Rus basınında geçen hafta (1-7 Aralık): ABD 30 bin savaşçıya eğitim verecek
Türkiye’nin Suriye'deki mevcut durumu ABD’nin hoşuna gitmezken Ankara da Washington’un “PKK’nin Suriye kanadına” verdiği destekten memnun değil. Üstelik YPG komutanlarından biri Sharq al-Awsat gazetesine verdiği röportajda, SDG ile ABD arasında bir sene zarfında 30 bin yeni militana savaş eğitimi vermeyi öngören yeni bir anlaşmanın yapıldığını öne sürdü.
Regnum ajansı yazarlarından Sergey Şakaryantz, Türkiye ve Suriye’nin tam bir Türk-Kürt savaş alanına dönüştüğünü yazdı. Yazara göre bunun yanı sıra Ankara, Türkiye Kürtlerine yönelik “siyasi terör” uyguluyor.
“Eskiden de olduğu gibi” Türkiye-Irak sınırında patlak veren savaş yazarın dediği gibi “Diyarbekir”e kadar yayıldı. “Türk ve Azeri medyasına” atıfta bulunan Şakatyantz, çatışmaların “Diyarbekir”in yanı sıra dört şehirde daha devam ettiğini öne sürdü. Suriye’nin kuzeyi de öyle. Hatta Astana’da konuşan Suriye BM temsilcisi Beşar Caferi Türkiye’yi Halep’e kimyasal saldırının arkasında durmakla suçlayıp TSK’nin Suriye’de 20 km. geri çekilmesini istedi.
Türkiye’nin komşu ülkedeki mevcut durumu ABD’nin hoşuna gitmezken Ankara da Washington’un “PKK’nin Suriye kanadına” verdiği destekten memnun değil. Üstelik YPG komutanlarından biri Sharq al-Awsat gazetesine verdiği röportajda, SDG ile ABD arasında bir sene zarfında 30 bin yeni militana savaş eğitimi vermeyi öngören yeni bir anlaşmanın yapıldığını öne sürdü.
Moskova’ya gelince Rus diplomatları, Kürtleri, “Suriye’nin toprak bütünlüğünü savunan güçlere” katmak için çaba harcıyor. Yazara göre Suriye krizini uzatmaya çalışan ABD ve İsrail’in Kürtlere “kur yapmaktan” başka çaresi” yok.
Vzglyad.ru internet portalında yayımlanan ve Oleg Moskvin, Anna Kukuşkina, Mihail Moşkin imzalı makalede Türkiye’nin savunma programı ele alındı.
T-129 ATAK helikopterlerinin Pakistan’a satışının en az altı aylık gecikme ile gerçekleşeceğini tahmin eden yazarlar bunun sebebinin, ABD’nin Türkiye’ye helikopter motorlarını vaktinde teslim etmekten vazgeçmesi olduğuna işaret ettiler.
Başka uygun motor satıcısı aramaya başlayan helikopter üretici şirket Turkish Aerospace Industries, daha çok Avrupa veya Çin’e bakıyor. Yazarlara göre motor teslimatındaki gecikme, ABD’nin Türkiye’ye S-400 için uyguladığı yaptırımdan başka bir şey değil. ABD ile arası iyice açılan Pakistan mevcut durumda Türk helikopterinin aynısını Çin’den satın alabilecek. Yoksa İslamabad ile anlaşmayı kaybetmek istemeyen Türkiye kısa bir sürede uygun motor bulmak zorunda.
Ta 1997’de ATAK helikopter ihalesine katılmak için Rusya özel olarak Ka-50-2 “Erdoğan” helikopteri geliştirdi. Ne var ki Türkiye o zaman İtalyan A-129 Mangusta helikopterini tercih edip onun bazında T-129 ATAK'ı geliştirdi ve üretti. Yazarların deyişiyle şimdi Türkiye “onun meyvesini yiyor”.
Rusya’nın önde gelen doğu bilimcilerden Yevgeniy Satanovskiy, Voyenno-promışlenney kuryer sitesinde yayımlanan makalede Türkiye’nin 2018’deki durumunu değerlendirdi.
Bilim insanına göre Türkiye’nin çözülmesi gereken en acil sorunu, ekonomide olumsuz gelişmeleri durdurmak. ABD ve AB ile “var olan sürtüşmeyi asgari seviyeye indirmeye çalışan” Türkiye, Satanovskiy’e göre Irak ve Suriye’de askeri operasyon dahil olmak üzere milli güvenlik alanında hiç taviz vermeyecek. Öte yandan zayıflayan ekonomi ve yaklaşan yerel seçimler iktidar partisini ittifak aramaya zorluyor. 2018 Türkiye için zor bir yıldı ama 2019 “herhalde” daha da zor olacak.
Yazara göre büyük ve dinamik ekonomiye sahip Türkiye, kalkınmayı ekseriyetle dış kredilerle finanse ediyor. Kredilerin büyük kısmını 2019’da ödeme zorunluluğu, cumharbaşkanı ile hükümet arasında bitmek bilmeyen “krizden nasıl çıkacağız” tartışması ile birlikte önümüzdeki sene ekonomik durgunluk bekleniyor. 2019’da geri ödenmesi gereken dış borç 200 milyar dolara ulaştı, bu da GSİH’nin dörtte birine eşit. Bu arada altın ve döviz rezervleri 60 milyar doları aşmayacak.
Yazıyı bitirirken Satanovskiy, “ekonomiden fazla anlamayan” Erdoğan’ın ekonomiyi şahsen kontrol altına alma arzusu, yatırımcıları iyice “korkutan” bir durum, dedi.
Nezavisimaya gazetesinde yayımlanan makalede, Rusya Ceza İnfaz Kurumu’nun (CİK) verdiği bilgiye göre yıldan yıla sayısı artan Müslüman mahkumlara dinlerine uygun hizmetin verileceğinden bahsedildi.
2015’ten bu yana İslam İşbirliği Teşkilatı’na gözlemci statüsünde katılan Rusya, teşkilatın çıkardığı “şeriat’ta mahkum hakları” genelgesinde yer alan bazı maddelere uyacak.
CİK’e bağlı cezaevlerindeki mahkumlar helal yemek, uygun kıyafet, abdest için temiz suya kavuşacak. Bunun yanı sıra Ramazan ve Kurban bayramı kutlanacak. Ayrıca cezaevi kütüphanelerine İslam konulu kitaplar dağıtılacak, cezaevi personeline “İslam tarihi ve kültürü” kursu verilecek.
Gazeteye göre söz konusu iyileştirme, mahkumlardan sürekli yeni üye kazanan “hapis cemaatlerinin” etkisini azaltmaya yönelik.
RİA Novosti ajansı, Rusya’nın Ay üssünü 2036-2040 yılları arasında kurmaya başlayacağını yazdı.
Devlet Uzay Etkinlikleri Kuruluşu (Roskosmos) ile Bilim Akademisi Uzay Konseyi’nin ortak nihai bildirisinde, bahsedilen tarihlerde Ay’a kargoların gönderilmesi ile bilimsel deneylerin düzenlenmesi yer alıyor. Üste robotlar çalışacak.
Geçen kasım ayında “Ay’ın istismarı”na “ülkenin stratejik amacı” diyen Roskosmos Başkanı Dmitriy Rogozin, Rusya’nın “Gateway” uluslararası uzay istasyon projesine “yardımcı rolü ile” katılmayacağını bildirdi.
Ekspert dergisi yazarlarından Anna Korolyova, yakın zamanda Rusya’nın ABD-Çin ittifakı ile karşı karşıya gelebileceğini iddia etti. Korolyova bugünlerde beklenen OPEC+ ülkelerinin petrol üretimini azaltma kararının ABD ile Çin’i yakınlaştırma ihtimali olduğunu belirtti. Umman Petrol ve Gaz Bakanı Muhammed ben Hamad er-Rumhi’ye göre üretimin azalmasına kesin gözüyle bakılıyor. Dergiye konuşan Uluslararası Finans Merkezi uzmanlarından Gaydar Gasanov, OPEC dışında kalan ama petrol ihracatçısı konumuna gelen ABD’nin, dış dünyada petrol fiyatı artışından olumsuz etkileneceğini anlattı.
Yazara göre petrol fiyat artışından olumsuz etkilenen ve dolayısıyla birçok konuda Amerika’nın tutumunu paylaşmak zorunda olacak Çin, Rusya ile var olan sıcak ilişkileri “soğutabilir”.
Andrey İsaev Kimdir?
Moskova Devlet Üniversitesi Türkoloji Bölümü'nden mezun. Rusya Bilim Akademisi Şarkiyat Enstitüsü ile Kazan Devlet Üniversitesi'nde çalıştı. Toplam 17 yıl çeşitli görevlerde Türkiye’de bulundu, Çin ve Hindistan’da çalıştı. Gazetecilik, araştırmacılık ve çevirmenlik yapıyor. RS FM radyosu kurucularından ve ilk genel müdürü.“Eski Çağ Türkiye tarihi” ve “Hint-Avrupa Mitolojisi: bir inceleme denemesi” adlı kitapları var.
'Kırım'da işgal açıklaması kabul edilemez' 24 Ağustos 2019
'Suriye Kürdistanı projesi şimdilik rafa kaldırıldı' 17 Ağustos 2019
ABD Kürtler ve Türkler arasında manevra yapıyor 10 Ağustos 2019
Basit bir silah ticareti jeostratejik boyut kazandı 03 Ağustos 2019 YAZARIN TÜM YAZILARI