YKS: Adayları zorlayan Türkçe testi oldu

2023 YKS, bugün yapılan son oturumla tamamlandı. Soruları değerlendiren öğretmenler, TYT ve AYT oturumlarında Türkçe ve Edebiyat alanlarının zaman alıcı ve eleyici olduğunu söyledi.

Google Haberlere Abone ol

Pelin Akdemir

DUVAR - Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) 81 il ve Lefkoşa'da Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) düzenlendi. 17 Haziran Cumartesi günü ilk oturum Temel Yeterlilik Testi (TYT), 18 Haziran Pazar günü ikinci oturum olan Alan Yeterlilik Testi (AYT) ve üçüncü oturum olan Yabancı Dil Testi (YDT) tamamlandı.

TYT’ye 3 milyon 527 bin 466, AYT'ye 2 milyon 573 bin 156 aday katıldı. TYT'de adaylara, 40 Türkçe, 20 Sosyal Bilimler, 40 Temel Matematik, 20 Fen Bilimleri olmak üzere 120 soru soruldu ve 165 dakika süre verildi.

180 dakika süren AYT'de adaylara Türk Dili ve Edebiyatı-Sosyal Bilimler-1 testinde 40, Sosyal Bilimler-2 testinde 40, Matematik Testinde 40 soru, Fen Bilimleri Testinde 40 soru soruldu. Almanca, Arapça, Fransızca, İngilizce ve Rusça olmak üzere 5 dilde yapılan YDT’de ise 80 soru soruldu ve 120 dakika süre verildi.

ÖSYM'nin temel soru kitapçıkları ve cevap anahtarlarını internet sitesinde erişime açmasının ardından öğretmenler soruları değerlendirdi.

‘TÜRKÇE ÖĞRENCİDE BASKI UNSURU OLDU’

Edebiyat öğretmeni Ali Çit, “Türkçe’nin soruların kalitesi ve diğer derslere kalan zamanı daraltmasıyla belirleyici bir güç olduğunu görüyoruz. Öğrencinin üzerinde baskı unsuru oldu” dedi. ÖSYM’nin sınavın Türkçe kısmını eleyici olarak belirlediğini ifade eden Çit, ilk oturum olan TYT’deki Türkçe sorularını şöyle değerlendirdi: “Bu sınavın en önemli özelliklerinden biri, bu sene dil bilgisi alanından iki soru gelmesiydi. ÖSYM’nin geçmişte de yaptığı gibi Türkçede anlam soruları çok belirleyici, öğrenciyi yoran özelliğe sahipti. Çeldiriciler çok güçlüydü. 2018 yılından itibaren karşımıza çıkan yeni nesil soruların olduğu, analitik düşünme becerisini sorgulayan, akademik düzeye yaklaşan metinlerin olduğu bir sınavdı.”

Edebiyat Öğretmeni Ali Çit

‘ANLAM KARMAŞASI, ZAMAN SIKINTISINA NEDEN OLDU’

Anlam sorularının zor, öğrencileri ölçen, üzerine düşünülmüş kaliteli sorular olduğunu belirten Ali Çit, sınavın Türkçe ve Edebiyat alanlarının profesyonelce hazırlanmış olduğunu söyledi. Deprem nedeniyle edebiyatta bazı konuların müfredattan çıkarılmasına rağmen öğrencilerin çalıştığı konulardan ciddi anlamda soru gelmediğini vurgulayan Çit şöyle devam etti: “Edebiyatta öğrencilerin net oranının geçmiş yıllara göre artabileceğini öngörüyoruz. İkinci oturum olan AYT’deki sorular ise kullanılan kelime sayısı, gündelik yaşamdan uzak anlam karmaşasını içinde barındıran felsefi ve bilimsel metinler içermesi öğrencinin okumasını çok ciddi sorgulattı. Okuduğunu anlarken metnin bağlamını doğru tespit etmek öğrenciyi zorladı. Seçeneklerde yaratılan anlam karmaşası öğrencinin net bir şekilde cevaba gitmesini engelledi. Öğrenci, en az 10 soruyu iki veya üç kez okumak zorunda kaldı. Bu da zaman yönünden sıkıntı oluşturdu.”

‘MEB İLE SINAV İÇERİĞİNİN FARKLILIĞI ÖĞRENCİYİ OKULDAN UZAKLAŞTIRIYOR’

İnsanların kaderini belirleyen hayati bir sınavın bir yıllık dershane çalışmasıyla olmaması gerektiğini ifade eden Edebiyat öğretmeni Ali Çit, şunları söyledi: “Okuma kültürü, sanatsal bakış, okuduğunu anlama, yorumlama, kavrama ve analiz etme gücünün olması gerektiğini ve ezberci eğitim tekniklerinin burada kullanılamayacağını ÖSYM çok güzel gösterdi. Buradaki asıl sorun; Millî Eğitim Bakanlığı'nın müfredatıyla işlenen ders içeriğiyle, gündelik yaşamın içindeki uygulamalarla, sınavın arasındaki açı farkının arttığını görüyoruz. Bu öğrenciyi Milli Eğitim’den uzaklaştırıp, dershanelere yaklaştıran duruma itiyor. Öğrenciler ve veliler, lise dördüncü sınıfı Milli Eğitim’den bir kaçış olarak görüyor. Bugün 250 kişilik bir dershanenin 196 öğrencisi açık liseden okuyarak, bir yıl dershaneyle sınava hazırlanan çocuklar var.” 

Matematik Öğretmeni Barış Kocaoğlu

'KEŞKE MATEMATİKTEN BAŞLASAYDIM’ DİYE YAKINMALAR BAŞLADI'

Matematik Öğretmeni Barış Kocaoğlu da ÖSYM’nin Türkçe sorularında zaman alıcı bir strateji izlediğine dikkat çekti. Matematik sorularında zorluk olmadığını ifade eden Kocaoğlu, “Geçen yıllara nazaran problemler kolay diyebiliriz. Piyasadaki bazı kitaplar var ki ‘zor sorarsak en çok biz satarız’ mantığıyla hazırlanıyor. Gereksiz bir yığın zor soru içinde çocuklar boş yere debeleniyor. Sınavda da matematik sorularını görünce ‘keşke matematikten başlasaydım’ diye yakınmaya başlıyorlar. İkinci gün yapılan AYT sınavı için de şunu eklemek de fayda var. Deprem nedeniyle ikinci dönem konularının çoğunun olmadığı bu bölümde süre yeterliydi” diye konuştu.

Yıllardır ‘Türkçe soruları çok zamanımı aldı, matematiğe sürem kalmadı’ cümlesini duyduğunu ifade eden Kocaoğlu şöyle devam etti: “Türkçede birkaç soruda bilimsel terminoloji ile kafa yormaya çalışmışlar. Soruyu okuyorsunuz, anlıyorsunuz ama seçeneklerin hepsi doğru gibi görünüyor. Seçenek okuyup elemek için zaman harcıyorsunuz, bunu yapınca soruyla tekrar yüzleşmek zorunda kalıyorsunuz. Yani 40 Türkçe sorusu oluyor size 85 dakika. Fazladan verilen 45 dakikayı da burada harcıyorsunuz...” 

YKS sonuçları, 20 Temmuz'da açıklanacak.