YAZARLAR

Şampiyonluğun teslimat adresi: Golden State

Bu takımın Steph Curry'nin takımı olduğu zaten açıktı. Takımın en büyük yıldızı Kevin Durant ama unutmayalım ki Steph Curry, Durant henüz Golden State'e uçakla inmeden bu takımı iki NBA finali ve bir NBA şampiyonluğuna ulaştırmıştı. Tarihin en büyük normal sezon galibiyet rekorunu kırdılar: 73-9.

“Bazen taahhütlü gelir, 'almadım' diyemezsin...” (Yüksek Sadakat) Koskoca sezon, başından beri izlenmiş bir filmi ilk kez izliyormuş taklidi yapmakla geçti. Şampiyonluk kupasının teslimat adresi daha sezon başından belliydi. Golden State Warriors, sadece ligin lokomotifi konumunda değil aynı zamanda tüm reytinglerin düşmanı pozisyonunda. Ben uzun yıllardır böyle sezona tanıklık etmedim. Şu anda Batı Konferansı Finalleri oynanıyor. Golden State Warriors, Portland Trailbazers'e karşı seride daha Kevin Durant sahaya adımını atmadan 2-0 öne geçmiş durumda. Şimdi NBA otoriteleri ve yetkilileri kendi kendine oturmuş şunu soruyor: Bu işin sonu nereye gidecek?

Geçen gün yayın partnerim Adem Erkoçak ile Duvar Pası'nda NBA'i konuşurken laf bir şekilde Golden State Warriors'a geldi. Ortaya attığım iddia tam olarak şuydu; Şu anda mevcut NBA'de formda ritmini bulmuş bir Golden State Warriors ile Doğu Konferansı karması bile yapsanız baş edemez. Mevcut NBA'de iddiamın sonuna kadar arkasındayım. Yeni bir iddia daha atıyorum ortaya; sakatlığı sebebiyle ilk iki maçta oynamayan Kevin Durant serinin devamında hatta NBA finallerinde oynamasa bile Golden State Warriors'un şampiyon olacağını düşünüyorum. Bunu iddia ederken elbette ki haletiruhiyeme göre konuşmuyorum. Evet, haklısınız. Açalım biraz konuyu.

NBA'in Avengers'ı Golden State'i durdurmak mümkün mü?NBA'in Avengers'ı Golden State'i durdurmak mümkün mü?

Bazen insanların hayatlarımızdaki yerlerini tam kavrayamayız. Elbette kıymetlerini biliriz ama yaşamımızın düzeni içindeki önemini gerçek manada idrak edemeyiz. Ne zamana kadar? Ta ki o insanları o alışık olduğumuz yerlerinde bulamadığımız ana kadar. Varlıklarının katkısı bazen hesaplanamaz ama yokluklarında çıkan fatura gayet çarpıcı gelir hepimize ve bir korku sarar. Hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır o andan itibaren. Peki ya olursa?

Golden State Warriors'un hikayesi bununla ilişkili. Kevin Durant'ın gelmesiyle üst üste iki sezon şampiyon olan Golden State ekibi, sadece şampiyon olmakla kalmamış, ligi ve rakiplerini adeta domine etmiştir. Üst üste üçüncü şampiyonluk için bu sezona başlarken bin türlü meseleyle gündeme geldiler. Durant sezon sonu gidiyor mu? Draymond Green meselesi nasıl çözülecek? Steph Curry artık birkaç yıl önceki adam değil mi? Ya şampiyon olamazsak? Bu playoff'lar başladı ve Warriors takımı adeta bir iki vites yükseltti ve bir anda rakipleriyle aralarındaki o bariz fark ortaya çıktı. Şimdi ise iş başka bir boyuta geçti.

Kevin Durant sakatlandı. Portland'a karşı Batı Konferansı Final serisinin ilk iki maçında forma giyemedi. Golden State ise gerçek manada zorlanmadan seriyi 2-0'a getirdi. Tamam, hak veriyorum size, Portland da aman aman bir takım değil. En azından Warriors ile boy ölçüşecek kadar değil. Hatta sezon başına dönelim. Kim derdi ki Portland Trailblazers Batı Konferansı Finali oynayacak? Yine de bunun büyük resmi görmemizi engellemesine izin vermememiz gerekir. Steph Curry ile Warriors seriyi 3-0'a getirdiği an ne olacak peki? Olamaz mı? Her şey mümkün. Seri, resmi olmasa da fiilen bitmiş olacak. Doğu Konferansı'ndan zaten ya Miwukee Bucks veya Toronto Raptors gelecek NBA finaline. Büyük ihtimalle bu Bucks olacak. Muhtemelen de NBA final serisi son 10 yılın en düşük reytingli NBA finali serisi olacak. Şimdi meseleyi kesmeden küçük bir bakış açısı değiştirelim.

Kevin Durant bu sezon Warriors'u şampiyon yaptığı an üst üste üç şampiyonluk kazanmış ve üst üste üç NBA finalinin MVP'si seçilmiş olacaktı. Bu da NBA tarihindeki yerini yavaş yavaş belirleyecekti. Ki LeBron James gelmiş geçmiş en büyüklerle kıyaslanırken bir anda “acaba Kevin Durant kadar bile iyi mi?” sorusu tartışılacaktı. Şimdi diyeceksiniz ki ne değişti? Eğer Warriors, Kevin Durant'ın yokluğunda sallansaydı ve Portland'a maç kaybetseydi, hatta şampiyonluk yolunda ritmini yitirseydi o zaman diyecektik ki “İşte Kevin Durant böyle bir oyuncu!”. Golden State, Kevin Durant'siz şampiyon olabilirse o zaman konuşulacak ne kaldı geriye? Bu, Kevin Durant'ın büyük takım iyi oyuncusu olduğunu gösterecekti. Bir takımın kaderini değiştiren adam pozisyonundan uzaklaştıracaktı. Demek oluyor ki; her ne kadar yıllarca LeBron James'i eleştirsem de hakkını teslim etmemiz gerekiyor. LeBron, Miami'yi bıraktığında Miami Heat ne hale geldi? Haritada olmayan Cleveland'ı dört sene üst üste NBA finallerine taşıdı. Ayrıldı bu sezon ve Cleveland playoff'ların uzağından bile geçmedi. Los Angeles Lakers'a transfer oldu. Yıllardır playoff'lara giremeyen Lakers'ı playoff seviyesinde bir takım haline getirdi ve sakatlanınca Lakers playoff'ların dışında kaldı. Yani nereye geliyorum? Bu Kevin Durant'ın sakatlığı, yokluğu sadece rakibi Portland'a yaramadı. Aynı zamanda Kevin Durant analizlerimize bambaşka bir boyut getirdi.

Bu Portland serisi izlenilir bir seviyede heyecan taşıyor esasında. Bir başka not ise Steph Curry ve kardeşi Seth Curry rakip takımlarda karşılıklı olarak Batı Konferansı Finalleri'nde oynuyor olmaları.

Beşiktaş'ta yıllarca kaptanlık yapmış bir İbrahim Üzülmez vardır. “Deli İbo” lakabıyla Beşiktaş'ın sol kanadında 11 sezon koşmuştur. Yıllarca eleştirildi, beğenilmedi. Kimisi orta kesemediğini iddia ederdi, kimisi koşmaktan başka bir şey yapmadığını. İlginçtir İbrahim Üzülmez'in Beşiktaş kariyerinde kötü oynadığı bir derbi maçı, yani büyük maç yoktur. Tüm eleştirilere karşı Beşiktaş yönetimleri her sezon bir sol bek transfer etmiştir. İlginçtir gelen her yeni antrenör de İbrahim Üzülmez'i oynatmıştır. Ama kamuoyu yine de onun önemini anlamamıştır. Ne zamana kadar? Beşiktaş'tan ayrılana kadar. Beşiktaş uzun yıllar sol bek bulamamıştır. Bugün Türk futbolunda hâlâ bir “bek kıtlığı” vardır. Buradan da efsane kaptan İbrahim Üzülmez'i alkışlarımızla selamlamış olalım.

Şimdi Kevin Durant meselesine bir bakış açısı getirmişken tekrar dönelim Golden State konusuna. Bu Kevin Durant'siz süreç bize başka bir şeyi gösterdi. Golden State sadece yıldız ve oyuncu gücüyle buralarda değil. Takım mühendisliği belki de kusursuz ekip. Her rolün aktörü var ellerinde. Düşünsenize ortalarda bazen hiç görünmeyen Andre Iguodala, takımın savunmada bel kemiği kıvamında. Bir giriyor oyuna Golden State'in oyunu değişiyor. Savunmada ve hücumda. Gerçekten baş edilmesi zor bir oyun oynuyorlar. Hele bir de ritmini bulduklarında...

Bu takımın Steph Curry'nin takımı olduğu zaten açıktı. Takımın en büyük yıldızı Kevin Durant ama unutmayalım ki Steph Curry, Durant henüz Golden State'e uçakla inmeden bu takımı iki NBA finali ve bir NBA şampiyonluğuna ulaştırmıştı. Tarihin en büyük normal sezon galibiyet rekorunu kırdılar: 73-9 (73 galibiyet 9 mağlubiyet). Kevin Durant'in ben dönebileceğini hissediyorum ama son çıkan habere göre serinin devamında da forma giyemeyecek. Bu süreç aslında Golden Stateli oyuncular açısından da belirleyici olacak. Bu takım Kevin Durant'ın skor gücü arkasında toplanmış  vasat oyunculardan mı yoksa bu seviyenin adamlarından mı oluşuyor? Yani kısacası kim kimdir artık hepsi ortaya çıkacak.

Her şeye rağmen Golden State Warriors şampiyon olacak. Şimdiden hayırlı olsun. Çünkü biz bu filmi defalarca izledik. Yeniden aynı şeyi izliyor duruyoruz. Hayır yani son aynı anladık da bari başka bir hikaye izleseydik. Kısacası şampiyonluğun teslimat adresi belli: Golden State – Oakland / Kalifornia – ABD.


Ara Gözbek Kimdir?

Yayın hayatına 2005'te üniversite radyosu CIU FM'de başlayan Ara Gözbek aralıksız üç sene İngilizce ve Türkçe yayınlarla canlı radyo programı hazırladı ve sundu. 2005'te CNN Türk'te Frekans programında yapım asistanı ve muhabir olarak görev aldı. Gazeteciliğe ilk olarak 2006'da BirGün gazetesinde adım attı. BirGün'de Pazar eki ve spor bölümlerinde 400'den fazla makale yayınladı, ardından Türkiye'nin en çok takip edilen spor haber sitesi sporx.com yazarlığa devam etti. 2007 yazında staj yaptığı TRT'de “NBA Europe Live” adı altında NBA'in uluslararası projesinde TRT'yi NBA muhabiri olarak temsil etti. SporX TV'de “NBA ARA'SI” programını yaptı. Bunların dışında Taraf gazetesi, tempo24.com.tr ve birçok sitede makaleleri ve haberleri yayınlandı. Döneminde çok popüler bir radyo olan Metro FM'de pek çok programa konuk ve yorumcu olarak katıldı. sokaksesi.com sitesinin ve Android ile Apple'larda uygulaması da olan Sokak Sesi Radyosu'nu kurup burada uzun bir süre “underground” radyo yayınları yaptı. Halen Gazete Duvar'da yazmaktadır.