2018-Olası yangın yerleri
ABD ile vize krizi tam da RF’den S-400’ler alınıyorken çözümlendi. Cumhurbaşkanının 5 Ocak’ta Elysée Sarayı’nda Fransız mevkidaşı Macron tarafından kabul edilecek olması cabası. İşte, Somali ve Katar’ın üzerine Kızıldeniz’de Sevakin Adası’nın Sudan’dan alınması. Öyleyse sıkışma yok, kenara itilme yok, aksine boyun eğmeyen bir cihan pehlivanı gibi dimdik yürüyen, heybetli bir Türkiye var. Pekiyi ama uluslararası ilişkiler çayır güreşi midir?
Yeni yılda uluslararası gelişmeler hızlanarak üzerimize gelmeye devam edecek. Bizi bekleyen bölgesel ve küresel sınamaların sayısı hayli fazla olacak. Tüm bunlarla iç siyasetimizde hem gerilimin ve belirsizliğin yükseldiği, hem ufkumuzda başkanlık seçimlerini beklediğimiz bir dönemde gireceğiz. Yüksek süratte seyrederken ve aracın içinde sürücüyle yolcuların sürekli bağrışma halinde olduğu kaotik ortamda en ufak direksiyon hatasının sonuçları vahim olabilir. Şimdi bu meydan okumalar nedir, birlikte bakalım.
Ocak ayında ABD Başkanı Trump’ın önüne İran’la ilgili pek çok yaptırımın uygulanması kararı gelecek. Trump’ın seçim döneminde söz verdiği Obama’dan devraldığı nükleer anlaşmayı çöpe atması, gayet güçlü olasılık. İran’da halk ayaklanmalarına benzer toplumsal hareketlenmelerin başlamış olması Trump’a anlaşmayı çöpe atmak için doğru zamanın geldiğini düşündürtebilir. Burak Bilgehan Özpek’in doğru biçimde işaret ettiği üzere İran’da (ve Rusya’da) Suriye’deki askeri maceraların içeride siyasi bedelini ödetecek demokratik hesap verme sistemleri yok. Ayrıca Tahran rejimi ne Esat ne Mübarek gibi dışa bağımlı değil, yani eli rahat.
Rusya’da da (RF) Mart ayında seçim var. Putin’in kazanması zaten garanti olan seçimde, yegane muhalefet temsilcisi Navalny’nin adaylığı alelusul iptal edildi. RF, Kürtlerin bir biçimde katılacağı Suriye Ulusal Diyalog Kongresi’ni (SUDK) ocak ayında toplamakta kararlı. YPG Komutanı Sipan Hemo 2017’nin son günlerinde Moskova’yı ziyaret etti. Dışişleri Bakanı Lavrov, yeni yılın başlangıcında İdlip’te cihatçıların kökünün kazınacağını açıkladı. Putin, RF kökenli cihatçıların ülkeye geri dönmeden bulundukları yerde yok edilmeleri talimatı verdi.
ABD Kongresi, hem YPG’ye hem Ukrayna’ya silah sevkiyatını onayladı. ABD Savunma Bakanı Mattis, Suriye ve RF ile ABD destekli (omurgasını YPG’nin oluşturduğu) Suriye Demokratik Güçleri arasındaki sınırın Fırat Irmağı olduğunun ve bu duruma tarafların saygı göstermeye devam edeceğinin altını çizdi. Mattis ilaveten Suriye’de IŞİD’le mücadeleye odaklanmaya devam edileceğini ve kuzeyde yeniden inşanın başlatılması bağlamında, daha fazla sayıda diplomatın artık sahada görüleceğini de ekledi. RF Dışişleri Sözcüsü Zaharova ise PYD’nin SUDK’ye katılımı konusundaki soruyu “henüz erken” yanıtıyla geçiştirdi.
Irak’ta da mayıs ayında seçimler var. Abadi, IŞİD’in ülkeden atılması ve Irak Kürdistan Bölgesi (IKB) referandumu sonrasında yaptığı hamlelerle zaferini garantilemiş gözüküyor. Ancak ezeli rakibi Maliki, Kürtlere en olumsuz yaklaşan siyasi figürlerden olmasına karşın IKB’ye bir açılım yaptı. Abadi ise, bakanlarını göndermese de maaşların ödenmesi konusunda müzakereye başladı. Fişhabur, sınır kapıları ve havaalanlarının denetimi sorunu ise orta yerde duruyor. IKB’de içine çöküş devam ediyor. Halk ayaklanmaları, İran’dakilere benzer biçimde devam ediyor. KYB’de kongre var. Merhum Talabani’nin iki oğlu Bafil ve Kubat’ın çekişmesi ya partiyi bitirecek ya daha baskıcı bir dönemin kapısını aralayacak. Süleymaniye, Erbil’den ziyade Bağdat’la yoluna devam etmek ister gibi duruyor.
BAE ile gerilim Fahrettin Paşa’nın aziz hatırasından ibaret değil. BAE açıkça, Suudi Arabistan (SA) ve Mısır’a karşı Türkiye ve İran’ı yan yana konumlandırıyor. BAE’nin bunu SA ile eşgüdümsüz yapması olanaksız. Ankara, konu Kürtler olunca Suriye’de İran ve RF ile hizalandı. Ama cumhurbaşkanı Kürtleri ABD ile işbirliği dolayımıyla vatana ihanetle suçlamasına rağmen Esat’ı “katil Esed” ilan etmekten geri durmadı. Cumhurbaşkanı, yılbaşı mesajında egemen ve federal komşumuz Irak’ta Kürdistan Bölgesi’nin referandumunu bizim “boşa çıkardığımızı” açıkladı. Suriye’de de “gerekenin yapılacağını” sürekli tekrarlıyor. Osmanlı geçmişi de düşünüldüğünde, Arapların toplamının nezdinde irredentist bir dış politika izler konuma giriyoruz.
Denilebilir ki ABD ile vize krizi tam da RF’den S-400’ler alınıyorken çözümlendi. Cumhurbaşkanının 5 Ocak’ta Elysée Sarayı’nda Fransız mevkidaşı Macron tarafından kabul edilecek olması cabası. İşte, Somali ve Katar’ın üzerine Kızıldeniz’de Sevakin Adası’nın Sudan’dan alınması. Öyleyse sıkışma yok, kenara itilme yok, aksine boyun eğmeyen bir cihan pehlivanı gibi dimdik yürüyen, heybetli bir Türkiye var. Pekiyi ama uluslararası ilişkiler çayır güreşi midir? Pehlivanlardan birinin göbeği göğü görünce sona eren sıfır sonuçlu bir ilişki düzeni midir? Pehlivanlar anlaşmazlıklarını uzlaşıya vararak çözer mi? Maazallah, “yenilen pehlivan güreşe doymazmış” diye de bir deyimimiz vardır.
Çayır güreşini bırakıp futbola geçersek, ikili-üçlü sıkıştırmaların hem sert hem çok olacağı (ABD-RF, Araplar-İran-Kürtler), oyun kurmakta zorlanacağımız (Astana-Cenevre, İran nükleer), şişirme toplarla savunmadan zor çıkabileceğimiz (ufuktaki başkanlık seçimleri ve içeriye odaklı hamasi dış siyaset), baskı altında sakin, kafası yukarıda top yapan oyunculara gereksinimin artacağı (işlevsizleştirilmiş hariciye), tek santrforun çok pas alamayacağı (Beştepe’de toplanmış opak karar alma düzeneği), gaz vererek değil taktikle set oynamak zorunda olacağımız (uluslararası hukuk, sessiz diplomasi, BM, AB, NATO) ve kalemizde beklenmedik goller görebileceğimiz (ekonomik kriz, Idlip, SUDK, nükleer çekişme) zorlu bir yıl olacağını öngörebiliriz 2018’in.
Aydın Selcen Kimdir?
1969 İstanbul doğumlu ve Saint Joseph Lisesi ile Marmara Üniversitesi İngilizce Uluslararası İlişkiler Bölümü mezunudur. 1992-2013 arasında Dışişleri Bakanlığı'nda meslek memuru olarak çeşitli görevlerde bulundu. Son olarak 2010-13 tarihleri arasında Erbil Başkonsolosluğu görevinde bulundu. Merkeze döndüğü gün "memuriyetten istifa etti." Genel Energy petrol şirketinde bir buçuk yıl siyasi danışmanlık yaptı. 2015'den beri bağımsız olarak özellikle Irak ve Suriye konularında yazıyor. Galatasaray kongre üyesidir. Alaz adında bir kızı var.
Kürt yurttaşların derdine Diyarbakır'dan bir bakış 06 Ekim 2021
Soçi'nin ardından dış politikada dağınıklık sürüyor 03 Ekim 2021
Almanya seçimlerinden bize bakan sonuçlar 29 Eylül 2021
Erdoğan'ın görkemli New York seferi 26 Eylül 2021 YAZARIN TÜM YAZILARI