Yüksek kâr beklentisiyle açılan kafeler neden hızla batıyor?
Kafelerin yüksek kar kazandırdığı bir şehir efsanesi mi yoksa gerçek olabilir mi? İşletmecilikte başarıya giden yolda hangi köşe taşlar var?..
DUVAR - İstanbul ve Ankara gibi büyük şehirlerde hizmet sektörü, hızla büyüyor. Buna bağlı olarak sayıları artan kafeler, aynı hızla batabiliyor. Bunda enflasyonla bağlantılı olarak ürün fiyatlarının düzenli artışı, personel sayısının ve giderin doğru hesaplanmaması, hatta kentsel dönüşüm nedeniyle işletmenin açıldığı sokakta gerçekleşen yıkımlar ya da inşaatlar bile etkili oluyor. Ancak yine de en önemli etken olarak işletmenin doğru ve müşteri odaklı yönetilmiyor olması öne çıkıyor.
Yüksek kâr beklentisiyle açılan kafelerin neden hızla battığını, yapılan en önemli hataları, 33 yaşındaki işletmeci Şahin Çiçekci, özetledi. Çiçekci, “şehir efsanesi” diye nitelediği bazı bilgilerin insanları yanıltarak onları hizmet sektörüne yönelttiğini, bunun sonucunun da çoğunlukla hüsranla noktalandığını vurguladı.
KAFE İŞİNDE DEVASA KARLAR VAR MI?
Bu şehir efsanelerinden birinin “devasa kâr” olduğunu belirten Şahin Çiçekci, “Evet, kaba hesaplarla sonuç devasa kârlar oluyor, bu yüzden de insanlar ‘hadi kafe açalım’ diye kafe açıyorlar ama bu sektörde karlılık, detaylı bir hesap ve iyi bir işçilikle mümkün oluyor. Hep yapılan hatadır aslında, yüksek kâr hesabı genellikle çok çok önemli kalemlerin hesaba dahil edilmemesi sonucu elde ediliyor.
Vergi, stopaj, personelin maaşları haricinde sigorta, ulaşım, yemek gibi ek ödemeleri, hatta temizlik malzemeleri bile hesaplanmıyor. Faturaları dahil etmeyi unutan arkadaşlarımız dahi çıkıyor. Kaldı ki bir işletmeyi ayakta tutan müşterilerin sürekli ziyaretidir, yani müdavimlik müessesesi… Bu da, ortalama bir işletmede açılır açılmaz hemen oluşmaz. Yani bu kaba hesap çoğunlukla tutmaz” ifadelerini kullandı.