen bu video furyasına katılmıştı. Aksi mümkün olamıyor gibiydi sanki.
Geçmiş zaman şimdi nereden geldi bu aklına demeyin. Aslında geçen hafta aklımdaydı. Çünkü LeBron James’i görmüştüm. ABD Başkanı Trump'ın bazı sporcuları hedef alan açıklamaları sonrası, Amerikan Futbol Ligi'nde (NFL) oynayan Colin Kaepernick, bir diz çökme eylemi başlatmıştı.
Hadi konuyu yeniden tazeleyelim. Eylül ayında ABD Başkanı Donald Trump, Alabama’da taraftarlarına seslendiği mitingde, “Siz de futbol takımı sahiplerinin, bayrağa saygısızlık yapan oyunculara, ‘O o….. çocuğunu sahadan atın hemen… Kovuldu’ demesini duymak istemez misiniz?” şeklinde seslenmişti. Bunun üzerine Colin Kaepernick’ın annesi, Twitter hesabı üzerinden Trump’ın bu çıkışına yanıt vererek, “Bu beni sanırım gururlu bir o….. yapıyor” dedi.
Donald Trump’ın “Bu oyuncuları kovun” diyerek çağrı yaptığı NFL takımlarından Jacksonville Jaguars’ın sahibi Shahid Khan da Londra’daki karşılaşmada oyuncular ile birlikte diz çökme protestosuna katıldı.
Protestolar halen devam ediyor. Ve aklıselim her sporcudan da destek alıyor. Onlardan biri de LeBron James. Ne protestoya katılmak ne de destek vermek gibi bir zorunluluğu yok. Aynı Arda gibi. Siyasi erkin yanında olmak ona ne kazandırır bilinmez ama o doğru bildiği yoldan gitmeyi tercih etti. Arda’nın tersine yani. James, daha önce Trump’ı sporu kullanarak halkı bölmeye çalışmakla suçlamıştı. Amerikan futbolunu sevdiğini ama NFL’in parçası olmadığını dile getiren yıldız basketbolcu “NFL’i temsil etmiyorum tabii ki. Kurallarını ve kaidelerini bilmem. Ama bildiğim bir şey var. Kap’a yanlış yapılıyor. O bir NFL oyuncusu. Bir kez daha söylüyorum o sadece yetenekli bir NFL oyuncusu. Onun kadar yetenekli oyun kurucular ne şanslar elde ederken bence Kap, NFL’den dışlanıyor. Ve benim buna saygı duymamı bekleyemezsiniz” dedi.
Bu dışlanmanın sebebinin de takım ya da Kaepernick’ın ortaya koyduğu performans olmadığını dile getiren LeBron James “Tek sebebi haksızlığa karşı diz çökme eylemi başlatması. Sırf kendisiyle sözleşme imzalamak için bir NFL takımımın olmasını çok isterdim” diye konuştu.
Kaepernick’te Martin Luther King’in vizyonu olduğunu belirten James, “Muhammed Ali de bu mücadelede yer almıştı. Artık insanlar neyin ne olduğunu öğrenmiş olmalı. Kaepernick’i selamlıyorum ve saygı duyuyorum” diyerek de tarafını bir kez daha net bir şekilde ortaya koydu.
Spor, siyasetten azade olmaz kabul. Spor, mevcut yapısıyla siyasete direnemez, peki. Ama sporcular hem de kamuoyunu etkileyebilecek sporcular, vicdandan ayrı kalamazlar, kalmamalılar. Güç, sanıldığının aksine günlük muktedirlerin ya da paranın değil, vicdanın ve iç adaletin elindedir. LeBron James’in dediği gibi “Siyahi doğarsın, ayrımcılığa uğrarsın.” Lakin beyaz doğup, bu ayrımcılığa gözlerinizi kapar, kulaklarınızı tıkarsanız, siz de ayrımcılık yapmış olursunuz. Yani vicdanınızı karartıp, kendinizi bile kandıramazsınız.