Yunanistan Meclisi dinleme skandalı için olağanüstü toplanacak

Yunanistan’da muhalefet partilerinin muhafazakâr hükûmete yönelik siyasi çıkışları devam ediyor. Yeni Demokrasi iktidarına yakın duran medyası ise dinleme skandalını gündemden düşürmeye çalışıyor. 

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Yunanistan’da patlak veren dinleme skandalı siyasi çalkantıya neden olmaya devam ediyor. Başbakan Kiriakos Miçotakis’in dün akşam gerçekleştirdiği özür konuşması muhalefet partilerini tatmin etmedi. Ana muhalefet, yaz tatilindeki meclisin olağanüstü toplanması için harekete geçti.

Muhalefet partilerinin muhafazakâr hükûmete yönelik siyasi çıkışları devam ediyor. Yunanistan’ın Yeni Demokrasi iktidarına yakın duran medyası ise dinleme skandalını gündemden düşürmeye çalışıyor. 

Yunanistan’ın muhalif medyasına yansıyan son bilgilere göre ana muhalefet partisi Syriza’nın lideri Aleksis Çipras alışılagelmiş eleştirilerin bir adım ötesine geçerek Meclis Başkanı Konstantinos Tasoulas ile temasa geçerek meclisin yaz tatilinin askıya alınmasını ve Başbakan'a bağlı ulusal istihbarat teşkilatı EYP tarafından siyasetçilerin ve gazetecilerin izlenmesi konusunda genel kurulda olağanüstü bir görüşme yapılmasını talep etti.

Çipras'ın çağrısıyla ilgili olarak meclis başkanlığına gönderdiği mektupta “Başbakan’ın, meclisin yaz tatilinde olmasını fırsat bilerek, Meclis'te yapılması gereken kapsamlı ve kamuoyuna hesap verme prosedüründen kaçınmaya çalışmış ve konuşmasını hazırlanmış, videoya kaydedilmiş bir duyuru aracılığıyla yapmayı tercih ettiğini” belirtti.

Çipras Meclis Başkanı'ndan, yasama ve parlamenter denetim yetkilerinin mümkûn olan en kısa sürede kullanılmasını kolaylaştırmak ve gündemle ilgili olağanüstü bir tartışma çağrısında bulunmak için demokratik görevini yerine getirmesini istedi.

‘Efimerida ton Sintakton’ hem parlamentonun hem de hükümetin talebi kabul ettiği ve görüşmenin 22-29 Ağustos haftası içinde yapılmasının planlandığı bilgisini geçiyor.

'KİBİRLİ, PİŞMANLIK DUYMAYAN VE YALANCI'

Çipras meclise yönelik çağrısı öncesinde Başbakan Kiriakos Miçotakis’i “devletin ulusal açıdan hassas bölgelerinde neler olup bittiğini bilmediğine bizi ikna etmeye çalıştığı” gerekçesiyle “kibirli, pişmanlık duymayan ve yalancı” olarak nitelendirdi.

Syriza lideri ayrıca, şunları ifade etti: “Sayın Miçotakis, televizyonda beceriksizce yaptığı özür dileme girişimiyle bizleri yalnızca bir şeye ikna etti. Suçlu olduğunu, ama aynı zamanda kendisini kurtarmak için yalana, ikiyüzlülüğe, çarpıtmaya başvurmak için tereddüt etmiyor. Kendisi herhangi bir liberal Avrupa demokrasisi için aşikâr olan şeyi yapma cesaretini gösterememiştir. Bu da istifa etmektir.”

PASOK: ANAYASA İHLAL EDİLDİ

Dinleme skandalıyla ilgili olarak muhalefet partilerinin tepkisi dinmek dinmiyor. Skandalın odağında yer alan, lideri EYP tarafından dinlenen Pasok’tan Dimitris Mantzos ‘Efimerida ton Sintakton’ gazetesinde yayımlanan köşe yazısıyla muhafazakâr hükûmeti eleştirdi. 

Mantzos yazısında “İletişim gizliliğinin iki kez ihlâl edildiği ilk günden itibaren N. Androulakis ve PASOK-Değişim Hareketi, konunun kurumsal ve şeffaf bir şekilde aydınlatılması çağrısında bulunmuştur. Hiçbir şey gölgede kalmamalıdır. Kim, neden ve hangi gerekçelerle özel hayatını ihlâl etmiştir? İlk günden itibaren, hem hukukî hem de siyasî olarak, kendi ülkesinin güvenlik servisleri tarafından izlenen partinin lideri, kurumsal tutarlılık ve saygınlıkla -ne eksik ne fazla- hareket etmiştir. (Peki bunun karşısında) Hükûmet ve Yeni Demokrasi Partisi ne yaptı?” görüşlerine yer verdi.

Yazının devamında muhafazakâr iktidarın ilk başta skandalı görmezden gelmeye çalıştığı sonrasındaysa, toplumda tepkilerin artması üzerine geçiştirmeye çabaladığı vurgulanıyor. Yazıda “Başbakan'ın 'açıklaması', böylesine ciddi bir vakayı yöneten demokrasimiz açısından utanç verici bir 'taçlandırma anı' oldu. Miçotakis, üç yıl önce kendi ofisine bağladığı ve kişisel tercihi olan uygunsuz bir komutanla "donattığı" EYP’in ne yaptığını bildiğini reddetti. Merak ediyorum, Başbakan'ın bunu bilmesi için daha ne yapması gerekirdi? N. Androulakis'in haklarını ihlâl etmek ‘yasal bir hata’ değil, Anayasa'nın ihlâlidir” düşüncesine de yer veriliyor.

Pasok’un sözcüsü ayrıca, hükûmete yönelik “İktidar kibriyle körleşmiş, kendi etrafında geliştirdiği cezasızlık duygusu kökleşmiş, hukukun üstünlüğüne, hakların savunulmasına ve siyasi liberalizme dair her türlü referansı kesin olarak kaybetmiştir” suçlamasını da yöneltti.

'BAŞBAKAN KOMİK BAHANELERİN ARKASINA SAKLANIYOR' 

Yunanistan Komünist Partisi (KKE) Başbakanın açıklamasıyla ilgili gerçekleştirdiği yeni açıklamada Başbakanı “'hatalar' ve 'sürçmeler' gibi komik bahanelerin arkasına sığınarak, Yunan halkının hak ve özgürlüklerini sürekli olarak baltalayan karanlık ve tehlikeli bir kurumsal çerçeve yaratmakla” suçladı.

KKE, bu çerçevenin “resmî ve gayrî resmi, yerli ve yabancı çeşitli merkezlerin, mekanizmalara” hizmet ettiğini vurgularak hükûmetin “'Ulusal güvenlik' kavramını araçsallaştırarak gözetim uygulamalarını meşrulaştırdığını” belirtti.

Mera25 ise Miçotakis’in açıklamasının “kötü bir performans olduğunu” belirterek Başbakanın “topu dış düşmanlara, ülkemizi saran hibrit tehditlerin sahasına atmaya” çalıştığını vurguladı.

Muhalefetin dinmek binmeyen tepkilerine rağmen Yeni Demokrasi iktidarına yakın duran medya kuruluşları dinleme skandalını gündemden düşürmek için çaba sarf ediyor. Hükûmete yakın medya kuruluşları ekonomik kriz, enerji krizi ve Türkiye ile ilişkiler gibi meselelere odaklanarak skandalı perdelemeye çalışıyor.