Yeşil Sol Parti Diyarbakır'da iddialı: En az 10 milletvekili

Seçimlerin tarihi belli olduğunda birçok kişi muhaliflerin sevinçle sokağa çıkacağını mı sanıyordu? Biraz öyle galiba.
Ama bu beklenti, önceki yıllarda Diyarbakır'ın seçime nasıl hazırlandığını bilenlerde vardı.
Diyarbakır'ın beklentiyi boşa çıkarmasının birçok nedeni vardır mutlaka. Birincisi, ekonomik kriz koşullarında ve deprem felaketinin hemen ardından hükümetin seçim kararı almaya cesaret edemeyeceğini düşünüyordu Diyarbakırlılar. İkincisi, deprem Diyarbakır'ı da vurmuştu. Yüzlerce insan enkaz altında vefat etmiş, binlercesi de evsiz, işsiz, geleceksiz kalmıştı. Üçüncüsü ve en önemlisi hükümetin Kuzey Doğu Suriye'ye ve Irak Kürdistan Bölgesi'ne yönelik gerçekleştirdiği operasyonlardı.
Bütün bunlar ve başka nedenler, Diyarbakırlıların hükümetin depremi ya da Suriye'ye yönelik bir operasyonu bahane ederek seçimleri erteleme ihtimali üzerine yoğunlaşmasına neden olmuştu.
Böyle olmadı ve hükümet, seçimlerin 14 Mayıs'ta yapılmasına karar verdi. Doğrusunu söylemek gerekirse bu karar kısa süreli de olsa bir şaşkınlığa neden oldu.
Bu yüzden sokaklardaki sessizliğin dağılması, kavşaklarda partilere ait flamaların asılması, caddelerde seçim araçlarının gürültü kirliliği yaratması biraz zaman aldı.
Aslında, seçime bir haftadan az bir zaman kalmasına rağmen, en azından benim tanık olduğum, en sessiz seçim dönemi yaşanıyor Diyarbakır'da.

HDP SEÇİMLERE HIZLI ISINDI

Seçime hazırlanan partiler sessizce yürütüyorlar çalışmalarını.
Nasıl mı?
Milletvekili adayları tanıdıkları aracılığı ile köyleri ziyaret ediyor, çay kahve içiyor, vaatlerde bulunuyor, oy talep edip köyden ayrılıyorlar. Bu ziyaretin fotoğrafları, seçim çalışması olarak sosyal medyadan paylaşılıyor. Aynı yöntem ilçelerde de uygulanıyor. Adayların posterleri ve partilerin flamaları bile çok yeni donattı şehri.
Yeşil Sol Parti diğer partilerden farklı olarak sokağa erken indi. İlk seçim bürolarını Yeşil Sol Parti açtı. İlçelere ve köylere milletvekili adaylarıyla çıkarma yaptı. Seçim araçları seçim şarkılarıyla şehri turluyor. Yeşil Sol Parti'nin seçim çalışmasına bu kadar istekle atılmasını mevcut iktidarla hesabı var şeklinde yorumlamak mümkün. Öyle ya, başka hangi partinin eş genel başkanları, milletvekilleri ve belediye başkanları hapiste? Öte yandan bütün baskılara rağmen baş eğmediğini dosta düşmana göstermek isteği de var. Ve elbette Diyarbakır Yeşil Sol Parti'nin kalesi. Bu önemli kaleyi korumak motivasyonu, en az 10 milletvekili çıkarmak hedefi sahada da görünüyor. Hem toplantılarla hem de ziyaretlerle tempoyu düşürmeden seçime gidiyor Yeşil Sol Parti. Aday isimleri ya da adayların sıralamadaki yerleri üzerine yapılan tartışmalar erken bitti ya da bu tartışma seçim sonrasına ertelendi.
HDP bir önceki seçimde 9 milletvekili çıkarmıştı. Sahadan gözlemler gösteriyor ki bu seçimde en az 10 milletvekili çıkaracak. Neden 10 milletvekili? Çünkü 10'uncu sırada Êzidî aday Azad Barış var. Barış'ın seçim çalışmaları sırasında iyi bir performans sergilediği gözlemleniyor. Ancak defalarca katliama uğramış Ezidîleri temsil ediyor olması ayrıca etrafında bir sevgi halesinin oluşmasına neden oldu.

VEJDİN ENSARİOĞLU'NUN OYLARI

İYİ Parti Vejdin Ensarioğlu'na emanet. Ensarioğlu, deyim yerindeyse, tek başına İYİ Parti'yi sırtlamış durumda. Aileden gelen 20 bin civarındaki oyun üstüne koyarak milletvekili seçilmek için gayret sarf ediyor.
Vejdin Ensarioğlu'nun alacağı oyları diğer partiler de merakla bekliyor. Çünkü Vejdin Ensarioğlu'nun oylarını AK Parti'den alacağı hesaplanıyor.
Ensarioğlu ailesi Dicle Terkan bölgesinde güçlü bir oy potansiyeline sahip.
Vejdin Ensarioğlu'nun babası Salim Ensarioğlu, yıllarca merkez sağ partilerde siyaset yaptı. AK Parti'ye muhalefet edince Diyarbakır'dan bağımsız milletvekili adayı olacak kadar kendisine güvenen bir siyasetçi. Meral Akşener ile yakınlığı ise Tansu Çiller dönemine dayanıyor. Bu nedenle oğlu Vejdin Ensarioğlu Diyarbakır'dan 1'inci sıradan aday gösterilirken, Salim Ensarioğu da İstanbul 2'inci bölge 2. sıradan aday gösterildi.
Vejdin Ensarioğlu, geçen seçimde olduğu gibi Ensarioğlu ailesinin bütün oylarını alacağına inanıyor. Buna partinin desteği ile polis ve askerden alacağı oyları da ekleyince Meclis'e rahat gidebileceği ileri sürülüyor.

HÜDA PAR, AK PARTİ'YE NE KADAR GÜÇ KATABİLİR?

Ve Diyarbakır'da geçen seçimde olduğu gibi bu seçimde de Ensarioğlu ailesinden isimler karşı karşıya geldi. Kuzenlerden Galip Ensarioğlu, AK Parti'den 1'inci sıra milletvekili adayı olarak gösterildi. Galip Ensarioğlu seçim bürosunda destekçilerini ağırlayarak, ilçe ve köylerde ziyaretlerde bulunarak seçim çalışması yürütüyor.
Ancak AK Parti'nin Diyarbakır'da Galip Ensarioğlu kadar rahat olduğunu söylemek mümkün değil. Çünkü AK Parti, yıllar içinde Kürt meselesini çözecek parti olmaktan uzaklaştı ve Erdoğan Kürt meselesini çözecek güçlü lider imajını çoktan yitirdi.
Erdoğan'ın son Diyarbakır mitingi de bunu gösterir nitelikteydi. Mitinge katılım zayıftı, evet. Ama AK Parti'nin Diyarbakır'daki esas meselesi kitlesinin de partiye olan inancının zayıflığı. Meydanda toplananları onlarca defa dinledikleri vaatler tatmin etmemişti. Selahattin Demirtaş'a "Selo" demeyi marifet sanmıştı belki ama muhtemelen bilmediği bir şey vardı: AK Partili birçok Diyarbakırlı da Demirtaş'a sevgi besliyor ve onun yıllardır hapiste tutulmasını haksız buluyor.
HÜDA PAR'lıların miting alanında, "Dik dur HÜDA PAR seninle" sloganı atması Erdoğan'ı memnun etmiş olabilir. Ancak tanıdığım, birçok AK Partili HÜDA PAR ile yan yana durmaktan hoşnut değildi.
AK Parti'den kopanlar iki parti kurdular. Bu AK Parti'nin oylarında çok olmasa da bir düşüşe neden oldu. AK Parti HÜDA PAR ile ittifak yaparak kayıp oyları geri almayı hedefledi. Ancak bu ittifakın da AK Parti'yi güçlendirdiğini söylemek mümkün değil.
Birinci ve ikinci sıra milletvekili adaylarının güçleri de ancak 2018 seçimlerindeki oylarını korumaya yetecek kadar var. Dolayısıyla AK Parti, Diyarbakır'daki milletvekili seçiminde 3 milletvekili çıkarabilirse bunu başarı olarak nitelendirecek gibi görünüyor.

CHP'NİN POTANSİYELİ VE SEZGİN TANRIKULU

CHP Sezgin Tanrıkulu'nu 1'inci sıradan aday gösterdi. Diyarbakırlılar Tanrıkulu'nu Baro Başkanlığı ve Meclis'teki performansından tanıyor ve seviyor. Ancak soru şu: CHP'nin Diyarbakır'daki potansiyeli bir milletvekili çıkarmaya yetecek mi?
Tanrıkulu çalışkan ve insanlarla diyalog kurma konusunda mahir bir insan. Bunun sandığa nasıl yansıyacağını 14 Mayıs'ta göreceğiz.

Cumhurbaşkanlığı seçimi ise Diyarbakırlıların kafasını karıştırmayacak bir sadelikte. Bir yanda Kürt meselesini çözemeyen, siyasetçileri hapse atan, belediyelere kayyım atayan Erdoğan, diğer yanda ise Yeşil Sol Parti'nin desteklediği Kemal Kılıçdaroğlu var. Erdoğan cumhurbaşkanlığı seçiminde en düşük oyu Diyarbakır'dan alabilir. Kılıçdaroğlu ise tam tersine, en yüksek oyu, belki memleketi Dersim'den sonra, Diyarbakır'dan alacak gibi görünüyor.