Hey olimpik ruh! Oradaysan üç kere tahtaya vur
Güney Kore'nin Pyongyang şehrinin ev sahipliğinde gerçekleştirilen Kış Olimpiyat Oyunları 9 Şubat'ta başladı. 25 Şubat'ta sona erecek oyunlarda Kuzey ve Güney Kore'nin tek bayrak altında yarışma kararı olimpik ruhun barışçıl yanını tekrar canlandırdı. Açılış gününde Kuzey Kore'nin şehirde yaptığı askeri geçit ise sportif birleşmenin arkasında "Kim Jong-Un'un dünyaya gövde gösterisi amacı mı yatıyor?" sorusunu akıllara getirdi.
Meybi Garam*, Kuzey Kore'li bir kadın. Ülkesinde Güney Kore şarkıları dinlediği için yakalanıp çalışma kampına gönderilme cezasına çarptırılmış. Cezayı çekmemek için yakalanma ihtimalinde yanına aldığı zehri içerek hayatına son verme pahasına Güney Kore'ye kaçmış. BBC Türkçe'nin Kore Savaşı'nın 60'ıncı yıldönümü nedeniyle yaptığı haberde anlatılıyor bu hayat hikayesi. Habere göre Kuzey Kore'den Güney Kore'ye yılda 3 bin kişi kaçıyor. Meybi Garam onlardan biri.
SÜPER(!) GÜÇLERİN ARASINDA
Kore, 20'nci yüzyılı büyük savaşlarla ve boyunduruklar altında geçirmiş bir ülke. 1900'lü yılların başında Japon İmparatorluğu'nun Rus İmparatorluğu'nu yenmesiyle 'el değiştiren' ülke İkinci Dünya Savaşı sonrasında tekrar Rusların gündemine gelmişti. Sovyet Birliği olarak hayatına devam eden ülkenin karşısında Amerika Birleşik Devletleri vardı. 38'inci enlemi sınır alıp Kuzey ve Güney olarak başlayan Kore bölüşümü ile, milyonlarca insanın öldüğü üç yıl süren savaş sonunda 1953'te ateşkes antlaşması imzalandı ve saflar belirlendi. Kuzey Kore dışa kapalı bir ülke, Güney Kore ise liberal ekonominin parçası bir ülke oldu. Ateşkes imzalanmış olsa bile Kuzey ile Güney arasında yazılı bir barış anlaşması olmadığı için iki ülke uzun süre 'savaştaydı.'
SİYASİ GERGİNLİĞİ SPOR YOK EDEBİLİR Mİ?
Son dönemde siyasi ilişkilere tekrar başlayan iki ülke Güney Kore'nin ev sahipliğinde 9 Şubat günü Pyongyang'da başlayan Kış Olimpiyat Oyunları'ndan hemen önce Kuzey Kore'nin birlikte çalışma tekliflerini değerlendirdi. Seremonide tek bayrak altında Kore adıyla birlikte geçiş yapmayı kabul eden iki ülke için karar aşamasındaki en önemli ikna edici nokta ise, yıllar süren politik gerginliğin spor ile ikinci** bir son bulma şansı sunmasıydı. Açılış gününde Kuzey Kore'nin şehir merkezinde Kuzey Kore Ordusu'nun kuruluşunun 70'inci yılı olması nedeniyle yapmış olduğu askeri geçit töreni ise, Kim Jong-Un'un gövde gösterisi olarak yorumlandı. Spor alanında birleşmenin arkasında Kim Jong-Un'un siyasi planları mı vardı? Olimpik ruha yakışan sportif birliktelik siyasi oyunlara alet mi oluyor sorusunun cevabını ilerleyen günlerde alabileceğiz.
BİRLEŞTİRİCİ HALK TÜRKÜSÜ
Sadece Güney Kore (23) ve Kuzey Kore (12) Kadın Buz Hokeyi takımlarının oluşturduğu kadroyla Olimpiyatlara katılan Kore takımı, tek bayrak altında ilk mücadelesini Olimpiyat Oyunları'ndaki rakiplerinden İsveç'le Incheon'da yaptığı hazırlık maçında gerçekleştirdi. 23'ü Güney Koreli ve 12'si Kuzey Koreli oyunculardan oluşan Kore Kadın Buz Hokeyi Milli Takımı'nın çalıştırıcılıklarını da ABD ve Kanada pasaportlu eski buz hokeyi oyuncusu 29 yaşındaki Sarah Murray ile Kuzey Koreli Pak Chol Ho yapıyor. Tribünlere gelen Koreliler ise 'biriz' tezahüratlarıyla birleşmeye ve takımlarına desteklerini verdi. Sonuç 3-1 İsveç lehine bitse de Park Jongah Kore takımı adına attığı golle spor tarihine adını yazdırdı. İki ülke maç öncesi kendi ulusal marşları yerine iki toplumun da 600 yıllık geçmişinde yer alan Arirang isimli 60 farklı versiyona sahip UNESCO'nun Kültürel Miras olarak kabul ettiği keder, ayrılık, birleşme ve aşkı anlatan bir temaya sahip halk türküsünü seslendirdi. Meybi Garam'ın Kuzey Kore'de söylediği için cezalandırdığı şarkı Arirang mıydı acaba?
ÜŞÜTÜK POPOLAR YENİDEN SAHNEDE
Pyongyang'da gerçekleşecek tek ilk bu değil. Örneğin 15 vatandaşlık değiştirmiş sporcu mücadele edecek. Bu listede yer almayanlardan biri ise Güney Koreli yetkililerin yaptığı açıklamaya göre, oyunlara hazırlanmak için ülkeye ilk gelen ülkelerden Jamaika'dan. Erkeklerde skeleton (tek kişilik hız kızağı da denebilir) branşında Anthony Watson ve kadınlar bobsled (çok kişilik hız kızağı da denebilir) branşında Jazmine Fenlator-Victorian, Carrie Russell, Audra Segree'den oluşan takımla temsil edilecek Karayip ülkesi. Jamaika Kış Olimpiyatları'na kadınlar bobsled dalında ilk kez takım gönderiyor. Jazmine Fenlator-Victorian daha önce 2014'te Sochi Olimpiyat Oyunları'nda A.B.D.'yi temsil etmişti. Şimdi ise Jamaika'nın bir parçası olacak. Ancak 1988'de Calgary'deki Kış Olimpiyatları'na giden erkek bobsled takımının ardından ikinci kez bobsled dalında yarışacaklar diyebiliriz. Jamaika erkek takımının bu başarısı 'Cool Runnings' ya da Türkçe çevirisiyle Üşütük Popolar adıyla çekilen filme ilham olmuştu.
VANLI ÇOCUKLARIN EĞLENCESİ BOBSLED
Türkiye ise Kış Olimpiyatları'nda dört farklı branşta sekiz sporcuyla mücade edecek. Kayakla atlamada Fatih Arda İpçioğlu, Alp disiplininde Serdar Deniz ve Özlem Çakıroğlu, buz pateni çiftlerde Alisa Agafanova ve Alper Uçar, cross-country kayak disiplininde de Hamza Dursun, Ömer Ayçiçek ve Ayşenur Duman mücadele edecek.
Geçtiğimiz günlerde BBC Türkçe'nin Facebook sayfasında paylaşılan bir video önüme çıktı. -35 derecede Van Çaldıran'da günlük yaşamı aktarıyor. Büyükler üşürken küçükler üşümediklerini dile getiriyor karda oynarken ve plastik bidonları önlerinde hızlıca sürerek üstüne atlayıp kaymaya devam ediyor. Bu çocukları görünce aklıma "Jamaika bile tarihinde ikinci kez bobsled branşında yarışırken, "Amca bizi babamıza söyleme…" saflığıyla karda olimpik bir spor olan bobsled'i icra eden çocuklardan kurulmuş bir takımla neden Türkiye bu branşta neden yer almıyor?" sorusu geldi. Ortak bir halk türküsü olmadığından mı? Sonra Aralık 2017'de Kayak Milli Takım seçmelerinin iki yaralı, beş gözaltı ile sonuçlandığını hatırladım. Bu şartlarda bu bile iyidir…
9-25 Şubat arasında oynanacak mücadeleler Eurosport Türkiye'den izlenebilecek. Bu haftaki yazımda aktarımlarıyla beslendiğim üç arkadaşım Berkem Ceylan, Mustafa Taha ve Ozan Can Sülüm mikrofonların başından iletecekleri binbir çeşit ilginç bilgiyle oyunların seyir zevkine zevk katacaklar.
*Meybi Garam'ın orjinal olarak nasıl yazıldığını bulamadığım için haberde sunulduğu gibi adını aktardım.
**1991'de Uluslarası Gençler Masa Tenisi Şampiyonası ve Gençler Futbol Turnuvası'nda da iki ülke birlikte mücadele etmişti.