Yeneroğlu: Çevik Bir de Aysel Tuğluk da aynı zulmün mağduru
DEVA Partili Mustafa Yeneroğlu, emekli orgeneral Çevik Bir ile siyasetçi Aysel Tuğluk’un aynı zulmün mağduru olduğunu savunarak Adli Tıp Kurumu üzerindeki siyasi baskılara tepki gösterdi.
ANKARA - DEVA Partisi Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanı Mustafa Yeneroğlu, ağır hasta ve ileri derecede engelli mahkumların durumuyla ilgili yazılı açıklama yaptı. Emekli orgeneral Çevik Bir ile siyasetçi Aysel Tuğluk’un aynı zulmün mağduru olduğunu savunan Yeneroğlu Adli Tıp Kurumu (ATK) üzerindeki siyasi baskılara tepki gösterdi. Yeneroğlu, acilen infaz hukuku reformu yapılmasını istedi.
BİR BUÇUK YILDA EN AZ 46 KİŞİ HASTALIKTAN HAYATINI KAYBETTİ
Sivil toplumun yaptığı araştırmalara göre cezaevlerinde 651’i ağır olmak üzere 1517 hasta tutuklu ya da hükümlünün bulunduğu bilgisini paylaşan Yeneroğlu açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Bu kişiler arasında ağır hasta ve engellilik durumu olanlar ile yeme, içme gibi en temel kişisel ihtiyaçlarını dahi tek başlarına gideremeyenlerin olduğu biliniyor. Yalnızca 2021 yılının başından bu yana en az 46 kişi hastalıkları dolayısıyla hayatını kaybetti.”
‘ACİL REFORM YAPILMALI’
Cezaevlerinin fiziksel koşulları ve sağlık hizmetlerine erişim konularında ciddi zorlukların yaşanmasının pek çok hak ihlalini de beraberinde getirdiğini belirten Yeneroğlu şöyle devam etti:
“Ülkemizde acil bir şekilde infaz hukuku alanında reformların yapılması ve cezaevi koşullarının iyileştirilmesi yanında infaz erteleme konusunda insan haklarını temel alan bir yaklaşımın benimsenmesi hukuki ve vicdani bir yükümlülüktür. Her şeyden önce, tutuklu ve hükümlülerin hızlı ve etkili bir şekilde tedavi edilmelerini sağlayacak tedbirler alınmalıdır.”
‘ATK ÜZERİNDEKİ SİYASİ BASKILARA SON VERİLMELİ’
Yeneroğlu, ayrıca “ATK’nın yapısında iyileştirilmeye gidilerek hızlı karar alınmasının önü açılmalı ve ATK üzerindeki siyasi baskılara son verilmelidir. Keyfî uygulamaların önüne geçilebilmesi için ağır bir hastalık veya engellilik nedeniyle ceza infaz kurumu koşullarında hayatını yalnız idame ettiremeyen mahpuslar açısından ağır ve somut bir tehlike oluşturmama kriterinin kapsamı mevzuatta açık bir şekilde çizilmeli ve siyasi suçluların kapsam dışında tutulmasına son verilmelidir” dedi.
‘ADLİ TIP KURUMU, SİYASİ SAİKLERLE KARAR VERİYOR’
İnfaz Kanununda akıl hastalığı ile diğer hastalıklara maruz kalmış veya cezaevinde kalamayacak derecede ağır hasta ve engelli olan mahpuslar için infazın ertelenmesine ilişkin düzenlemeler yer aldığını, bu kapsamda ATK raporuna ihtiyaç olduğunu hatırlatan Yeneroğlu şöyle devam etti:
“Uygulamada, bu durumların siyasi saiklerle değerlendirildiği ve keyfi kararlar verildiği görülmektedir. Hasta mahpuslar için hastaneler tarafından ‘hapishanede kalamaz’ raporları verilmesine rağmen ATK tarafından verilen aksi yöndeki raporlarla ağır hastalığı olan mahpuslar mağdur ediliyor. Örneğin çeşitli hastanelerde ileri düzey demans teşhisi konulan ve hayatını sürdürmek için başkalarına ihtiyaç duyduğu açıkça ifade edilen hükümlüler Çevik Bir ve Aysel Tuğluk hakkında ATK, bu kişilerin hayatlarını cezaevinde sürdürebileceklerini belirtti. Çevik Bir de Aysel Tuğluk da aynı zulmün mağduru. Benzer şekilde, yine 84 yaşında olan ve cezaevinde birçok kez kalp krizi geçiren hükümlü Mehmet Emin Özkan için hazırlanan hastane raporunda, sürekli hastalık ve demans durumu olduğu belirtilerek cezaevinde kalamayacağı ortaya konuldu. Ancak Özkan, ATK’nın haziran ayında verdiği aksi yöndeki raporu dolayısıyla cezaevinde tutulmaya devam ediyor. Belirtilen bu ve benzer durumda olan mahpusların infaz ertelenmesi yapılabilecekken ATK raporu doğrultusunda infaz ertelemeleri yapılamıyor.”