Yeşil Sol Parti Hatay Adayı Nalbant: Meclis’e 2 vekil göndereceğiz
6 Şubat depremlerinde ağır hasar alan Hatay’ın Yeşil ve Sol Parti Milletvekili Adayı Kerem Nalbant, Hataylıların kaderlerine terk edilmelerini unutmayacağını ve bunu sandığa yansıtacağını söyledi.
Burcu Özkaya Günaydın
HATAY - Maraş merkezli depremler sonrası büyük bir yıkım yaşayan Hatay’da seçim çalışmaları diğer kentlerden farklı devam ediyor.
Seçime son bir hafta kalmasına rağmen kentte ciddi bir seçim havası görülmüyor Etrafta gezen seçim araçları ya da büyük mitingler yok. Çadır kentler, köyler ve mahalleler sessiz sedasız milletvekili adayları tarafından ziyaret ediliyor.
200 bini seçmen olmak üzere, 400 binden fazla insanın depremden dolayı geçici terk ettiği şehrin kaderi, biraz da seçmenlerin gelmesine bağlı. Tüm parti temsilcileri, seçmenlerin geleceğinden çok emin. Hatay’da seçimde pastanın dağılımı yıllardır AK Parti ve CHP arasında gerçekleşiyor. İlk kez 2018 seçimlerinde bir milletvekili çıkaran HDP, bu yıl Yeşil ve Sol parti olarak Hatay’dan iki vekil çıkarmayı hedefliyor.
Hataylı bir depremzede olan Yeşil ve Sol Parti (YSP) Hatay Birinci Sıra Milletvekili Adayı Kerem Nalbant ile depremi, Hatay’ın yeniden yapılanmasını ve seçimleri konuştuk.
‘HATAYLILAR, KAYBETTİKLERİNİ BEDELSİZ ALMAK İSTİYOR’
Bu kadar sorunun olduğu bir kentten aday olmak zor değil mi?
Hatay Samandağlıyım. Hatay’da 20 yılı aşkın süredir siyasetin içindeyim. 4 dönemdir de Hatay’da kesintisiz HDP İl Başkanlığı yaptım.
Deprem bölgesinde aday olmak zor, imkanlar çok kısıtlı. Müzikli gezemiyorsunuz, bir miting yapamıyorsunuz. OHAL bölgesi ama biz hep zorluklardan gelen bir gelenekten geliyoruz. HADEP, DEP süreçlerinden öğrenerek, deneyimleyerek bu günlere geldik. Ben de depremzedeyim, ilk günden beri hiç şehir dışına çıkmadım, buradaydım. Ailemden kaybım da var, kendi acımı yaşayamadan sahadaydım. Ama bu bir motivasyon da oldu tabi.
İlk günden beri sahadasınız, Hatay halkının seçilecek vekillerden talebi nedir?
Büyük bir felaket yaşandı, insanlar enkaz altında kaldı, aç ve susuz kaldı. Deprem önlenemezdi ama yardıma erken gelinebilirdi, gelinmedi. Hatay halkı, kendisini kaderiyle baş başa bırakanı unutmayacak. Hataylılar, kayıplarının geri gelmeyeceğini biliyor ama dedelerinden, babalarından kalan evleri, iş yerlerini ve tüm maddi birikimlerini kaybettiler. Hataylılar, kaybettiklerini bedelsiz almak istiyor.
Hataylılar olarak ekonomik refahın iyileştirilmesini, bölgeler arası yapılan hizmet ayrımcılığının bir an evvel sonlandırılıp, diğer bölgelerle eşitlenmesini istiyoruz. Takdir edersiniz ki, Hatay her yıl vergi sıralamasında ilk 10’da bulunuyor ama hizmet sıralamasında 70’lerde. Ben de bu toprakların bir evladı olarak Hataylıların duygularını, taleplerinin ne olduğunu çok iyi biliyorum. 13 Nisan’da çıkarılan kararname ile Antakya’ya bağlı Gülderen Mahallesi’nde 30 haneye Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile el konuldu. Bu ve benzeri hukuk dışı, mağduriyet yaratabilecek antidemokratik uygulamaların önüne geçmek, ses olmak için Meclis’te olmayı istiyorum. Halkın tepkisinin parlamentodaki yansıması olacak, halkla beraber mücadele edeceğim. Meclis’e gidersem ilk yapacağım şey, bu mağduriyetlerin giderilmesini sağlamak olacak.
‘HATAY SEÇMENİ, 14 MAYIS’I DA BU İKTİDARDAN HESAP SORMA GÜNÜ OLARAK GÖRÜYOR’
Deprem sonrası 500 bine yakın kişi Hatay dışına çıktı. Bunların 200 binini seçmenler oluşturuyor. Sizin de şehir dışında olan seçmen kitleniz var. Hataylılar oy kullanmaya gelecek mi? Sizin seçmenlerinizin gelebilmesi için yaptığınız bir çalışma var mı?
Depremin ilk gününden itibaren 700 bin yurttaş kenti terk etti. Barınma, beslenme, can güvenliği gibi problemlerden kaynaklı gitmek zorunda kaldılar. Bu insani bir reflekstir. Ancak bunun kaçı dışarıda, kaçı memleketlerine geldi, başta devlet olmak üzere kimsenin elinde somut veri yok. Ancak Antakyalıların bu topraklara ne kadar bağlı olduklarını biliyoruz. Bu topraklar üzerinde iktidarın oynadığı oyunları zamanı geldiğinde bozabileceklerine biz gönülden inanıyoruz. Hatay seçmeni, 14 Mayıs’ı da bu iktidardan hesap sorma günü olarak görüyor. Bu yüzden Hatay halkı bu seçimi önemsiyor. Türkiye’nin hatta dünyanın neresinde olursa olsun Hatay halkı, o sandığa gidecek ve oyunu kullanacak. Biz bundan eminiz. Hatay halkı için bu seçim, iktidardan hesap sorma seçimi. Ben inanıyorum ki Hataylılar, iktidara buradan çok güçlü bir tokat atacak. Elbette partimizin de seçmenlerin ikametlerinde oy kullanmasına yönelik çalışmaları var. Hareketli seçmen adı altında tüm il ve ilçe örgütlerimiz çağrı yapıyor. Bize oy versin vermesin, oy kullanmak isteyen tüm Hataylılar, bulundukları illerdeki YSP ya da HDP il ve ilçe örgütlerine başvuru yaptığında geliş-gidiş ulaşım giderleri karşılanacak. Hataylıların kalacak yer sorunu olduğunu düşünmüyorum. Burada herkesin akrabası var. Herkes birkaç gün erkenden gelip akrabalarında kalarak üzerine düşeni yapacaktır.
‘CHP’NİN ‘6 VEKİL ALACAĞIZ’ SÖYLEMİ, BİR ŞEHİR EFSANESİDİR’
Hatay’ın 11 vekili var. Genelde CHP ve AK Parti arasında bölüşülüyor. CHP bu yıl hedefini 6 vekile kadar yükseltti. 2018 seçiminde HDP bir vekil çıkarmayı başardı. YSP de HDP’nin ardılı. TİP, Gezi davası avukatı Can Atalay’ı aday gösterdi, İYİ Parti’nin adayı da Gökhan Zan. Bu ortamda Yeşil Sol Parti’nin şansı nedir?
Her partinin kendine has bir kemik kitlesi vardır. Bu doğaldır ancak ekonomideki beceriksizlik, siyasetteki yalpalama ve en son afetin yarattığı mağduriyet toplamına baktığımızda AKP’nin güç kaybetmemesi için bir neden yok. Biz sahadayız, AKP'nin güçlü olduğu ilçelerde oylarda azalma olacak. Dörtyol, Kırıkhan, Payas gibi ilçelerde AKP oylarında düşüş olacağını gözlemiyoruz. Taban eski taban değil, seçmen eski seçmen değil. Geldiğimiz aşamada seçmen artık sorguluyor. ‘Ben şunu koydum, siz de seçeceksiniz’ tartışmalarına seçmen kapalı. Elbette yine de böyle bir kemik taban var. CHP’nin ‘6 vekil alacağız’ söylemi, bir şehir efsanesidir. 3’ü zor çıkaracaklarını düşünüyorum.
Gerek yerel yönetimlerdeki becerisizlikleri olsun gerek halktan kopan siyaset tarzlarında ısrar etmeleri olsun kendilerine negatif olarak yansıyacak. Deprem öncesi yerel yönetim beceriksizdi, depremde ise sahada yoklardı. Halk bunu görüyor. HDP bileşenleriyle koordinasyon kurdu ve yüzbinlerce insana dokundu. Halk bunu gördü, görüyor. Halka ‘kim yaranıza merhem oldu’ diye sorsanız ‘HDP’ diyecektir. CHP’nin belediye yerel örgütleri bu hamleyi yapamadı.
‘HATAYLILAR, HDP GELENEĞİNE GÜVENİYOR’
Yeşil Sol Parti, seçimle beraber neyin değişeceğine inanıyor? Yeşil Sol Parti’nin, Hataylılara vaatleri neler?
Bu seçim, sıradan bir seçim değil, tarihi bir seçim. Cumhuriyetin 100. yılını tamamlamaya az kaldı. İkinci bir yüzyıla adım atmanın arifesindeyiz. İlk 100 yılın ne tür ıstıraplar yaşattığı ortada. Seçmen de ikinci yüzyılın demokrasinin, barışın, özgürlüklerin, ekonomik refahın hâkim olduğu bir yüzyıl olması istemiyle oy kullanmaya gelecek ve bu iktidarı değiştirecek. Ben sürekli şehir dışına çıkan Hataylılar tarafından aranıyorum; ‘Bizim o gün iki elimiz kanda da olsa geleceğiz’ diye. Bir arkadaş arayıp, ‘Başkan benim kalacak yerim yok, 10 gün önceden arabamla geleceğim, kampanyana destek vermek için’ dedi. Ve bu kişi yıllarca farklı siyasi partiye hizmet etmiş, yöneticilik yapmış bir kişi. ‘Gerekirse 10 gün arabamda yatacağım, bu iktidarın gitmesi için sizin güçlü çıkış yapmanız için yanınızda yer alacağım’ dedi. Çok duygulandırdı bu olay beni. Hataylılar, HDP geleneğine güveniyor, az vekille ne kadar sorunu çözmeye çalıştıklarını, dile getirdiklerini görüyor. Depremin ilk gününden beri yanlarında olduğumuzu, dertlerini dert edindiğimizi görüyorlar. Hem Türkiye’de demokrasinin gelişmesi hem de Hatay’ın yeniden inşası süreci için Yeşil Sol Parti’nin Meclis’e gitmesini istediklerini biliyorum. Bu yüzden Hataylılar bir değil, iki vekil gönderecek.